bazı gerizekalıların başka bir katliamın karşısına yerleştirmeye çalıştığı katliamdir.
her görüşten bir kaç manyak bulmak ve eylem yaptırmak mesele değildir. asıl mesele olan sıradan denen onbinlerce insanların vahşi bir katliama dahil olmasıdır. bir kişi bir kişiyi öldürür. bu adli vakadır. ama onbin kişi 30 kişiyi öldürmeye yelteniyorsa bu toplumsal bir arızadır. sadece tahrikle açıklanamaz.
şiddet şiddeti doğurur. bu kadar açık ve nettir. ne olacaktı, insanlar sessiz mi kalacaktı? tabii ki ben şahsen o malum katliama ithafen böyle bir şey yapılsın istemezdim. ama dedim ya, bir de insanoğlunun büyük gerçeği var; şiddet şiddeti doğurur.
başbağlar katliamını gerçekleştirenler tescilli teröristlerdir.
sivas katliamını gerçekleştirenlerse namazında, niyazında örnek müslümanlardır.
sivas katliamının toplum belleğinde daha çok yer etmesinin nedeni de budur; camiden çıkan "nur yüzlü" dedenin canavar dönüşmesi!...
5 temmuz 1995 günü akşam üzeri kuvvetli ihtimal malum mezhepten 100 kadar terörist tarafından yapılmış katliam. ilginç şekilde sivas katliamının her yıl dönümünde çeşitli şovlara imza atan tipler buna hiç değinmez. çünkü bu ''can''lar sütten çıkmış ak kaşıktır, aşırı hümanisttirler, merhametlidirler. sunni yobazlar gibi kendinden olmayanı dışlamazlar. tamam mı?
ve birgün derilerimiz soyuldu karanlıklarda ve öldük!
herkes üzerimizden geçti ve birgün katiller geldi
hepimizi bir kaşık suda boğdu!
ölüyorduk sesimizi duyan yoktu!
ne olurdu bizleri öldürmeselerdi?
ne olurdu ha ne olurdu bu kinin nedeni neydi? biz suçsuzduk!
biz dedik ki önce barış sevgi kardeşlik ezdiler dinlemediler bile
sözde hayalleri uğruna öldürüldük!
esir ettiler bir çakmağın içine o pis kokular içine.
esir ettiler bizi boğan o karanlığa hâlâ üzerimizden geçiyor o hüzünler göz yaşları
geldiler bir tek derimiz vardı, soydu soydular ve gittiler!
hâlâ geliyorlar bizden birşey ummak için gelmeyin diyoruz geliyorlar.
elimizden bir tek lokmayı alıyorlar!
alamayın artık kalmadı üzerimizdeki ter bile kalmadı
geldiler bizi soyup gittiler!
ah acımız yüreğimizde geçmedi geçmeyecek
unutulamayan aci başbağlar katliami ve ve anti pkk ...
belki o gün bugün değil ama; hergün hatirlatmak lazim bu aci ve acilari bir şeyler yazmak lazim o insanlar sahipsiz değil o insanlar terör kurbanlari asla sahipsiz olamaz! 5 şubat 1993 asla unutulmaz unutulamaz!
--spoiler-- http://galeri.uludagsozlu...9Flar-katliam%C4%B1-4169/
Başbağlar davasına sanık ve tanık olarak katılan, katliamı gerçekleştirdiğini kabul etmesine rağmen sorgusu dahi yapılmadan serbest bırakılan baştetikçi ve diğer zanlıların isim listesi günlerce gazetelerin en istenmeyen yerlerinde yer almıştı. işte GÖZALTINA ALINAN ANCAK SORGUSU DAHi YAPILMAYAN TETiKÇiLER
Başbağlar davasına sanık ve tanık olarak katılan, katliamı gerçekleştirdiğini kabul etmesine rağmen sorgusu dahi yapılmadan serbest bırakılan tetikçilerin isimleri şöyle:
GERÇEK iSiMLERi BELLi OLANLAR
Baran kod adlı Müslüm Durgun (katliamın emrini veren kişi),
isa kod adlı Orhan ilbay,
Veli kod adlı Ali ,
Kevser kod adlı Ulaş ,
Zafer kod adlı Süleyman ,
Ekrem kod adlı Hıdır Sarıkaya,
Ulaş kod adlı Suat ,
Piro kod adlı Ali ,
Agid kod adlı Selami ,
Ümit,
Sinan, Mahmut, Kawa, Seyithan, Dersim, Hazal, Rojin ve Azad kod adlı şahıslar da katliama katılmışlar. Kod adları Hıdır, Metin, Sefkan, Cuma ve Seyithan olan kişiler de yakalanmamıştır. ne yazıkki yakalananlar da tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmış , bir süre sonra da tertemiz çıkmışlardır meydanlara. ne acı.
