saatlerdir ah istanbul şarkısını söylemeye çalışıyorum.
evdekiler la havle çekip kapıları kapatıyorlar.
en son babam dayanamadı:
-babacım hakikaten şarkı da istanbul da böyle zulüm görmedi. nolur sus artık.
peder bey arabayı vizeye sokmadan önce bir sağını solunu toparlatayım demiş. sanayideyken de ben aramışım.
ben: n'aber baba? nerelerdesin? nasılsın?
baba: iyilik valla oğlum, sanayideyim, arabayı toplatıyorum.
ben: hayırdır, kaza falan mı yaptın ya, hiç haber vermedin?
baba: ben de bi tane büyük oğlan var, arabanın sağını solunu çizdirmiş, arka farı falan kırmış, vizeye sokacağım da arabayı, onu ayarlatıyorum işte.
ben: hea. tamam. he, anladım anladım, tamam.
- poyzi, ne diyor oğlum o şarkıda?
+ neresinde?
- "kay ıslak güvertelerde" falan.
+ "kay ıslak güvertelerinde, tüm güzel kadınların" diyor.
- yani?
+ yanisi "hayat kısa, değmez bi kıza" demeye getiriyor.
- ben de yanlış anlamışım.
+ yok baba yok, neyini yanlış anlıyorsun? sinan özen "kulağımdan öp beni" demiyor ki nihayetinde.
- her lafa da bi cevabın var di mi? hayat öyle bişey sarar ki başına "höt" diye kalırsın günün birinde.
+ yani.
- akşam geç kalma.
+ sabah erkenden evdeyim. arkadaş geldi konya'dan, sabahı buluruz biz.
- tamam, ıslak güverte işi çok sarmadı kafamı. dikkatli olun.
+ gittim.
- nerdesin lan bu saatte?!
+ yazlıkta! sen nerdesin?
- e amına koduuum bende yazlıktayım ışıklar yanık bakiim yalan söylicen mi diye baaaaardım. gapiiğii aç!
baba arar, önce havadan sudan konuşulur, sonra para istenecektir ama konunun oraya nasıl geleceği düşünülürken baba pat diye paran var mı der burada para yoksa da var demek istersin zira yok desen on gün önce yolladığı paranın akibetini soracaktır. bu sebeple biraz var dersin o da lazımsa göndereyim oğlum der. iyi olur baba dersin ve olay biter.
yazarken bile kastım arkadaş neyse ki valide genelde sonlara doğru telefonu alıp aracı hizmeti görüyor.
Kulaklarımı kaşımı ve dudağımı aynı gün içinde deldirip eve gittiğimde yaşanan durumdur.
+Bu ne hal lan?
-Deldirdim baba.
+Onu görüyorum. 2 kızım vardı 3 oldu.
-Ya baba ne alakası var?
+Şeyini de deldirseydin bari. Kestirip anahtarlık yap bundan sonra.
-Ya baba bir şey konuşmamız lazım.
+Annenle konuş kızlar böyle şeyleri anneleriyle konuşur.
kardeşim: hadi hadi az biraz ateşle de kızla sinemaya gideceğim
babam: sen ne yüzsüz utanmaz terbiyesiz bir adamsın lan bir gün de evde otursana
kardeşim: ama sen beni çok yanlış tanımışsın.
babam: keşke seni tanımaz olaydım
kardeşim: yaparken öyle demiyordunuz ama *
babam ben annem: !!!!?????
ben: baba matematiğe bir el atar mısın lütfen çözemiyorum anlatırsan anlarım belki.
babam: türkçe mi kürtçe mi anlatayım?
ben: baba sen kürtçe mi biliyorsun
babam: hepimiz kardeşiz kızım. unutma laz da çerkez de kardeşimiz.
ben: baba iyi misin?
annem: karışma 2 saattir açılım süreciyle ilgili programları izleyip duruyor.
kereviz; babamın adını bir türlü getiremediği, tanımlamak içinse faydalarını sıraladığı besin maddesidir. *
babam: yavrum evladım ben gelene kadar şu karaciğere iyi gelen şeyi yapsana
ben: hangisi o ya *
babam: yaa işte karaciğere iyi geliyor tansiyonu falan düşürüyor çok faydalı hanii
ben: hııı kereviz mi tamam baba yaparım.
o değil de burdan bunun kereviz olduğunu ben nasıl çıkardım hiç anlamadım, valla bravo bana. valla ve bravo yu aynı cümle içinde yan yana kullanan bi insanım ya daha nolsun. *
babam: bi tane g*tveren gelmiş bugün kim o?
ben: justin bieber baba, 12 13 yaşındaki kızların yeni aşkı.
babam: lan ben kız sandım onu ya. ibnenin pasaportu da yokmuş, polis peşinden koşmuş.
(snooker izlerken)
baba: ne biçim bilardo lan bu sabahtan beri giren topu delikten çıkarıp yerine koyyorlar
ben: baba snooker bu
baba:ulan bilardo değil mi sonuçta ıstakası masası aynı işte
ben:bu farklı bir tür ama
baba:lan değiştir şunu akşam akşam garson gibi herifleri izletiyosun bizeç
23 nisan günü. yurt dışında bir çok ülkeden çocuklar geliyor malum. konumuz da bu.
- 23 nisan da başka ülkede toplanılıyor olsa, türkiyeden hiç bir aile çocuğunu gönderemezdi. daha anaokullu olanların elini bırakmaya korkuyorlar.
- evet yaa ben oğlumu gönderemezdim hiç.
Baba: neden göndermesinler o başka bir şey burada öğretmenler bütün öğrencilerle geliyor. tek değil ki.
- neden sen de beni ortaokul, lise de çanakkale gezisine göndermedin. biz de hocalarımızla gidecektik...
baba: ... o başka şey bu başka şey (hık mık moduna girdi.)
böylece hem konu kapandı hem de ben yıllardır sinirimi bozan konunun acısını çıkarmış oldum. yaa ne oldu???
anne: bey tencerede biraz yemek kaldı onu da bitir de kalmasın.
baba: cüney, oğlum sen bitir. göbek yapmayım eritemiyorum sonra.
ben: baba fil gibi yedim zaten onu da sen bitiriver hem bu yaştan sonra kız mı tavlıycan olsun biraz göbek.
baba: ulan eşek kadar adam oldun hala bilek güreşinde yenemiyosun beni biraz ye de güçlen. baksana lan kemiklerin sayılıyo hala tıknazsın kilo al da adama benze.
ben: iyi de baba tıknaz o demek değil...
baba: sus lan benden daha mı iyi bilecen pezevenk.