yatılı okunmaktadır. babayla çarşıya çıkılmıştır. arabadan inince baba şöyle bir şey söyler. "aylık maliyetini hesapla." yaklaşık 500 tl olarak hesaplanmıştır. babanın sözleri ise içimi acıtmıştır. ** "benim bu 500 tl ye ihtiyacım var. sen her haftasonu buraya dönmek üzere geliyorsun. haftada 50 lira veriyorsun. biraz da okulunda kalıp çalışsan hem kendine hem de bana daha faydalı olurdun." baba kişisinin paraya daha çok değer verdiğini düşünüp 3 hafta eve gidilmemiştir. gidilince odadan çıkılmamıştır. çıkılınca babanın yüzüne bakılmamıştır.
aynı baba 5 yaşımdan beri her sinirlendiğinde * beni evden kovmaktadır.
bu yazıyı yazmamın amacı ise eğer bir gün bu yazıyı okursa kendinden ne kadar nefret ettiğimi anlamasıdır. ve her okuyan kişiyle baba kişisinin daha da rezil olmasıdır.
-senin aklın başına gelecekte ben de görecem
-git evlen kocanla bayramdan bayrama gelin
-kızım sen niye böle oldun
-afferin benim kızıma... lafımı geri aldım vallaha da geri aldım
-o boyalar ağzını yüzünü yamultuyo farkında değilsin
-arada bi beynini kullan soğanla idare ediyon
-ye de beynin çalışsın
(baba ben sana naptım allah aşkına)
-bu da yeni lafımız çıplak çıksaydın bari.
aramızda kalsın ama bu zamana kadar yediğim en güzel mezeler ve salatalar senindi kızım, bundan annene bahsetme sakın, hala en güzel salataları o yapıyormuş gibi davranacağım.
çocuk aklıyla zamanında babamla yarış yapıyordum. o ne yapıyorsa onun daha iyisini yapmaya çalışıyordum. babam durumu farkettiğinde bana baya güldü. sonra ''bak oğlum, ben 30 yaşıma geldiğimde bir işim, bir evim ve çok güzel de bir eşim vardı. beni geçmek istiyorsan 30 yaşına gelmeden önce mesleğini eline al, bir evin, bir araban he bir de ailen oldun mu benden o zaman iyi olursun'' demişti. anladım ki ulan ne kadar evim ya da arabam olursa olsun. hatta adriana lima ile evleneyim yine de onun kadar iyi olamayacağım. hayatımın dersini vermişti adam bana.
Yas 16. Gencligin verdigi o kavgaci ruhla yine bir kavgaya girilmistir. Kavga esnasinda 8 kisi arasinda kalan mavinin tutkusu birini bicaklamak zorunda kalir ve ordan kurtulur. Akabinde polis, karakol, adliye derken kendini e tipi cezaevi kapisinda bulur.
Sag ve sol kola girmis polisler, arkamda aglayan annem ve akrabalar, kendimi aglamamak icin sıkmaktan kipkirmizi olmus gözler ve omzumda babamin eli. Aynen soyle demisti.
''Saglam dur aslanim, sakin birakayim kendimi deme. Sakin aglama, bir hata yaptin arkasinda dur. Baban hep arkanda cunku.''
Konusmadan sonra polisler bile sasirir ve mavinin tutkusu sapasaglam olarak oraya girer ve ayni sekilde cikar.