babanın ölmesi

entry1127 galeri19
    225.
  1. sırtını dayayacak en sağlam duvarın yıkıldığı hadisedir.
    3 ...
  2. 226.
  3. küçük yaşta kaybetmişsen şu an hayatta olsa nasıl olurdu acaba dersin. tam anlamıyla bilmezsin ona sahip olmanın nasıl bir duygu olduğunu, bilemesin ona sarılmanın yaşattığı hissiyatı. zaten canım sıkkın nereden gördüm ben bu başlığı be sözlük.
    2 ...
  4. 227.
  5. keşkelerle yaşamanın ikinci ismidir babayı kaybetmek, kaybedilen şeylerin değerinin sonradan anlanmasına en büyük örnektir belki de... hayattaki keşkeler durağında en uzun bekleyişin, başlangıcını yarına ertelediğimiz planların en fazla acı verenidir ve birgün gelir yarın olmadan karşılarşınız, sonra günler geçer yarından sonraki zamanlarda bile sadece o yarının içine hapsolur gidersiniz... sonra ne mi olur? hayattayken söylemeniz gerekenleri gider kabrinde söyler sizi hiç tatmin etmeyecek yalancı boşalımlar yaşarsınız... sonra... sonrası eksik kalmış hayaller, boş bir oda, hatıralar ve asla değişmeyecek bir gerçektir elde kalan.
    2 ...
  6. 228.
  7. 229.
  8. Koskoca bir adamken yitirdiğinde bile kendini dünyanın en cılız en korumasız insanı hissedersin. Dünyanın en küçük çocuğu olursun. Rüyalarında, sana dokunduğunu duyumsarsın özlemle.
    Uyandığında hücrelerin bile üzgündür adeta.
    Kolay iş değildir baba'yı kaybetmek. Acısını kaldırmaya yürek ister...
    3 ...
  9. 230.
  10. Author 21 santim'de değinilmiş bir kayıp.

    "Baban öldüğünde siki tutarsın

    Dostlar, Sivri'ciler,

    Rahmetli dünyadan göçeli uzun zaman oldu ama şu satırlarımı Sivri Köşe'de babasıyla hâlâ hesaplaşanlarla paylaşmak istedim.

    Babanın kaybı, bir insanı nasıl etkileyebilir, diye düşünüp, cevabi matematikle açıklamaya çalıştım.

    Bazıları farkına varmayabilir, ah adam yaşlandı öldü; der geçer. Biraz da üzülür belki. Veya ölüm kavramının bilincinde olmadığından, unutur gider, ta ki bir gün "babam yok lan!!1!2!" gerçeği kafasına dank edene kadar.

    Aileden birini kaybetmenin duygusal karşılığı elbette kolay ifade edilemez ama bir an için duygusallığa girmeden, kadere isyan etmek için öfkeye, küfüre, lanet okumaya bulaşmadan, soğukkanlı bir matematikçi gibi, baba kavramına rasyonel bir tanım getirmek onun varlığının ve yokluğunun ne anlama geldiğini net bir şekilde açıklamak için önemlidir.

    Baba bir hayat çarpanıdır. Düşersin kaldırır, uçarsın indirir, yorulursun dinlendirir, dinlenirsin fişekler. Mutluluğunun, gücünün, sağlığının, başarının çarpanıdır baban. Babanın katsayısı yükseldikçe yaşamının sonucu değişir. işlemde hata yapsan da eşitliğin sol tarafı hep sağ tarafını sağlar. Çünkü baba katsayısı formüllerindeki hataları siler, denklemlerindeki yanlışları kapatır.

    Baba öyle mükemmel bir katsayıdır ki, pi sayısı onun yanında gereksiz bir deli saçmalığı gibi kalır. Üstelik, farkına bile varmazsın bu mucizevi katsayının.
    Ruh sağlığının fonksiyonel biçimde çalışır kalması için gerekli olan en önemli enstrümanlardan olan baban ölüp de senin hayatına sıfır çarpan şeklinde etki etmeye başladığında anlarsın matematiğin gücünü. Dağıtıp atar bütün formülleri, bütün çözümleri. Siker atar bütün hesaplarını.

