Anne ve abla uzun bir yurt dışı yolculuğuna çıkınca, evdeki kadın pedi stoğu tükenir... ilk market alış veriş fırsatında küçük kız çocuğu bu konuyu babaya taşımaya karar verir... Elde alışveriş arabası başlarlar dolanmaya
+Ne lazım kızım?
-Şeker lazım baba
+Peki
+Ne lazım kızım?
-Un lazım baba
+Peki
+Ne lazım kızım?
-Orkid lazım baba
+Napcan sen onu?
-Akıldan geçen cevap; çorba tabağının yanına koyacağım, çorba dökülürse emer...
Verilen cevap; ne yapabilirim baba?
+Git al!!! bekliyorum...
işe girdikten sonra, öğrenim kredisini* yapılandırıp ödemeye başlayan ben, aylar geçtikçe çalıştığımın karşılığını kira, kredi, yaşam gibi harcamalara vermeye başladım. Ne askerdeki dayıma*, ne de üniversitede okuyan kardeşime gerekli maddi desteği çıkamamak ve tatile ukrayna'ya dubrovnik'e giden arkadaşların arkasından el sallamak canıma tak etmiş olacak ki; yaktım gemilerimi ve aradım babamı;
ben: ehem! babacığım nasılsınız bugün?
babam: iyiyim oğlum sen nasılsın?
ben: iyi işte, yuvarlanıp gidiyoruz şamyel misali *
babam: *
ben: baba ya, şu öğrenim kredisi var ya onun bir kısmını ödemede bana yardımcı olmaya ne dersin?
babam: valla, allah kolaylık versin derim.
ben: baba birkaç taksidi öde bari sıkıştım bu ay, maaşın bir kısmı vergi dilimi nedeniyle milletvekili arablarına ve taksimdeki polis mini cooperlarına gitti*
babam: oğlum onu almadan önce düşünecektin.
ben: sen de boşalmadan önce düşünecektin *, bana yine hüsran, bana yine borçlar var, bana yine esmer günler düştü, eyvah...
babam: ağlama oğlum biz senin yaşlarındayken...
ben: aradığınız fakire şuan ulaşılamıyor, lütfen 2014 te* tekrar deneyin.
ben: disari yemek yemeye cikiyorum anne.
babam: bu saatte kimse yoktur disarida, cikma basina bi is gelir.
ben: kimse yoksa sorunda yok baba.
bu diyalogdan sonra babam anneme kufur edip, kumandayi firlatti.
+ araba nerde lan
- yan apartmanın önünde
+ he tamam.. benzin var mı
- yok
+ bi kere de var de amk haftada bir arabaya binicem onda da benzini hep ben alıom, para hep benden amk sen anca gez
- baba ben okuom ki lan ben alsam da para senden gidio
+ göz görmeyince gönül katlanıo
- heuheuheuheuhe
- annem evde mi? müsaitse onunla da bir konuşayım.
+ annen evde yok kızım. dışarı çıktı.
- hımm.. nereye gitti?
+ bilmiyorum, işi varmış.
- alla allaa.. ne işi varmış peki? (niye bu kadar ısrarla sorduysam)
+ amaaan ne bileyim işte.. kaşlarını mı, kirpiklerini mi ne aldıracakmış, gelir birazdan.
- baba aman diyeyim. kaş neyse de, kirpiklerini aldıracaksa bu kadın, fena yani.
kola şişesinin kapağını sıkı kapatma huyu vardır bende. kapağı sıktığım zaman açan en fazla 2 kişi çıkar. yine bir gün kolanın kapağını sıkıca kapattım ve olay gelişti;
babam: hmmmffsss, hınnkkk, öğğğğğ...
ben: !?!? ne oluyor baba?
babam: kolanın kapağını kim kapattı? hıaaağğğğ, hımmffss...
ben: şey ben kapattım da ne oldu ki?
babam: insan açacak lan bunu!! nasıl da kapatmış!!!
ben: -syntax error- ver ben açarım.
