-alo nasılsın oğlum?
+hiç ya baba nasıl oluym?
sen nasılsın?
-nasıl oluym oğlum uğraşıyoz işte
nerdesin?
+hiç ya nerde oluym?
sen nerdesin?
-bende nerde oluym oğlum işte, uğraşıyooz.
lise mezuniyet gecesinden hemen sonra saat 2 civarı baba dungangayı mekandan almıştır. arabada gelişen diyalog;
-ee kuzu anlat bakalım nasıldı gece?
+güzeldi baba şunu yaptık bunu yedik bunu içtik şöyle eğlendik...
-alkol var mıydı?
+vardı babacım.
-kimler içti?
+ee şey öğretmenler babacım.
-öğrenciler?
+bazıları içti?
-sen?
+ehe he şey kem küm kıhkıh * ))))
-sakın içtim deme.
+hiç içmedim baba kıhkıh *
b: istanbul üniversitesine, cevizlibağdan tramvaya binsen kapının ana binanın orda inersin.neydi o diğer okulun adı ihlas marmara mıydı?
n:ihlas marmara?! bb..baba mimar sinan ı mı diyosun?
b: ha o işte
n: baba koskoca mimar sinan ı ihlas marmara yaptın ya daha da bir şey demiyorum sana
Baba ve anne şehir dışından dönüyor. Her aradıklarında akşamın güzel saatlerini dışarıda değerlendiren Züleyha ise, o gün o güzel saatte mutfakta fırını temizliyor.
Baba: ah benim kızım, annen sana iş mi yaptırıyor?
Züleyha gülümser.
Baba: çok üzülüyorum sana ya, kıyamam yavrum benim ojelerin de bozulur şimdi senin.
Züleyha gülümser.
Baba: ezik misin kızım sen? Niye bacaklarını uzatıp oturacağına fırın siliyorsun, bırak anan temizlesin fırınını. Sana mı kaldı?
Züleyha: ben memnunum halimden baba, fırın sadece annemin mi?
Baba: şimdi sen biz yokken bu saatlerde sahilde alıp türk kahveni elinde sigaran manzara seyrederdin. Keyif ehli olduğun eşşolueşşek onu ima ediyorum.
Züleyha gülümser.
Baba: yüzün bile kızarmadı, terbiyesiz eşşolueşek. işin bitince annenle bana kahve yap! O zıkkımı da az iç, fark etmiyor muyum ben pöfür pöfür balkonda sabaha kadar naptığını!
Gülsem mi ağlasam mı bilemedim. ilginç bir babam var.
babam bana tavla öğretiyodu;
-bak taşlar böyle denk gelirse buraya böyle kapı yaparsın.
+kapı ne demekti baba?
-lan öğrettim ya daha demin nerenden duyuyuon bilmiyomki bak birden fazla taş üst üste olunca kapı oluyo kırılmıyo.
+anlamadım nası kırılmıyo ya?
-ULAN ARMUTT!!! böyle taşlar üst üste olunca karşı taraf taşını kıramıyo halamı anlamadın?
+tamam tamam baba anladım sonra?
-hı. şimdi her sıraya kapı yaptık böyle yapınca okullar tatil oluyo.
+baba niye bunun adını okullar tatil oluyo koymuşlar bence çok saçma?
-aslında sana gelip soracaklarmışta seni bulamayınca soramamışlar.
+üf baba dalga gecme ben burda ciddiyim.
-o zaman sende sacma sapan sorular sorma neyse. hem sen bi anlat bakalım anladıklarını ona göre devam edelim.
+ya işte şey ya ııı bu taşları üst üste koyunca kapı oluyo.
-hı. peki kapı olunca noluyo?
+işte kırılmıyo.
-peki sen bana kırılmak ne demek anlat bakiyim?
+valla baba aklımdaydıda unutum yaa.
-hay ben senin aklına bak armutt. (5-10 sn bekler)
+noldu baba niye durakladın hadi anlat kırılmayı?
-yok anlatmıyım.
+aaa niye baba ya?
-çünkü sen o kadar zekisinki daha ben anlatmadan çözmüşsündür olayı o yüzden anlatmaya gerek duymuyom.
-gözdee bana kahve yapsana...
-SON-
babam oruç tutmuştur ve bu olay geçtiğimiz günlerde yaşanmıştır.
babam masaya götürmek üzere cacık kaselerini tepsiye koyar ve şu diyalog gelişir açlığın verdiği rehavet ve gafletle
babam:bu cacıkları kim yaptı yavrum?
perisma:ben yaptım baba, n'oldu?
babam:ne güzel görünüyorlar. şu evde senin gibi cacık yapan yok.
perisma:bu evde benim gibi hıyar yok da ondan.
babam:zönk *
perisma:olur böyle şeyler baba.**
her daim babam ile ilişkim arkadaş gibi ilerlemiştir. bunun getirisi olarak evde genellikle birbimize fiziksel şakalar yapar, güreşiriz filan. neyse geçmiş gün hatırlamıyorum, yerden birşey almak için eğildiğimde gelip arkamdan tekmeyi yapıştırdı. normalde yapılan bu şaka sonucu gülüp eğlenmek gerekir. lakin attığı tekme, o durumda taşaklarıma geldiği için ben sinirden gülerken yerde kıvranmaya başladım.
neyse kalkıp 'ya nabıyon sen. taşaklarıma geldi' dedim. adamın özrü kabahatinden büyük. verdiği cevap;
-'taşaklarının orda ne işi var?'. halbuki yataktan kalktığımda baş ucuna koymam gerekiyordu değil mi?
babam: sana çerez alayım, sen seversin.
ben: aa hadi alsana
babam: içimden geldi, çok alasım var
ben: tamam ama çabuk ol canım çekti.
babam: 15 gün sonra alıcam, inan içimden geldi.
--------------------------------
babam: dondurma isteyen var mı?
ben: ben istiyorum.
babam: iyi git al.