Babanın müdür olduğu okulda 8 yaşında bir kız çocuğuysanız karne gününde sınıftan yükselen "akdeniz karadeniz biz karnemizi isteriz, vermezseniz müdürün kızını isteriz" diye bağırmaları sonucu ağlaya ağlaya babanın odasına gidip "dağıt artık şu karneleri baba!! Yoksa beni kaçırıcaklar" diye ağlamaktır.
öğretmenlerinle ailen samimi olduğunda öğretmenlerinin her halini görürsün. ilkokul öğretmenimle onlarca kez aynı masaya oturmuşluğum var, tabi o rakı içerdi ben kola. Daha neler var neler...
babanin ve kardeslerinin yasadigi durumdur.
Hatta amcam, dedemden dayak yemis
Sebebi ise amcamin kitabinin olmamasiymis...
Hal bu ya kitabi almayan kendisi...
Cok tuhaf eskiler baya dayak sever egitimcilermis.
gerci eskilerin olmasini yeglerdim cünkü benim dedem yeni yetmelere tas cikartacak kadar kültürlü biriydi. O zamanlar egitim kaliteliymis on parmaginda on marifet...
şöyle birşey:
hoca sınıfta kuduranları sıraya dizer ve teker teker sağlam bir osmanlı çeker.
sıra kendi oğluna geldiğinde allah ne verdiyse tekme tokat dalar.
şaşkınlıktan dilini yutmuş sınıfa dönüp "3 aylık birikmişi var, evde anası bırakmıyor" der.
amcanın müdür olduğu dershanede öğrenci olmak gibidir. Ders esnasında aniden sınıfa girer -beni göstererek- "o benim yeğenim ama bu demek değildir ki ders çalışmayacak." diyerek bütün öğrencilerin kafasında bu adam acaba bunun amcası mı dayısı mı tartışmasını başlatması kadar dramatiktir.
babanın dersini geçtim, diger derslerde de uslu olmanız gerekir. babanızın arkadaşlari olduğu için daha temkinli olmak gerekir. zaten babanızın dersinde rahatça azarlanabilirsiniz. ilkokuldayken babamın bir ögrencisi benden hoslaniyordu da cok korkmustum babama soylicekler diye. bunun gibi de sacma hadiseler yasanabilir.