aşk yalınayak gelirmiş parmaklarının ucuna basa basa usulca...
bir bebeğin uykusunda nefes aldığı gibi nefes alırmış, kimse duymazmış...
geldiği gibi gitmezmiş ama, ardında bıraktığı gözyaşlarının çığlıklarını duymayan kalmazmış...
aşk;
bir varmış
bir yokmuş
aşk;
tek kişilik bi masalmış...
eğer o da sana aşıksa onun gözlerinde kendini görebilmek , onun gözleriyle de tüm dünyayı görebilmektir. ama aslında onun dünyası sen, seninki de o olmuştur. Bu yüzden aşk sadece iki kişiliktir.
ask ;
kimseye soylenmeyecek,kimseyle paylaşılmayacak kadr buyuk sırdır.
gizli kalmış ruyadır.
sabah uyandıgında ilk onu dusunmek,gece yatmadan son onu hatırlamaktır.
yurek sızısıdır.
onunla bulusmayı iple cekmektir.
buluşma saatinden onceki anlar sizi tutsak eden kalp carpıntısıdır.
telinizi caldırmasını beklerken pencesine dustugunuz gerilimdir.
çalan her tele o diye atlamaktır.
her yaptıgını ornek her solediğini kanun olarak benimsemektir.
uykusuz gecelerdir.
en pembe duslerdir.
acıdır,eziyettir,işkencedir.
dunyaya kafa tutmaktır.
bazen gozyaşı bazen tebessumdur.
endişedir,meraktır,hosgorudur.
en acısı ne biliyor musunuz? ask gelip geçicidir...
bazen yanlis anlamak
bazen yanlis anlasilmak
bazen duse kalka
bazen koşar adım
bazen bir damla
bazen bir dalga
bazen omuzda bir yastik
bazen yastikta bir tas
bazen asansor gibi kolay
bazen merdiven gibi yorucu
bazen soru isareti
ama gerçekten seviyorsan hiç bir zaman nokta değil.
karşılıklıysa çok güzel, değilse acı tek taraflı biterse acı. çift taraflı biterse tatlı. insanın başına bela olabilen geçici delilik semptomu olabilir.