Artik rahatsizlik vermeyen durumdur cunku bi sure sonra size guvenmeye baslayinca gerekli gereksiz - bas bahimm kiz gibi gitme altinda ki bmw amk, gibi sözler soyleye biliyor. *
bildiğin şeyi unutturur adama. kaza sebebidir tek kelimeyle. öyle dönülür mü orada çukur var. ulan iş zaten arabaya binerken başlar öyle kapı mı kapatılır yavaş kapat. arabayı bağıtırma, vitesi adam gibi tak. oha lan. adamın arabası kıymetli bir kere. siz siz olun yapmayın dostlar. evet.
zor ve talimatlarla dolu bir sürüş tecrübesidir, ancak olmazsa da olmaz, co plotunuzun verdiği emirleri itina ile yerine getirdiğinizde gözlerinde gördüğünüz; "aferin benim yavruma" pırıltısı eşsizdir.
Hızın iyi ayarlanması gerekir. Birazcık gaza yüklenince - yavaş sür şu arabayı çarpıcan bir yere babanın malı mı ? der. Bu durumda sen -evet bile diyemezsin.
Dunyanın en iğrenç olayı. Bı insan hem sizin kendisinden daha iyi sürdüğünüzü kabul edip, hem de sürekli direktif verir mı ya? Veriyor iste. "Sinyal yak, 1. Vitese tak, yavaş! Arkada araba var, saga dikkat!" Direktiflerin sonu gelmez...
+ çukur var
- tamam baba
+ kaçla gidiyorsun
- 50 baba
+ yavaşla buralardan giderken
- tamam baba
+ ellerini niye öyle yapıyorsun(eller direksiyon simidini sıkmaktadır)
- alışkanlık
- yapma
+ tamam baba
- vitesi büyütsene
+ e yavaş git dedin baba
- laf söz dinliyon mu sanki.
+ asdasdajfshafajscvh!!!
+koltuğunu ayarladın mı?
-evet aynalarımı bile ayarladıım ne sandıın
+sola döncez sinyal ver
-verdim ya
+tümsek var yavaşla
-temeem
+sağa döncez sinyal ver
-ya verdiiim
+kırmızı ışııık duuur!
-yok ben durmicam gircem öndekine!!
baba en iyi öğreticidir. elinizin ayağınızın birbirine dolaşması sizin şapşallığınız sizin acemiliğinizdir. babanız anlayışlı bağırmadan söyleyen bir tipse şayet gayet kolaydır. *
+yavaş kızım yavaş, sen benim hiç böyle araba kullandığımı gördün mü?
-gördüm baba.
+bana laf yetiştireceğine mucura gireceksin sola yanaş!
-iyi böyle.
işkence, eziyet, felaket, korku filmi...dir. arabanın rölantisinin düşük olduğunu arabayı birkaç kere stop ettirişimin ardından itiraf etse de mahallede gaza pedalıyla yarattığı harikaları gösterirken ki gülümsemesiyle beni bihayli rencide etmiştir. hemde defalarca... dertliyim kederliyim
babanın yanında soğan kesmeye benzer:
daha ince kes
parmaklarını birleştir bıcaktan korkma
bak ver bana böyle keseceksin ver bak!
sen beni hiç izlemiyor musun!