"parayı kazanmak kolay, harcamak zor." kulağa ilk başta çok saçma gibi geliyor fakat düşündüğünde doğru şimdi. bu ülkede isteyen hemen herkes bir yolunu bulup para kazanıyor öte yandan icra depoları yüzde yüz doluluğa ulaşmış.
arabayla seyahat ettiğimiz bi sırada, henüz kaset çalar vesilesiyle müzik dinleyebildiğimiz arabamız hakkında 'kaset mi kaldı baba? bari bi cd çalar taktır şu arabaya..' şeklinde veryansın etmeme hacı babamın cevabı şu oldu,
'yek yaa ne cdsi.. ben o çubuklu şeyden alıcam böyle parmak gibi sokuyon te buraya bissürü şarkı çalıyo. çubuğu da bilgisayarcıya dolduttururum..' (çubuk diye tabir ettiği usb oluyor..)
okula başladığım ilk gün önümde diz çöküp montumu iliklerken gözlerimin içine bakıp 'aman da aman benim kızım okula mı başlıyormuş' demişti.
hepinize çok basit gelebilir ama o kadar sevgi doluydu ki o an, asla unutmayacağım o günü. hala hatırladığımda anlamsız bir şekilde gözlerim dolar. çok seviyorum ben babamı yahu. kesinlikle annemden daha çok seviyorum.
baba: kızım bana ismail bilmemkimin telefonunu ver fihristten.
ben: tamam baba.
baba: i'ye bak.
dumur olmuş ben: baba ismail'i a'da arayacak halim yok ya.
baba: hahahahaha.
"sen adam olacaksın da bende görecem"
dip not:babam yirmi beş seneden beri okul müdürü
dip not 2: dokuz sene onun okulunda okudum
dip not 3: dört sene matematiğim bir geldi.
tamam adam olmam.
*** Yılbaşında verdiğim ev partisinden sonra babam bombayı patlatır:
(Aile kahvaltısı esnasında anne, kız kardeş vs. ortamdadır)
-Milli oldunuz mu?
-Baba ne diyosun allah aşkına yeaa (nerde amk :(
*** Okul ile basketbol maçına gitmek için izin kağıdı imzalatma safhası:
-Baba okul maça götürüo Bandırma'ya şuraya bi imza atsana.
-Bandırma ve Maç ? Nasıl okul o amk !
