-içerde olduğunu biliyoruz, aç kapıyı!
- ..
-az önce camda otururken gördük seni!
- ...
-amca sen pinti misin yaaaa?
- ...
-bayramınız mübarek olsuuuuun!
- ..
-amca aç artık şu kapıyı ya
-benim şekerim yok çocuklar =(
-hııımm.. adam yalnız beyler, dağılalım
-gitmeyin lan, durun, size fıkra anlatırım =(
- ...
-çocuklar?
- ...
sahne 2 iç-gün / kapı arkası
--çocuklar çıkar, ağlama sesleri, salya, sümük ve gözyaşı girer--
...çok mu komik?
neden gülüyorsunuz ulan? yalnızdır işte bu adam;
nazım şiirlerindeki ağaç kadar, sabahattin ali romanlarındaki çocuk kadar, zeki müren şarkılarındaki yıldız kadar, ölüm kadar, sonsuz kadar, okyanuslardaki kara kadar, mustafa sandal gibi mezara kadar yalnızdır.
acınası bir yalnızlık taşır;
hani o, bardaktan su damlamasın diye, bardak altlığına koyduğunuz peçetenin bedenine, muntazam bir hızla nasıl yürürse su, işte öyle dolmuştur bu adamın hücrelerine yalnızlık, öyle büyümüştür içinde kimsesizlik korkusu...
hor görmeyin bu adamı, onu anlamaya çalışın, ona küçük sürprizler yapın, hatta kızlar! ona striptizler yapın.
onun için bayram, yalnızca bir erkek ismidir, o gurbette değil, gurbet onun içindedir..
odası ve saçları dağınıktır, kül tablası silme dolu, ağzının içi zehir ve dışarda bayram, dışarda bayramlık seyir...
bu adam benimdir, sensindir bu adam, bu adam odur, budur, şudur
ötekidir bazen, berikidir ara sıra, bu adam hepimizdir, bu adam olmak sırasıyla...
müslüman olmayabilir yahut ehl-i kitap dinlere mensuptur. Hiç olmadı spritüel dinlere de mensup olabilir.
Evi yoktur.
Belki fakirdir,parası pulu yoktur.