    Özgür olayım, babasız olayım, karışanım olmasın diye gençliğinde etkisiz elemanlığa iteklediğin, seninle arkadaş olmasını engellediğin baban öldüğünde yutan elemanlığa terfi eder ve toprağın seni de yutacağı güne kadar sıfır çarpanıyla paranteze alırsın artık bütün hayatını.

    işte, baban öldüğünde artık matematiği bırakıp sokak çocugu olmak ve küfretmeyi ogrenmek zamanındır zira hayatın suratına sert bir küfür, tenini kesen soğuk bir rüzgar gibi çarpacağı diğer yarısı başlamıştır. babanın öldüğü o günde hayat bir anda öğretir sana, Siki tutmak nasıl olurmuş."
    5 ...
  11. 231.
  12. akşam oldu hüzünlendim ben yine, hasret kaldım gözlerinin rengine.
    3 ...
  13. 232.
  14. Onu görmeyeli, kokusunu duymayalı tam 15 yıl oldu. Öldü bile diyemiyorum. O zamanlar 14-15 yaşlarında çocuktum ve ölümünün üstünden 6 sene psikolojik tedavi gördüm. Ama hala aklıma geldiğinde,mezarlık görüdüğümde, babalar gününde ve hiç görmediği eşime keşke babamda görse dediğim aileme baktığımda değil 14-15 yaşında 3 yaşında bir bebek gibi ağlarım. Bazen gözyaşları gözümden akar, bazen belli etmem içime akar. Elden gelen birşey yok. Seni çok seviyorum baba, çok özledim. Ben büyüdüm ve ben baba oldum. Umarım bir yerlerde bir şekilde bizleri ve torununu görüyorsundur. En azınan öyle düşünmeyi tercih ediyorum.
    4 ...
  15. 233.
  16. başına gelmeyen anlayamaz dedirten olaylardan biri.
    sürekli onu görme ve sarılma isteğiniz vardır.
    hep onun oturduğu köşeye bakar içten içe ağlarsınız.
    allahım ne olur bikere rüyama gelse diye yalvarırsınız bari rüyada göriyim dersiniz.ama nafile
    sakladığınız eşyalarını koklarsınız taki içinize çekinceye kadar.
    hele bayram sabahları ve babalar günü kimse ağladığınızı görmesin diye odanızdan evden bile çıkmazsınız.millet bayram yapa dursun sizin içiniz kan ağlar ahbe babacım bikere daha sarılabilseydim sana dersiniz.
    2 ...
  17. 234.
  18. Beşiktaş maçlarını izlemenin keyifsiz bir hal alacağı, baba kelimesinin hayatından çıkması ile yıllar sonra diline geldiğinde yıkılıp kalacağın an'ın karşılığıdır.
    2 ...
  19. 235.
  20. görsemde tanımadıgım biri icin onemsiz olay.
    1 ...
  21. 236.
  22. dayanacak ağacının kökten devrilmesi gibi bir nedendir.
    3 ...
  23. 237.
  24. 02.05.2010 pazar sabah saat : 9.18

    Telefon çalıyor, annen ağlayarak sana yıldırım gibi hastaneye gel diyo .

    Kendini biranda cenazede buluyosun . Etrafında sana acıyarak bakan onlarca insan ve

    kendinden geçmiş bi şekilde ağlayan annen. Yüreğin parçalanıyor . Birden o sana acıyan

    gözlerle bakan insanların arasında onun cansız bedenini görüyosun .

    Çevrendeki insanlar salakça tesellilere başlıyo . Gözlerinden yaş gelmemesi için

    kasıyosun kendini böyle !

    Baban şöyle iyiydi böyle güzeldi demeye başlıyolar . NE yani babam öldü diye o huyları

    gitti mi sanki ??!

    Kimse gözünden bir damla yaş akarken görmüyo seni . Sonuçta evin tek erkeğisin artık

    güçlü olmak zorunda, bide sen ağlayarak dahada hüzünlendiremessin anneni .

    Günler geçiyo.. eve gelen akraba-ziyaretçi sayısı giderek azalmaya başlıyo .

    Bi gece yarısı annen uyurken çıkıyosun evden .

    Yıllarca yanından geçerken dahi bildiğin tüm duaları okuduguğun mezarlığa korkunun

    zerresini hissetmeden, evine gidermişçesine gidiyosun , onun yanına gidiyosun .

