pahalı hediyeler almak. ayrıldıktan sonra şahsen aldıysam çok pişman olurum. o yüzden hep derim; veren el alan elden üstündür diye ve her zaman alan el olmayı tercih ederim.
- yaptığınız işe adam gibi konsantre olamamak.
- durmadan onu düşünmek.
-mal gibi aşık olunan kişinin sözlerine inanmak.
- o aşk bitmeyecekmiş gibi yaşamak.
-bağlanmak.
-o yalan söylese de içten bir şekilde ona inanmak.
-her şeyi, herkesi onun için karşına almak.
-o size ciyak ciyak bağırırken, sakinleşsin diye her şeyi yapmak.
beşiktaş'tan pendik'e dere depe düz gidip bi temiz azar yedikten sonra göte baka baka geri dönmek. 4 vesait yol ücreti: 6 TL, 1 adet sevdiği çikolata: 2,5 TL; azar yemenin dayanılmaz hafifliği: paha biçilemez.
Kimi zaman kendinizden ödün vermek kimi zaman hayatınızdan bi nebze olsada çalmaktır her ne yapıyorsanız yapın pişman olacağınız şeyler yapmamaya çalışın.**
belki o da izliyordur diye onun izlediği programları izlemek. sanki yanındaymış gibi hissetmek için. yanında olamasan da beraber gülüp, beraber ağlamak için belki de...