bu ülkede yaşanmış çoluk- çocuk, yaşlı- genç, kadın- erkek bakılmaksızın hunharca işlenmiş; ve sözüm ona aydınlar tarafından kulak arkası edilen ülkemde yaşanmış bir insanlık ayıbıdır.
(#14855252), (#14829281), (#14809843) bu ve bunun gibi entryler sivas katliamı davası ve zaman aşımı başlığının altına yazılmış, katliamı katliamla karşılaştırarak alevi-sünni tartışması yaratmaya çalışıyorlardır. hiçbir alevi de (daha doğsuru vicdanı olan insan) gelip buraya 'sivası es geçip başbağları savunan cahiller, eşşekler' dememiştir.
tanım: bugüne kadar bilgim olmayan ama öğrendiğim anda araştırdığım ve bir insan olarak 'üzüldüğüm, vicdanımın sızladığı' katliamdır. umarım birgün bu ülkeye adalet gelir ve o zaman başbağlar, sivas katliamı gibi 'unutulan, bilinmeyen' katliamların sorumluları gereken cezayı görürler. her katliam insanlık suçudur, kimsenin masumları öldürmeye hakkı yoktur, ama bu gibi entry giren yobazlar var oldukça birlik, beraberlik, hoşgörülük kalmayacak, kinle beslenen insanlar katliamlara devam edeceklerdir.
sıvas katliamını fırsat bilen pkk tarafından, sıvas'ın intikamı alınıyormuş havasında, alevi sünni çatışması ve alevi kürtlerde pkk sempatisi yaratmak amacıyla yapıldığı düşünülen katliamdır.
KÖYÜN ETRAFıNDAKi alevi köylerinden olanlarca düzenlendiği resmi evraklara geçtiği halde nedense! pkk nın alevi kanadı değil de direk pkk ya atfedilerek alevilerle ilgisi yokmuş gibi savsaklanır bu konu, Be kardeşim sivas olaylarını bir sünni olarak ben ne kadar lanetliyor ve kaçmıyorsam seb de alevi olarak lanetle, o yaptı bu yaptı diyip geçiştirmeye çalıştıkça bürünmeye çalıştığın aydın maskesinden tavizler veriyorsun. sonuç olarak başbağlar katliamı da medyada, toplumda, vicdanlarda ki bu en önemlisidir; sivas olayları kadar yer edinmelidir, birisi diğerinden daha az, daha çok kötü diye çocukça bir betimleme yapılamaz.
bir zaman aşımı da burada var değil mi? yahu kahkaha atıyorum ben bu ülkenin haline baktıkça. yazık vllahi yazık elini nereye atsn çürümüşlük nereye atsan acı nereye atsan kan nereye atsan vahşet. sonra gel ülkenle övün mövün. geçin bu ayakları! bu ülkeden de bizden de bi sikim olmaz başka diyeceğim yok.
ülkemizin tarihinde yüz karası bir vahşettir. sivas katliamı 'nı ise haklı çıkarmaz. her ikisi de iğrenç ve bütün ülke tarafından lanetlenmesi gereken vahşetlerdir.
hani bazen televizyonda oynayan iki ayrı dizi ortak bir bölüm çekerler ya, ha bu da onlardan birisi.
yapmamız gereken "noldu bu da katliam neden üzülmüyorsunuz? aldınız intikamınızı tabi" dercesine bir tavır takınmak değil.
bunun ortak bir yapım olduğunu ve alevisiyle sünnisiyle bizim halkımızı hedef aldığını görmek.