babacan demek ki bu yola kendini adamış, adama her koltuk teklif edilmiş, elbette bu koltukların karşılığında parayı da cebe indirme hakkı vardı ve tüm bunları reddetmiş. hem de bu durumu biz erdoğan'ın ağzından öğreniyoruz. yani sayın cumhurbaşkanı babacan'ı eleştirmek için "para ve koltuk ne gerekiyorsa verdik, yine de durmadı" anlamına çıkan laflar ederek babacan'ı istemeden yermiş değil, övmüş oluyor.
zaten önceden ali babacan ekonominin ve devlet yönetiminin önemli insanlarından biriyken bir anda partiden kopmasının sebebi yine cumhurbaşkanı erdoğan'a "sayın başkanım şu şu konularda yanlış adımlar atıyoruz, bunlar bizi orta vadede uçuruma sürükler, yapmamız gerekenler şunlar" şeklinde uyarılarda bulunması ve bu uyarıların hiçbir zaman ciddiye alınmamasıdır.
babacan hem bilgi birikimi olan hem iç piyasada hem de dış ülkelerde saygınlığı olan bir adamdır. tüm bu teklifleri reddetmesi de karakterli olduğunu göstermiştir.
fakat tahminim o ki; miting meydanlarında çıkıp ona buna bağırmayacağı, milleti olmadık şeylerle kutuplaştırmayacağı için başarısız olabilir.
Sırf "babacan demek ki bu yola kendini adamış, adama her koltuk teklif edilmiş, elbette bu koltukların karşılığında parayı da cebe indirme hakkı vardı ve tüm bunları reddetmiş"
Cümlesini cahil halkın kurup, halkın o yeni partiyi akp ye tercih etmesi için Rte tarafından Medya ya servis edilmesi durumu.
Babacan partinin fabrika ayarlarından çok uzakta olduğunu düşünüyor. Makam mevki(hatta para da varmış) tekliflerine rağmen ak partinin fabrika ayarlarına dönmesinin imkansız olduğunu düşünmüş olmalı ki ayrılmak zorunda kaldı.
