benim ailemde bunun 30 yıllık versiyonu bulunmakta. üstelik sadece amcayla değil halalarla da.
hani çok akraba delisi bir insan değilim akrabasız olmak insana bazen zor geliyor. babama kızdığın zaman evden kaçıp gidebileceğim bir yer yok. bayramlarda arkadaşların tomarla para biriktirirken sen bir tane boncuklu tabanca parası toplayabiliyorsun. yedek mermi bile alacak para kalmıyor.
sonradan babamla barışır gibi oldular. amcam bizim eve geldi; salonumuzda yabancı bir adam var babam ona "amca" dememi bekliyor. dedim, elinden öptüm, samimi davrandım. mutluydum evet benim de amcam vardı. sonrasında yine bozuldu araları 10 yıllığına. boktan bir sebepten üstelik. o vakit gözümde bitti işte.
şu an bir kırgınlık yok aralarında ama yanına gitmiyorum hatrını sormuyorum. para uzatsa al(a)mıyorum. samimi gelmiyor. benim onun şu an uzattığı yüzlerce liraya ihtiyacım yok. boncuklu tabancama yedek mermi alacak beşyüzbinliraya ihtiyacım vardı.
ben bildim bileli en büyük amcamla babam da küs idiler.
amcam, 9 kardeşin en büyüğü, babam ise onun bir küçüğü, yani ikinci. ama ne oldu? iki sene önce, yani yılbaşından tam iki hafta sonra bir sabah, amcalarımdan birinden bir telefon.
en büyük amcam ölmüş. babamın o andaki yüz ifadesini görmek bile yetiyor herşeyi anlatmaya.
küsmeyin, küsmesinler. kimse kardeşiyle anasıyla babasıyla akrabasıyla küsmesin. yoksa dar bi vakit bir telefon alırsınız, donar kalırsınız öylece....
çoğu ailenin yaşadığı durumdur.
en büyük etken maddi çıkarların çatışması, araya para girdi mi akrabalık falan kalmıyor. hatta insanlar düşman bile olabiliyor.