sürekli nutella kaşıklamak gibi bir şey aşık olmak.
her an onu görmek istersin. gece yastığa başına koyduğunda aklına ilk gelen şey ve saatlerce uykundan edecek şeydir o.
yanında olduğun zamanlar da avuç için terler bir şeyler söylemek istersin ama dilin dönmez gözlerine bakarsın bakarsın bakarsın...
bir anda en mutlusu sen olursun, her şey çok güzel gider ki sevgiliden ayrılalına kadar. hoşgeldin melonkolik hoşgeldin depresiflik duygusu.
şöylede bir laf vardır yaşayanlar çok iyi bilir.
''insan hayatında bir kere aşık olur, diğerleri sadece ilk aşkı aramaktır''
beni duygusuz yapmış histir şu aşık olmak, ne zaman aşık olduğumu zannetsem ayrılınca çok sakin kalıyorum, he tamam o zaman oluyorum garip ya, aşık olamıyor muyum anlamadım.
bok yemektir amk. doğru insanı bulamadığın sürece de öyle kalacaktır. bulupta onu tercih etmemek zaten hayatınızın hatalarındandır.** karşılık göremediğiniz sürece de platonik labirentler de kafayı yer, akıl sağlığınızı yitirirsiniz.
ona herkesin baktığı gözle bakmamaktır aslında. Öyle bir bağlanırsın ki yanında iğrenç davransa bile o artık senin gözünde en üst kademededir. aşk dünyanın en güzel şeyi be.
Hakikaten hayatında yaşayabileceğin en güzel duygu. Ama bir de promosyon olarak özlemi var. işte bu özlem arttıkça hayatında yaşadığın en güzel duygu en bokton duygu olup çıkabiliyor bazen.
yaşamadan gençliğimin geçip gitmesini istemediğim eylemdir. hayır, mantık üzerine kurulu bir insanım. herkes asla aşık olamazsın diyor, korkuyorum sözlük.