    Yanına gelip başına geçtiğinde dayanamıyor artık gözlerin . Çekinmeden kimse seni o

    halde görüpt4e sana acıyarak-üzülerek- bakma korkusunu yaşamadan gecenin koyu

    karanlığında başlıyosun kahkaha atarcasına ağlamaya .

    Sonra.. diyosun içinden ;

    ben bir tek senin yanında ağladım baba ,çünkü senden hiç utanmıyorum !

    Bugün tam 8. gün baba yokluğunun 8. günü . Yokluğunun acısı içimde körüklenerek büyüyo engel olamıyorum . 19 yıllık hayatım boyunca bi kez bile seni seviyorum demedim .
    çok üzgünüm . oysa seni çok seviyorum çok . nolur bunu duy olur mu ?
    63 ...
  25. 238.
  26. babanın varlığını, elinde olup değerini bilmediğin şeyi hatırlatıp, duygulandıran, olmasın dedirten,hayal edince bile sanki bir anda soğuk gecede çıplak bırakan , "başına gelen kişiye allah sabır versin"i en içten dedirtecek başlık. ölüm, onca çarenin içindeki çaresizlik...
    1 ...
  27. 239.
  28. atatürk havalimanı dış hatlar'da elini öpüp de döndüğünde, orada bulamamak kadar bayağı birşey...
    4 ...
  29. 240.
  30. fetret devrine giriştir.Artık tüm şiirler O'nadır.
    söylenilemeyen sözler O'na..

    hayatımın tam orta yerinde
    bavuluna atıp tüm çocukluğumu çekip gittin usulca
    sana paramparçayım baba
    paramparçayım,parçalarım senden ibaret
    hep söyleyemediğin şeyler vardı
    hep zamanını bekledik
    hep sustuk ya erteledik
    sana paramparçayım baba,o zaman hiç gelemedi

    akşamüstü bir sensizlikte
    akşamın altında sessiz ve yaralı ben
    söyleyecek sözüm yok sana baba
    paramparçayım
    yaşayan yanımıda aldın giderken
    sen olan yanımı aldın
    ne kadar kaldım ki?

    sana paramparçayım baba
    bliyorum zaten yoktun hayatımda
    ben hiçbi sabaha seninle uyanamadım
    hiçbir kahvaltıyı seninle edemedim
    ama orda olduğunu bilmek güzeldi

    sana paramparçayım baba
    tavanımda gözlerini unutmuşsun
    beni kendinde
    kendini duvarımda

    her gece gözlerine bakıyorum baba
    sana paramparçayım
    o dogru zaman hiç gelmedi
    konusacak seyler vardı

    çek şimdi gözlerini üstümden
    sana paramparçayım
    beni kara kutuma terkettin
    her güne bir paket de hasret söndürüyorum
    gözlerin gözlerimdeyken

    seni özlüyorum baba
    bunu söylemeye ihtiyacım var
    seni seviyorum
    2 ...
  31. 241.
  32. allah kimselere böyle derin bir acı yaşatmasın.
    2 ...
  33. 242.
  34. tanrı ya inancın zayıflaması ve hatta tanrı nın yok olması.
    --spoiler--
    babalarımız bizim için tanrı modeliydi. eğer babalarımız bizi terkettiyse tanrı nasıl biri?
    --spoiler--
    5 ...
  35. 243.
  36. SIRADAKi BABA OLMANIZ ANLAMINA GELiR ERKEKSENiZ.
    ÇOCUĞUNUZA DAHA BiR SIKI SARILIRSINIZ.
    2 ...
  37. 244.
  38. iki yıl önce bugün, bu dakkada başıma gelen ve hiç kimsenin başına gelmesini istemediğim, her zamankinden daha güçlü olunması gereken, insanı iki yılda inanılmaz olgunlaştıran dünyanın en büyük acısı.
    1 ...
  39. 245.
  40. sizin hiç babanız öldü mü?
    benim bir kere öldü kör oldum
    yıkadılar aldılar götürdüler
    babamdan ummazdım bunu kör oldum
    siz hiç hamama gittiniz mi?
    ben gittim lambanın biri söndü
    gözümün biri söndü kör oldum
    tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak
    şöylelemesine maviydi kör oldum
    taşlara gelince hamam taşlarına
    taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
    taşlarda yüzümün yarısını gördüm
    bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
    yüzümden ummazdım bunu kör oldum
    siz hiç sabunluyken ağladınız mı?

