yoğun ısrarlar üzerine daha yeni izlemeye başladığım, 3 saatlik pilot bölümü ile beni benden alandır.
geç başladığıma da memnunum çünkü bütün sezonlar elimin altında, ben daha ne isteyeyim?
--spoiler--
3. sezonun 4.bölümünde insanların birçoğunun new caprica'dan galactica'ya alınabilmesiyle arkadasında cevap bekleyen birçok soruyu sormaktan önce derinden bir 'ohh, bari bu oldu' edası yaratmış, rahatlatmış süper dizidir.
--spoiler--
ara ara aklıma gelir...takarım kulaklığımı soundtrack ını dinlerim, dünyaya milyonlaraca ışık yılı uzak mesafelerden bakarım o anda ve tarif edilemez bir huzurla dolarım bir sonun olmadığını bilmekten. evet her şey tekrar tekrar olacaktır başka bir yerde başka bir zamanda...
şahsi kanaatimce tüm zamanların en başarılı bilim-kurgu yapımıdır.
bilim-kurgunun dışında; politika, felsefe, din, varoluş gibi kavramları da bir potada eriterek izleyiciye sunarak, tadından yenmez bir yapım halini almıştır.
bu mükemmel dizinin en büyük üstünlüklerinden biri de, sezon geçtikçe kötüleşmeyi bırakın, daha da mükemmelleşmesi ve tadında, cıvıtılmadan bitirilmesidir.
ayrıca, izlememiş olanlara bir tavsiye; bu diziye başlamadan önce, bütün başarılı bilim kurgu yapımlarını izleyip aradan çıkarın. çünkü bu diziyi izledikten sonra, hiçbir bilim kurgu yapımı sizi tatmin etmeyecek, emin olun.
yakın zamanda yapılan yeni bölümleri de ilgi çekmekle birlikte 1970'lerin sonunda çekilen ilk versiyonu kadar cazip olamamış bilim kurgu dizisidir. ilk versiyonunda apollo ve starbuck adlı iki kanka eleman vardı. onların etkisi sonraki versiyonda yakalanamamış maalesef.
--spoiler--
(bkz: dünyayı kurtaran adam) filminin afişinin bir kenarında, o dönemde dizinin popüler olmasından kaynaklı olmalı, galactica yazısı vardır!
--spoiler--
tüm zamanların en güzel dizilerinden biridir.
bu diziye sırf bilimkurgu gözü ile bakmak koca bir enayaliktir.
çünkü bilimkurgu sıfatının arkasında muhteşem bir dünya yatar.
özellikle dram, felsefe öğeleri sizi alır götürür.
insanoğlunun çaresizliği, dallamalığı, ihaneti, yardımlaşması ve daha niceleri.
izlerken çoğu kişi; abi nasıl bilimkurgu lan bu der.
du bi bakayım ucundan der ve bakış o bakış. *
lost ile kıyas edilmiş nadir dizilerden biridir.
zira lost'da ki gibi teoriler, gizemler barındırır.
son cylon, fifth cylon falan diye.
izlerken ulan kim bu, necidir, acaba, nasıl diye hindi gibi düşünürsünüz hep.
harikadır, süperdir kısacası.
özellikle finali çok güzeldi, anlamlı idi.
bi de dizide karakterler vardır ki sormayın gitsin.
kim necidir, nedir belli olmaz.
birisi işte adamım bu dersiniz. ama 2 bölüm sonra küfür edersiniz o adama.
veya tam tersi olur. küfür ettiğiniz karaktere, 2 bölüm sonra taparsınız.
müzikleri ise süperdir.
zaten bear mccreary yapmıştır.
hele bazı sahnelerde öyle bir gaz müzikler girerki viperlarıza atlayıp, fezaya çıkmak istersiniz.
"ne mutlu ki bana bu dizi izledim" dedirten ve dedirtecek bir dizi. ne kadar sığ bir tabir. bir dizi?? bir diziden, bir televizyon şovundan çok daha fazlasıdır battlestar galactica.
sadece dizi denilerek aşağılanmaması gereken eserlerden birisi. insanları tanımak için bir uzaylının mutlaka göz atması gereken mükemmel bir rehberdir aynı zamanda.
yeri asla doldurulamayacak olan.
--spoiler--
Adama: Starbuck, what do you hear?
Starbuck: Nothing but the rain.
Adama: Then grab your gun and bring in the cat.
Starbuck: Boom, boom, boom! / Wilco! / Aye-aye, sir!
--spoiler-- so say we all
12 koloniye yapilan hain cylon saldirisi ardindan birkac sivil gemiyle beraber kurtulabilen iki savas gemisi battlestar galactica ve murettebatinin hayati, ve gemilerin 13. koloni dunyaya ulasma cabasi konu edilir.
robotlarin tek tanriya, insanlarin ise cok tanriya inandigi dizi, melek, tanri gibi konseptler uzerinde cok durarak, bayagi enteresan hale gir. genel kultur amacli izlenmesi tavsiye edilir...