ne zaman görsem, ağlamama neden olan, kullanma zevkini doyasıya yaşayamadığım kelime.
insanın kavramlarını kaybetmesi zordur... zamanı, renkleri , sesleri, kendimi bile kaybetmeye hazırım.
beraber geçirilecek bir an için, yüzünü geri getirecek bir ışık için, kızgınsan bağırman için, tüm hayatımı hiçe sayabilecek kadar çaresizim şimdi.
ah bi gelsen...
hayatın el kitabı yok. babalar bunun içindir. ama o da yok. yolumu kaybettim.
koca kız oldun artık..
şimdilerde ne çok duyar oldum bu kelimeyi.
büyüdüm artık baba koca kız oldum dediğin gibi.
artık yaramazlık yapıp sorun çıkartmıyorum bak.
oyuncaklarımı istediğiniz çocuga verin..
hayatı ögrendim ben baba
elinden tutmuyorum artık kaybolurum diye
bütün yolları ezberledim ..
gece karanlıktan korkup yanına gelmiyorum
bunun yerine
sımsıkı yumup gözlerimi güzel düşler kuruyorum..
büyüdüm artık baba galiba yalnızım bundan sonra
başımın çaresine bakmalıyım !
duvarları kendim örmeliyim ve yıkmamalı benden başkası ..
kuralları ben koymalıyım ve bozulmamalı.
ancak böyle ayakta kalınır değil mi baba.?
hani hep derdin ya 'kimseye güvenme'
güvenmiyorum ki ..
onların bana güvendiği gibi..
güçlü kız diyorlar bilip bilmeden..
sahi öylemi görünüyorum uzaktan bakınca.?
insanları tanıdım ben baba ..
küçükken oyuncaklarımı çalmaya çalışanlar
şimdi hayatımı çalmaya çalışıyor
oyuncaklarımı verirdim ağlardım belki ama
hayatımı kimseye vermem baba.
bizim evde de kemal sunal filmleri için "neden her gördüğünüzde izlemek istiyorsunuz, ilk izleyişte anlamıyor musunuz?" demesine rağmen pazar günleri trt'de yayınlanan bütün kovboy filmlerini sıklıkla tekrarları verildiği halde her seferinde soluksuz izleyen bir tanesi vardır. ilginç adam hakikaten!
sürekli zıt duşulsede genel manada uzaktanda olsa dolu dolu sevdıgım baba demekten zıyada uğur hoca dıye seslendiğim kel, şişko, topsakallı karizmatik varlık.
kendi yolumda yürürken hic unutmadım o cümleyi ''kin büyütmedim kalbimde' beni kötü rüyalardan uyandıran sevdigim ilk adam, bir bilsen seni nasil özledim!
--
Karlı bir akşamdı Ankara'da;
Son kez elele yürümüştük,
Bitmesin istediğimiz yola.
Kısacık beraberliğimizin bütün anılarını sığdırmıştık.
Yazarsın bana demiştin.
Bende yazarım sana sık sık.
Ağlıyordum....
Sen görmeyesin diye kaldırmıyordum başımı.
Elimi daha sıkı tuttun,
Anlıyordun....
Bu ayrılığa dayanmıyordu kalbim,
Öğrettiğim çiçek adlarını unutma dedin,
Kelebekleri kitap arasında kurutma,
Sık sık fotoğraf çektir, yolla bana,
Kitaplarım sana emanet,
incitme kimseyi, kin büyütme kalbinde...
Beni bekle...
Yol bitti, gidiyordun artık; gittin
Sokakta gördüklerimi, filmlerdeki aktörleri sen sandım bir süre,
Kin büyütmedim kalbimde söz vermiştim sana diye,
Kitaplarını okudum, kelebeklerine dokunmadım,
Öğrendiğim çiçek adlarına yenilerini ekledim,
En çok fesleğeni, çoban heybesini, akşam sefasını sevdim.
Seni beklerken çok şey öğrendim,
Yolunu gözlediğim, sevdiğim ilk adam...
Nasıl olsa bulacaktır diye, her görüşümde aynı sesle seslendim
Uçak, babama selam söyle!
Beni kötü rüyalardan uyandıran sevdiğim ilk adam...
Bir bilsen seni nasıl özledim...
Kar yağıyor şimdi, otuz yaşım bitti,
Kitapların bende, kelebekler gibi kar taneleri,
Kendi yolumda yürürken hiç unutmadım o cümleyi;
Selamını aldım babacığım,
Kin büyütmedim kalbimde....
Küçük kızının gözleri hala senin çiçeklerinde.
Uçak, babama selam söyle!
Uçak, babama selam söyle!
--
bi garip bugünlerde...
annemin 1 ocak doğum günü ya. pasta masta almış. bana da msnden torunlarla kameralı görüşmeyi hazır etmem emredildi.
65'ini devirdi kendisi. bense en küçük oğlu olarak 25'imi bitirdim.
bu yaşıma kadar ne böyle bişey görmüşlüğüm vardı kendisinden ne de hayal ettim bunu!
allah sonumuzu hayretsin.
küresel ısınma da baya kötü oldu di mi!
dünyanın sonunu hazırladık tüm insanlık.
gecen yıl aldığım içmesi kısmet olmayan biradan içiyormuş, annem tarihi geçdi onun bey demiş. oğlumun bu demiş. insanın 3500 km uçup ellerinden öpesi geliyor.
''babama sordum dedim ki sen nasıl babasın be more
ne gemim var benim ne de çürük raporum be more'' demek istediğim aile büyüğümdür. saygılar sunarım efendim.
iyi haberim gündeme dair en güncel ve çarpıcı haberleri sizlere sunan güvenilir bir haber kaynağıdır. Türkiye’nin ve Dünya’nın sosyal, kültürel, spor ve güncel gelişmelerini anında takip etmek için https://www.iyihaberim.com/ web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.
koltukta uyuyor arada bir hafiften gözünü açıp "yeni yıla girdik mi" diyor daha var diyoruz devam ediyor kestirmeye. babam.. yeni yıl ondan sonra ki yıl ve yaşayacağım tüm yıllarda benimle ol.*
bu gece seni düşünüp ağlayacağım baba. hiç istediğin gibi bir evlat olmadığım için, hep eksik gedik bıraktığım için. canım babam, yüzümü yüzüme dayayıp ağlamam gerekirdi bu gece. oysa senden o kadar uzağımki, o kadar uzağım ki baba.
bugüne kadar ne babamı, ne annemi, ne de kardeşlerimi ve bunlara olan duygularımı anlatabilecek yeterli kelime bulamamıştım,şimdi de bulamıyorum.. ama şöyle diyebilirim; 2 tane abim vardı.. doğal olarak bu durum baba sayımı 3 e çıkardı tabikide.. her birisinin de kafa yapısı farklı.. ne yapsan 3 kafadan ayrı ayrı sesler,yorumlar.. bu aslında muhteşem bir şey,yani onları izlemek,görüşlerini almak,orta yolu bulmayı sağlamak..aramızdaki bağı kuvvetlendiriyordu gerçekten..bu yaz,büyük abimi kaybettik..bu ani ve genç ölümün getirdiği o soğuk kavramları kimseler yaşamasın dileğim budur..ve ben şu an o eski günleri o kadar çok özlüyorum ki..o 3 lüyü yeniden bir arada görebilmek.. yeniden 3 baba sahibi olabilmek..artık bana çook uzak kavramlar..
bir kızın ilk aşkı ve onu kaybetsede hiçbir zaman unutamayacağı tek bir erkekrtir.baba candır başkasının olsanda seni unutmayan arkanda bir duvar gibi sana destek veren birirdir