tesadüf eseri evime gelen misafirlerin ısrarı üzerine diziyi açtık izlerken öğrendiğim kadarıyla bir yakışıklı çocuk var amcasının karısına çakıyor yada çakacak birde bunun çıtır kuzeni var belki ilerde onada çakar bu şimdi konumuz değil. diziyi izlerken bu sarışın yakışıklı çocuğu ben filmin kötü adamı sanarak yaptığım aptallığı diziyi izleyen misafirlerimin o adam hayranlığı karşısında fark ettim. meğer o sapık esas oğlanmış. şimdi amcasının karısına yani yengesine aşık olabilen bir insan pekala annesine yada kız kardeşine de aşık olabilir. olamaz diyenler çok güzel bir kız kardeşiniz var farzedin sizin ona cinsel arzu duymanızı engelleyen yegane şey nedir, fiziksel olarak imkansız değil pekala hiç tanımamış olsanız yolda görseniz yatağa atmak istersiniz yani burda kız kardeşinizi yatağa atmanın size iğrenç gelmesinin tek sebebi çok basitçe toplum ve geleneklerin bunu ahlaksız addetmesi. aynı şekilde toplumumuz yengemize bakmayıda en az kızınıza yada kız kardeşinize yan gözle bakmakla eş değer tutar. buna rağmen bu sarışın dallama o evin köpeğiyle sevişmek istese bir nebze normal karşılanabilecekken yengesine aşık. hayır birde bu aşkın taraftarları var ya, arkadaş bu aşkta romantizm falan yok bacım abin seni mutfakta ellemeye kalksa nasıl bir travma geçirirsin hah bu adamda aynısını yapıyor ve senin hoşuna gidiyor. derhal yasaklanması gereken bir dizi kanımca.
yazıldığı dönemin toplum yapısı göz önüne alındığında, * aykırı ve avrupa özentisi bir aileyi eleştirerek anlatan roman. oysa günümüzde çoğu kişinin benzerini yaşadığı sıradan bir aileye dönüşmüştür nerdeyse bu aile. dizide çoğu insan kendinden birşeyler bulabilmektedir ve bundan sıkılmamaktadır bile. filmi izledikten sonra kendini ıssız adam ilan etme yarışına girmiş o erkekler gibi. sanırım buradan anlaşılabilir ne kadar dejenere hale geldiğimiz, avrupa'nın sadece kötü özelliklerini aldığımız.
geçen bölüm behlülelif'in evine gelip hilmi beyi gördükten sonra telefonu çalar arayan bihter'dir. bihter daha ağzını açmadan behlül'den şu replik duyulur.
bu geceki bölümünde, nihat'ın behlül'e dalıp adeta bir ilkokul çocuğu mızmızlığındaki "sen beni kıskanıyorsun, peyker'le ben evlendim ya ondan kıskanıyorsun beni" sözleriyle yardırmış dizidir.
lan oğlum behlül senin karşındaki. düzüşmediği bi beşir kaldı adamın. bu hala evlilik diyo, peyker diyo.. te allaam.
son bölümünde beşirin kendi kendine çektiği videosuyla beni kopartmış dizi.yaw beşir kardaş tamam anlıyorum söylemeyi beceremedin yüzyüze de kendi çektiğin video için bu kadar niye kıvrandın anlamadım.o derin nefes almalar büzülmeler filan.*
sözlüğün seviyesini gösteren bir dizi. diziyi takip eden bu kalabalığa mı üzülürsün saniye saniye dizide ne olduğunu yazanlara mı gülersin senin seçimin.
bihter in behlül ile ciddi ateşli sevişgenliklerini araya yastık koyuyoruz diye bastırmaya çalışan oyunculardan oluşan dizidir. bırakın ateşinizden utanmayın. övünün. insanlar sizi izleyip sabun tüketiyorlar.
nasılmı? diziyi bir kez izlemişliğim bile yok neyseki; fakat ne zaman haber izlemek için televizyonu açsam yok efendim behlül bihter'i götürdü, yok adnan bey zorla bihter'i şeyetti, yok bilmemne bilmemkimi bilmemne etti.... sanki cem yılmazın "grup indirimi" esprisinin dizi versiyonu ! yakında "bahçivanla aşçıda katıldı aralarına" diye haber yapacaklar diye korkmaktayım.
romanı klasik ve hatta çok güzel bir eser olabilir bir sözüm yok ama romanın dizi ile pek benzer olmadığını düşünmekteyim.