aşık olunan kişiye dair hiçbir fikrimiz yokken dahi, onun yüzündeki bütün mimikleri, kıvrımlari beynimize kaziyip, her göz açıp kapatışımızda o sadece bir kerede ezberlenen yüz haritasının her baktığımız yerde çakması ve bu duruma eşlik eden yüksek kalp ritim temposu ile midede uçuşmaya başlayan kelebeklerin mütamadiyen bulanti hissi vermesi.
yaşanırsa belki biraz acı, dert, sıkıntı..belki de hiç olmadığı kadar yaşama isteği...
yaşanmazsa da yalnızlık duygusu; seni düşünen biri olmadığını hissetmek, ot geldim yanımda bir gül yok gibi deyimlerle kendi kendine dövünmek , yaşama dair seni mutlu eden bir şeylerin olmaması gibi düşünmek ve suyun yokluğunu çeken bi gülün gün gün yıpranıp solacağı gibi aşksız bir ruhun da solup tükeneceğini hissettiren bir duygudur.
aşk virüsünün vücuda girmesiyle başlar. vücutta uygun ortam sağlanınca da hızla yayılmaya devam eder bu. hastalığın ilerlemesini belli başlı faktörler tetikler:
1.zeka, 2.güzellik, 3.davranış. bu üç faktör birleşince de savunma sistemi etkisiz kalır ve süreç başlar.
başlangıç evresi: yaş aralığı sizden +,- 5 olan(genellikle) bireylerle tanışma anında ister istemez bu virüs vücuda girer. uygun ortam bulursa eğer hızla yayılmaya başlar. eğer birden fazla virüs girmişse tedavi etmek daha kolaydır. (bunlar birbirine zararlı maddeler salgılar.)
gelişme evresi: üstün gelen antijenler hızla çoğalmaya devam eder, ta ki belli bir seviyeye gelene kadar. beraber geçirilen zamanlar bunu daha da tetikler. beraber geçirilen her zamanda mutlaka ayrılma da olmalıdır. yoksa kişi sağlıklı düşünemez. ya o olmasaydı, ihtimalini kuramaz.
ileri evre: artık tamamen hastasınız. ya süper ötesi bir anti hamle, bilgi gelmesi lazımdır ondan; ya da onun yok olması. bu evrede uyum sağlanamazsa hastalık 1 ay seyreder ve azalarak bitmeye yakınsar. ama en ufak bir kıvılcımda öncekinden daha güçlü bir ivmeyle yükselir.
eğer karşı kişiyi de hasta ederseniz, hastalığınız zamanla biter.
yemin ediyorum tarif edemeyeceğim. çok başka bir şey.. bir kere hiçbir şey sizi üzmeyebilr.. çünkü aklınızı kaplamış bir insan vardır. tek ve tek onu düşünürsünüz. içinizde taşacak bir sevinç.. iyidir bu duygu.. candır.. hayata pozitif bakış açınızı büyük oranda arttırır.. çok feci bir duygu.. zihnimde aşklar sevişiyor şu anda.. muazzam bir duygu ayilecek hastasıyız. umarız hep yanımızda olur.. dünya güzel olur.. baksana bildiğin pollyanna olmuşuz. gerçekten müthiş bir duygu.
-tamam oğlum anladık güzel bir duygu..
-olsun abi aşığğıııım beenn..
-tamam arkadaşım bokunu çıkartma, anladık aşıksııın...
- olsun abi aşığıyız aşkın...
aşık oldugun kişiden ayrıldıgında onu sevdigin mutlu oldugun anlardan 10 kat daha fazla üzüldügünü görünce aşk diye bişey yoktur dersin nefret edersin.ben buna benzer duygular yaşadım ama kendimi kaptırıp aşık oldugum biri olmadı henüz ama oldugunda ayrılmak istemem kesinlikle.
Karın ya da mide ağrısı ile başlamaz direk beyinde bir bunalım , dengeleri yitirmek, canlı olmak ,bir anda bunalım takıla bilmek yani 1 günde 4 mevsimi 12 ayı yaşamak an ve an erimek ,an ve an tekrardan hayata başlayıp hayalperest olma halidir.karşılıklı olanı makbuldür.
Dünyanın belki de en güzel duygusudur. Gönülde başlayan o lezzet yavaş yavaş dimağına yayılır insanın. Ve insanoğlu dimağında aşk, sevgi, mutluluk, acı, heyecan, hasret, vuslat olgularının karışımı bir tadı hissedince gerçekten aşık olmuş olur. Hayırlı olsun.
harika bir duygu.*
birde aşık olduğun kişiye tam anlamıyla güvenebiliyorsan mükemmel bir duygu olur. ama güvenemiyorsan çok fazla acı veren bir duygu haline gelir.*
aşık olmak harikalığıyla birlikte insanı inanılmaz tecrübelere sürükleyecek bir maceranın ilk adımıdır. aşk ve takibinde gelişen ilişkiler insanı farklı deneyimlere, bakış açılarına, acılara ve sevinçlere gark eder. asıl aşka bakılması gereken açı budur. çünkü bu yolculuğa girip bundan daha fazlasıyla bu yolculuktan çıkan ve somut bir şeyler elde eden kişi sayısı azdır. önemli olan insan beynine ve bakış açısına kattıklarıdır. aşk deneyimdir. önemli olan içeriğini alabilmektir.
