bildiğin yalan haberdir. böyle bir şey kesinlikle söz konusu değildir. iftiradır. diyanet işleri başkan yardımcısı konuyla ilgili gerekli açıklamayı yaptı zaten.
özel beyaz altından yaptırdığım tesbihim ile orada bulunacağım camii olacaktır. zengin inançlı kardeşlerim ile birlikte daha sonra alemlere falan akarız herhal.
maddi yönden ihtayaç sahini birçok yer, kurum ve kuruluş varken sen onların koy götüne rahvan gitsin, kalk git vip camii yap. ne hoş vallahi. hastanelerden tut, özürlü vatandaşlara sahip çıkmaya çalışan derneklere kadar olan birçok yararlı yere sen katkı sağlama git camii yap. pardon vip camii. camii yapma denilmiyor, zararlı olarak da bi kasıt gösterilmiyor camii için fakat günümüzde her sokak başında görür olduğumuz camiilerin kaçı dolar acaba merak konusu ve üstüne üstlük bitmek tükenmeyen yenileme çalışmaları ve yeni inşaalar.
pek fazla bir şey demeye gerek yok zaten. nereye doğru yelken açıldığı pek görünürde artık.
vip cami ne, vip standartlar ne? bugüne kadar avunuyorduk hiç değilse allah huzurunda aynıyız, orda ayrım yok, herkes aynı safta namaz kılabiliyor diye. kimmiş bu vip insanlar? fahri kainattan* daha mı önemliler ki ayrı standartlar getiriyorlar. islamcılık bunlara kaldı ya, yanarım yanarım ona yanarım. yatacak yeriniz yok lan.
birazcık aklı olan insan "o kadar paraya camii yaptıracağına Türkiyedeki mevcut sorunları hallet önce sonra yaptır yine camiiyi normal fiyatlarda" der. *
ayrıca vip camii yaptıran ve vip camiide ibadet edenler vip sevap mı alacak ? on defa ibadet etmiş gibi mi sayılcak nedir yani mantık anlamadım ? *
türkiyenin en büyük dertlerinden biri olan vip camii sorunu artık çözülüyor. dış borçler, eğitims orunu, kız çucuklarının çektikleri, fakirlik falan sorun mu allah aşkına?
diyanet zengin kesim için vip camii yaptıracak. camii çok modern asensörler, kubbeden aydınlatma, imam desen şıkır şıkır, okunacak ayetler zengin kesmin hoşuna gidecek türden.
olması gereken doğru bir karar çünkü camii'ye herkes gidiyor. allah katında herkes bir mi efendiler. fakirle zenginin bir olduğu nerde görülmüş. camiide yanyana kardeşce oturup ibadetlerini birlikte yapmalar, öyle devlet buyuklerının halka karışması falan eskidendi, halkta kim oluyor, öyle kokuş kokuş.
zenginimizin gönlünü rahat ettirelim ki, allahın gücüne gitmesin.
utanmıyoruz artık paranın bu memlekette allah inancını bile satın almasından.
utanmaya ne gerek var secdenin bile kıymeti cebindeki parayla alakalı.
amma velakin iş burda başka orda başka. paranın miktarına bakıp büyüklük taslamak allah katında acaba nasıl karşılanıyor.
A'raf Suresi 206. Rabbinin katında olanlar, büyüklük taslayıp O'na kulluktan yüz çevirmezler; O'nu tespih ederler ve yalnız O'na secde ederler.
Secde Suresi 15 Bizim ayetlerimize o kimseler inanır ki, onlarla kendilerine öğüt verildiğinde, secdelere kapanırlar ve hiç böbürlenmeyerek Rablerine hamt ile tespih ederler.
Cin Suresi 18 Hiç kuşkusuz, mescitler/secdeler Allah içindir. O halde, Allah ile birlikte bir başkasına yakarmayan/Allah'ın yanında bir başkası için çağrıda bulunmayın.
allah'ın dediği gibi mescitler yalnızca allah içindir zenginler için değil. paraya secde edenlere yazıklar olsun.
"...ankara'daki ihtiyacı karşılamadığı" gerekçesiyle yapımına başlanması olası cami. vip olayına hiç değinmiyorum, çünkü bu insanların şaşkınlıklarına, sapkınlıklarına karşı bağışıklık kazandım, kazandık. yalnız ben bu gerekçeye takıldım. bu tabir bana çok komik geliyor, ne deniyor; namaz ihtiyacı, ya da ibadet ihtiyacı. birey bazında bu tabir komik değil, her insanın maddi olduğu kadar manevi ihtiyaçları da var. ancak, bir devletin "ihtiyaç"tan anlaması gereken milletinin içeceği su, yiyeceği gıda, harcayacağı enerji, barınacağı, eğitim göreceği, eğitim vereceği bina vb şeyler olsa gerek diye düşünüyorum. manevi ihtiyaçlar, bireyler tarafından da bir şekilde giderilebilir. şöyle ki, bir kesimin thk'dan sakladığı kurban derileriyle santimetre başına bir milyon cami dikmeleri, zengin dini bütünlerin "hayrına" hem camiler, hem kuran kursları inşa etmeleri görülmemiş şeyler değildir. yani devletin bunun için kasmasına gerek yok, bu ihtiyaç doğuştan giderilmeye mahkum. neymiş, 1000 kişilik bakanlık personelinin ihtiyacını gidermeye de yarayacakmış bu cami, spor salonlarında diz çürütüyorlarmış önceden. yav ülkeyi, insanları, beyinleri çürüttünüz, 2000 dizin ne önemi var? taşımayın şu ibadet mevzusunu metrolara, dükkanlara, sokaklara, hatta camilere. kılın arkadaş evde! niyetin iyi olduktan sonra anlamayacak mı yaratıcın halden? bir de, bu personel ne iş yapar, gudik broşürler, kitapçıklar hazırlamaktan, milletin parasını çarçur etmekten başka?
yine inşaat-müteahhitlik yoluyla iktidara yakın ya da iktidardan birilerinin cebini dolduracak proje. buldukları yere cami konduruyorlar.öyle ufak tefek de degil, mahalle aralarına dagbasındaki köylere devasa camiler yapıyorlar. yani ihtiyacla falan alakası yok, o kadar buyuk camiyi dolduracak cemaat yok ortalarda. üstelik giris katları da dükkan-ticarethane dolu. ibadethane mi yapıyorlar yoksa siyasi parti binası mı belli degil. yarın öbürgün gereksiz diye yıkmaya kalksan "sen allahın evini nasıl yıkarsın" diye galeyana gelir bazıları.
ankara da zibilyon tane cami varken, sırf şekil yapmak için ümitköy den kocatepe ye giden zihniyetin düştüğü yanılgının aksine, ankara da cami sıkıntısı yoktur, keçiören, balgat, dikmen, mamak, etlik, kırkkonaklar, yıldız vb. gibi semtlerde bulunun bir çok cami, tüm ankara nüfusuna yetecek düzeydedir.
kaldı ki, imar ve konut yerleşim durumundan zerre haberi olmayanlara göre, bahsi geçen yerde konut yerleşmesi bulunmaktaymış. kendilerine saygılarımı ve bir adet ankara - eskişehir kara yolu uydu görüntüsü gönderiyorum.
bu tesis, bir seferde 15 bin kişiyi ''arıtarak'' 2011 seçimlerine kadar malum parti ve çevresindeki hortmcuların yarısına yakınını cennetlik edebilecek kapasitededir. (zihniyeti bu kadar açık belli olanların hala nasıl taraftarı oluyor anlamak gerçekten zor).