taş gibi behlülün mal gibi ortada kaldığı dizi.. bihter şırfıntısı hem ednan beye hem de behlüle yeni yıl hediyesini vererek skoru eşitler. behlül de atağa atakla karşılık vermek ister fakat nihal kızımız 55 bölümdür yapamadığını yapar, behlüle pas vermez.. daş gibin behlül mal gibi ortalıklarda kalıkalıverir..
nihal kız, afferin sana, hep böyle ol. kovalayan değil kaçan ol. bak gör behlül nası sürüm sürüm sürünerek ayaklarına kapanıyo aha da buraya yazıyorum.. bihter şırfıntısı sana da bu bölümlük aferin diyorum şu ednan garibini sevindirdin yaa velev ki kıskandırmak için olsun ohh valla rahatladım..
evinde (yoksa şato mu demek lazım?!!) squash salonu bulundurarak hepimize ohaaa!! dedirten çetin bey firdevs hanımı transit geçerek aynur hanıma çiçek böcük neyin göndererek diziye renk katmıştır.. firdevs hanımın alı al moru mor suratını görmek için heyecanla yeni bölümü bekliyorummm......
bu haftaki bölümde önce evinde squash oynayan bir eleman gösterip küfrettiren sonra da yılbaşını evde tv izleyerek geçiren behlül'ü göstererek bu küfrü geri aldıran dizi.
nihal in göster kaç taktiği yaptığı dizidir.
o kadar koştu behlül ün peşinden şimdi de, "ne ondan uzak kalıcam ne de yakın olucam" diyerek cok klişe bir kız taktiği uygulamaktadır.
Behlül bunu yer mi?, ne Behlülü lan bütün erkekler yiyor. swh
o değil de; bu ziyagil ailesi nasıl ünlü bir ailedir ki, nihal'le behlül'ün baloda dans etmesi olayına gazetede koskocaman bir sayfa yer ayrılmıştır?
"artık saklamıyorlar"mış, peeeh! ne önemli, ne önemli. koskoca gazete ziyagil'lerin salak kızı nihal'le, kuzeni playboy behlül'ün ilişkileriyle bu kadar yakından ilgileniyormuş ki, hayvan gibi başlık atıp, eşşek kadar fotoğraf basmışlar. nasıl kıçı kırık bir gazeteyse artık bu!
Aşk-ı memnu.Türkçesi yasak aşk olan ve bir kanalda süren dizinin ismidir.Behlül ile bihter yasak aşk (Aşk-ı memnu) yaşıyormuş ama tüm türkiye'nin şahit olduğu bir aşktır...Biri bana anlatsın bu işi...
ulan beşir tabi dönmek istemezsin istanbul'a. estonya'daki hatunları bırakıp kim dönmek isterki. bence de sen biraz ısrar et behlül abi'ne 1 - 2 ay oralarda takıl.
mesela türkçe bilen hemşireden başlayabilirsin işe.
sonunda senaristler beni çok mutlu etti. bu bölüm resmen rahatlamamı sağladı. behlül tutuştu, bihter hem adnanla ilişkiye girerek hem de ardı arkasına laf sokmalarıyla skoru 2-1'e getirdi. ha bihteri çok mu seviyorum? hayır ama behlülden fazla. beşir'in laf son darbe oldu behlüle, oh olsun! ama beşir naptın sen kuzum? çocuk orda kablolarını kesse müstahak, kalmış zaten 3 gram canın.
çekimleri yapılan evin içinde, oyuncular için bir raylı sistem kurulan dizi.
dış çekimlerde oyuncular o mekana yürüyerek götürülmez, araç tahsis edilir. ancak tüm olay ev içinde geçtiğinden ve her bir oyuncunun bölüm başına ortalama ev içinde 15 km kat ettiğini düşünürsek; evin içine araç sığmayacağı için de oldukça yerinde bir uygulama olmuştur.
pariste sabahken istanbulda gece yarısı olan dizi. enteresan ama öyle sanıyor senaristler herhalde. hatırlatma olarak yazıyorum paris daha batıda olduğundan ve aramızda sadece 2 saatcik fark bulunduğundan gece gündüz farkı olması imkansızdır. özellikle pariste sabah uyanmış kişi türkiyedeki birini gece yarısı yatarken bulamaz.
ben öyle zannetmişim ediyleyeyim hemen. ama adamlar zırt pırt sakız değiştirir gibi ülke değiştirince benimde nevrim dönmüş. yazdıklarımı silmeme gerek yok sonuç olarak kadıköyden karşıya geçer gibi zırt pırt ülke değiştirirseniz benimde nevrim döner hocam.
ayrıca bihter behlülün nerden yengesi oluyor onuda halen anlayamadım.
--spoiler--
an itibariyle beşir'in herşeyi bildiğini -bihterle behlül'ün bilumum yiyişmelerini ve bunlara ev sahipliği yapan mekanları- söyleyerek behlül'ü şoke ettiği dizi. haydi diziye bir renk geldi tamam da bu beşir'in dikiz etmekten hoşlanan karakterine kim nasıl bir çözüm getirecek merakla beklemekteyiz..
--spoiler--
o değilde talinn deki herkez maşallah değme türklere taş çıkartırcasına türkçe konuşuyor.sanırım cemaat okullarının ve süt gibi hatunların bol olduğu bir yer olsa gerek talinn.gidip görmek lazım hem kız düşürmek için yabancı dille şebeklik edip kasmayada gerek kalmaz.
kahve fincanın üzerindeki bihter'in ruj lekesine sen o kadar vurgu yap pembe rujunu gözümüze gözümüze sok sonra da git o kadına kıpkırmızı bi ruj sür.madem bişey yapıyorsunuz tam yapın da olsun.
yani diziyi izlemeyen biri olarak arkadaşın odasına geçtiğimde mecburen izlemek zorunda kalıp iki reklam arasındaki bölümü izleyip de farkettiysem bunu devamlı izleyicisi napsın. biraz daha dikkat ve saygı lütfen *