    (bkz: Cemal Süreya)
    3 ...
  41. 246.
  42. bazen öyle büyüyorum ki, taşıyorum.. taşıyamıyorum üzüntülerimi, hayal kırıklıklarımı, mutsuzluğumu.. umutsuzluğumu.. hep güneş doğacak diye bekliyorum, ama beklemekten de yorgunum. sessizce ağlıyorum hep içimden.. yalanlar, hatalar, ihanet öylesine fazlaydı ki hissettiklerimi bile karmaşıklaştırıyordu. ihanetin bedeli üç hayat mı olmalıydı..

    ellerim yeni büyüyor, ama tam sıkıca kavrayamıyor hiçbir umudu. işte öyle bir sırada yalnız kaldım. ve o yalnızlık öylesine işledi ki, hala ne kadar dolduracak şeyler bulsam da, eksiklik hissediyorum. sevilmek, daha fazla sevilmek. sonsuz kez sevilmek istiyorum. hiçbir zaman tam doymuyorum çünkü. hiçbir zaman yeterli değil sevgi.

    soluk yüzüme vuran karanlık gölge hiç ayrılmadan devam ediyor benle... ucuz sıradan hayatlarda nefes alıp veriyorum tam olmayı beklerken. ben yaşamayı senden öğrendim. ama devam etmem zorunluluktu.

    o her zaman neşeli, heyecanlı, karmaşık hayatında bir gün yerimin olamayacağını bilerek sevdim seni ta en küçükken. ve senin bıraktığın karadelikte tek bir kişiye tutundum. tek bir el yeniden can verdi bana. yeni yaşama sebepleri gösterdi. ışığım oldu. annem oldu, babam oldu, kardeşim oldu, çocuğum oldu, arkadaşım oldu. zorluklarım oldu, ama kolaylıklarım olmadı. her şeyin en zor yolundan geçtim. ayaklarım nasır tuttu engebede yürümekten, yokuşta koşmaktan... gözyaşlarımda yüzdüğüm oldu, hiç kurumayan bir göl gibi.

    şimdi paylaşım zamanı... sevmek zamanı... yapabiliyorsam basite indirgemek zamanı... yaşlandım.. ama daha alacak çok yolum var.

    seni seviyorum baba. her şeyden vazgeçebilirdim bu hayatta.. ama seni sevmekten asla vazgeçmedim.

    ve şimdi beni görüyorsan eğer, seni affettiğimi bilmeni isterim. mutlu olacam. boşluklarım dolacak. çünkü senin yarattığın boşluk sen gidince ortadan kalktı.. ve temiz bir sayfa açıldı. bu da boş, ama yalın.. duygusuz, düşünce olmadan, umutsuzluk ve keder olmadan oluşan boş bir sayfa. buna yazmayı bekliyorum artık.

    hoşçakal baba.
    4 ...
  43. 247.
  44. Kimi sapık zihniyetli sözlük yazarları* tarafından "ananın boşa çıkması" şeklinde tanımlandığına şahit olduğum yıkıcı felaket.

    http://www.itusozluk.com/...r.php/baban%FDn+%F6lmesi/ @5359877
    2 ...
  45. 248.
  46. "bir şiir parçalandı buz tutmuş toprakta
    bu gün babamın ölüsüne dokundum." diye ifade etmiştir saltuk erginer.
    1 ...
  47. 249.
  48. Ilk defa evden çok uzakta olduğun bir günde, sabahın 5'inde yataktan uyandırılıp eve çağrılman, "baban hafif bir kaza geçirdi önemli değil" diyerek 6 saat'lik yolda kandırılman, sonrası bir cinayet, kapıyı açan kardeşinin eline bir gazete parçası tutuşturup "abi babam öldü" demesidir. 38 yaşında ölen bir babanın üç çocuğunu yetim bırakması... acıdır babayı kaybetmek, baba olduğum zaman anladığım hadise, babasız olmak bize, bırakmak cok ayrı acıdır gidenlere. Oysa o bizi bıraktığına ne kadar pişman, o bize yakın biz ondan uzak, çocuklar babayı hiç unutmayacak.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük