köklü üniversitelerimizin öğretim üyesi kadrosuna ve eğitim kalitesine baktığımızda; zaten iyice durum vahim, koy götüne rahvan gitsin, belki bi direnç noktası yakalayıp şaha kalkarız umududur. mesela aynı furya 1992'de vuku buldu; aradan 18 sene geçti ancak en hit makine mühendisimiz ajdar. ötesi yalan.önemli olan sağa sola üniversite tabelası koymak değil yeğen önemli olan eğitim sistemini düzeltmek...
böyle zibil gibi her yere üniversite diktiler. kurumlar tematik çalışacaklar. ağırlık tıp fakültelerinde. hastaheneler kendi elemanını kendisi yetiştirecek anlaşılan.
peki geri kalanlar?
çok değil 10 sene sonra herkes elinde diplomayla gezecek. hava atacak.
türkiyenin istatislk değerlerinin değişmesine neden olur;
üniversite kapılarında oyalanan gençler sayesinde işsizlik oranını hükümet daha az gösterebilir.
üniversite mezunu sayısı, diğer ülkelerle karşılaştırmalarda önemlidir. bu oranı yükseltebilir.
üniversite mezununun fazla olması nedeniyle mühendislik ve türevi bölümlerden az sayıda olması işverenlerin işine gelmez, mezun sayısı fazla oldukça işvereninde yüzü daha ucuza işci çalıştırdığı için güler. hükümete duacı olurlar hatta.
her üniversite şehrin öğrenciler sayesinde para kazanmasını sağlar, bunada en çok hacı ev sahipleri sevinir.
not: üniversitede okuyan gençler hiç kimsenin si* inde değildir.