büyük marketlerden değil de, mahalle eşrafından mehmet abinin sahibi olduğu dükkandan orkid almak koyar bazen, bilirim.
nasıl koymasın lan? sen hiç dükkanında lig tv si var diye tüm mahallenin maç izleyen erkeklerinin arasından sıyrılıp o mavi mavi paketi nereye sokacağını bilemeden kasaya getirdin mi? getirmedin! biz getirdik!
sizin yüzünüzden "ne var lan? ne bakıyorsun? sağlıklıyım olum ben" diyememenin ezikliğini yaşadık hep. bu sağlık göstergesi olan doğal evreden utandık. sizden, sizin bakışlarınızdan çekindik en çok.
"uuu nuko döllenmemiş yumurtalarını atıyo pis kanla beraber. ahahaha baksana nasıl da utandı bebe"...
sittigit lan.
gönül isterdi ki; mahalle aralarındaki bakkallarda (mini market ismi gerçi eheeheh) orkid hep en arka, hep yere en yakın yerlerde tozlu tozlu raflarda değil de prezervatif gibi kasanın hemen yanında satılsaydı da utanmadan alabilseydik biz de en az sizin kadar!
gönül isterdi ki; ramazan aylarında regl olduğumuzda, çorbanın tuzuna bakarken, biri görecek diye utanmasaydık biz de, sizin abarta abarta anlattığınız "attım kızı eve olum, sen de 5 ben diyim 10 kere" muhabbetleri kadar.
gönül isterdi ki, öyle bi toplum olsaydık da utanılmasaydı bu "doğal süreç"ten bu kadar..
10 yıllık bakkalınızla olan diyalogta samimiyet seviyesini arttırıp regyl gününüzü bile öğrenmenize sebep olacak durumdur.
kız: muhittin amcaaaaaaa bana su şeyden versene
bakkal: kız! geçiktin bu ay hayırdır!
kız: bokunu çıkartma muhittin amca, bide şu gecen hafta babama sattığın şey delik çıktı, abla oluyorum, saol!
evet utanmamak lazım, ekmek alır gibi, sepete yoğurt atar gibi ya da gazeteyi sallayarak götürür gibi gitmek lazım kasaya.
hatta üstüne muhabbet etmek lazım " mücahit amca bu ay varya iki ağrı kesici bile işe yaramadı karnım öyle ağrıyo"
istemez miyiz böyle olsun, ama değil işte.
mücahit amca da gerilir sizin kadar, o gerginliğinden değil midir önce gazeteye sarıp sonra siyah poşete koyması ped paketini.
he siyah poşeti gören anlar zaten orda ne olduğunu, şeffaf poşette olsa daha az dikkat çeker.
yani zaten sürekli muhabbet dönmez mi bu süreçle ilgili;
"ulan serpil 3 gündür siyah kot giyiyo, renk beniz atmış."
"bi hışırtı mı duydum"
"triplerde yine, şu üç gün geçseydi bi"
ben rahat insanım ama gerilirim abi... hem mücahit amcadan isterken, hem markette kasiyerden, hem de ofiste onu kimse görmeden cebime sıkıştırmaya çalışırken...
"vize haftası yaklaşık yüz kişinin bulunduğu bi sınıfta ortalarda oturuyorum, çantadan telefonu aceleyle alırken ped şak diye sıranın üstüne düştü. arka 3 sırada toplam 9 erkek var. bi anda hepsi sustu, sanki bu anı bekliyolardı... bi süre bakıştık, sonra bozuntuya vermemek için;
Anlam veremediğim gerginliktir. Şahsen bu konuda hiçbir utanç sahibi olmayan biriyim. Yeri geldiğin de babama bile söyleyebilirim. Kanunen yasak bişey yapmıyorum ki kardeşim ben istermiydim her ay kan kan kan ben de istemezdim elbette ama mecbur. Ayrıca bakkal amcaların sanki FBI ajanıymış edasıyla önce gazeteye sarıp sonra siyah poşete koyup vermesi de anlamsızdır. Yasak birşey alıyormuş gerginliği olur insanda.