babam: al bir daha da böyle sıkma.
ben: psssstt. bunu mu açamadın yani?
babam: -dumur
b: nören?
f: nörem işte bakınıyom kelepir aşık olmalık insan var mı diye.
b: döverim biliyon dimi.
f: yia alış artık bak ben * yaşında genç ve güzel bi kızım.
b: ben de 45 yaşında agresif ve sinirli bi babayım.
f: bak 3-4 seneye kalmaz gelicem karşına ben bunla evlencem diye.
b: 3-4 gün sonra koymasınlar da kapıya seni bu çeneyle!
f: (offline)
12 yaşlarında çocuğum ve restaurantımızda yemek yiyen bir çifte gözüm takılıyor, tabii ki hatun kişi çok güzel. bunun üzerine geçen diyalog da söyle devam ediyor;
b: ee artık sen de delikanlı olunca senin de kız arkadaşın olcak, yemeğe getirirsin buraya...
i: yok baba ya ben beğenmedim kızı*
b: niye ya sen nasıl birini bekliyorsun ki?
i: ya bana 90 60 90 olur anca**
b: 90 60 90 ne be? sen 90'lık göğüsün altında boğulursun...
i: #½#@&+#@ !!!!! fatal error..system will shut down!
-kızım bana düzgün bi msn adresi aç ; diğerinde bir sürü nokta mokta var açamıyorum.
-tamam baba.(msn için en sade adres seçilir ve babaya söylenir)
-baba nasıl olmuş?
-hotmail le com arasındaki noktada olmasın kızım.
-peki baba(yazar burda kendinden geçmiştir)
-- merhaba kızım. ben hep sizin için yaşadım. siz varsınız diye.
-- baba kaç yaşındayım ben?
-- Ben Maraş'tan hep size para gönderdim.
-- baba hangi bölümde okuyorum, biliyon mu
-- hayırlısı olsun kızım
-- baba soru sordum
-- havalar soğuk, yün atlet giy
-- baba beni arama bi daha
-- portakal ayırdım bi kasa kızım, getircektim haftaya
-- çürüyo baba, bırak onlar halde kalsın. portakal falan gönderme bize
-- abin iyi mi kızım? dersleri nasıl?
-- askerde baba o. okul mu kalmış? önümden çekilir misin?
-- karşıya dikkatli geç kızım, ışıklara bak
Sonradan gorme bir aile yakinimizin binbir cabayla basardiklari cocuk yapma girisimi basariyla sonuclanmis ve annem de sagolsun sirin mi sirin tatli bir saridan- daha bebegin cinsiyeti belli degildir-minicik bir yelek ormustur. Soyle bir diyalog yasanmistir:
-:babam. +: ben
- hanim sen bosuna ugrasiyorsun, onlar modtdakare den giydirirler cocuklarini..
+( anlayamayan bakislarla bakan annem ve ben) ne, ne baba?
- kizim ne cahillik bu bide genc olucaksin, universiteli olacaksin, bilmiyor musun modtdakare yi hep sosyetikler ordan aliyor ya, peh.....
.. Bir sure dusunulur bir magazayla benzestirilmeye calisilir ve,
+ tamam, buldum sen mothercare i mi diyorsun babacim ya?( burada aile ahalisince kopulmustur)
- heh iste o, allahtan biraz bisi biliyor mussun ben seni denemek icin ole demistim, nese iste.( hic de bozulmamis gibi yaparak)
Sagol babacim sayende ufak seylerden aldigim mutlulugun aslinda aradigim mutlulugun yine ailemden geldigini ve gelecegini gosterdigin icin, beni uzun zamandir ilk defa icten guldurebilen tek insan oldugun icin.
sevgilisini size parlayan gözlerle anlattığı anlarda yaşanan diyaloglardır. en güvendiğiniz adamın annenizi aldattığı ortaya çıkınca bunu mantıklı sebeplere dayandırmaya çalışmasına kıçınızla gülmek istersiniz.