cinsel baskının muhteşem boyutlara çıktığı, ama özünde sapık yaklaşımı olan bir toplumda, içtenlik ve samimiyet anlamları yüklenen bir söz öbeği.Bu cümle kurulduktan sonra anal ilişki yaşayan bir yığın insan tanırım. Sonu, kız çocuklarının firijit, erkeklerin amsalak olmasına kadar giden bir süreçtir. (bkz: Beslenme Barınma ve Sex)
bütün evi beraberce temizlediğinizde yatağa girince değil sevişmek, parmağınızı kaldırmaya mecalinizin kalmadığı durumlarda yüzde yüz geçerli. işte o an sarılıp uyumaktan başka bir eylem zihninizde dolanmamakta.
seks dediğimiz aktivite herkesle yapılmaz. yapan insanoğlu yok mu?
elbette var ama ellerine ne geçiyor. delikanlılığı bırakalımda hoşlanmadığınız sadece seks için yattığınız kızla orgazımın hemen sonrasını düşünün. ne demek istediğimi anlayacaksınız. o pişmanlık az önce ben ne yaptım hissi...
ama aşıksanız karşınızdakini seviyorsanız işte o zaman o dünyanın en iyi şeyidir. şimdi düşünün seviştikten hemen sonra ki hissi düşünün hayatının en mutlu anı. işte bundan sonra ona sarılmak ve öyle uyamak gibisi yoktur.
tabi bunun aşık olduğu insan ile sevişen anlar gerisi sevişmenin porno filmlerde ki gibi olduğunu düşünüp bizlere gülüp geçer...
evlilerin her gece birbirlerini yorgan veya yer darlığı yüzünden uyku sersemi diz , dirsek ve tekme darbeleriyle tartakladığını düşünecek olursak doğru sözdür .
doğrudur. herkesle sevişebilirsin bu aşkının göstergesi değildir fakat bazen sevişmeyi bile düşünmeyip sadece ona sarılıp uyumak gerçekten aşktır. onunlayken sevişmek dışındaki bu gibi durumlardan da zevk alıyorsan bu aşktır.
aşk sevişip ardından sarılıp mışıl mışıl uyuyabilmektir.
yoksa kaşık pozisyonunda hiç sevişmediğin bir sevgiliyle yatıp uyumaya çalışırken çadırı dikmem abi ben, aklımdan şurda bi sevişsek ne güzel olur ulannn diye dertlenmeyen adam yoktur var diyenin de çükünü keserler işlevsiz diye.
bu fikri yanlışlamayı filozofi bir yaklaşım olarak algılayabilenlere göre kayıtsız şartsız doğru olandır.
ancak;
böyle bir durumun gerçekliğini kabul ederek seviştiğin her an aşkı öldürmüş olmaz mısın o an için?
he dersin ki "sevgiliyle yanyana uyumak, sevişmekten daha romantik, daha uhrevidir." amenna der, öpüp başımıza koyarız. ama aşk sevişmek değil de uyumaktır dersen insanlar ve hayvanlar olarak her birimiz ayrı ayrı aşk katilleriyiz...
dipnot: filozof değilim, lalelerin sadece kokusunu severim.
aşkı kalıplamak, sınırlamaktır... aşk dediğin şey öyle "odur, budur" diye nitelenebilecek yoğunlukta bir duygu değildir. şipsevdi çiğnemişsen çocukluğunda ayrı mesele ama gene de inanma derim o sahtekar çiklet felsefelerine.
aşk illa ki -dır, -dir olacaksa dünya üzerindeki en büyük vebadır. kanserin dahi üstesinden gelinir ihtimal ki ama aşk öyle birşey değil. insanın mazoşist tarafını dürter biraz, sadizm de vardır içinde kısmen. özellikle kadın için aşkta sadizm olmaz ise olmazdır ama bu da bilinçli yaptıkları birşey değildir. "ben üzüldüm, o da üzülsün" der birçok sefer kadın kişisi ama bunu planlamaz hiçbir zaman... misal şuurun biran kaybolduğu orgazm saniyelerinde vahşi bir orman yaratığı kadar tehlikelidir hemen her kadın. oradaki temel gene aynıdır, şaşmaz. daha fazla erotizme bulaşmadan devam edelim...
sonrasında bu ufak yaraları okşamayı öğrenir aşık da, maşuk da... çaresiz bir veba olmasının nedeni de tam olarak budur. öğrendiği için rahatsız olmamaya başlar, zamanla hoşuna bile gider bu ufak ısdırap oyunu tarafların. ve şikayeti olmayan bir hastayı, hangi doktor, nasıl tedavi edebilsin ki? filmlerde, ultrasonda, endoskopi veya kolonoskopide de çıkmaz... nöroloji ise sinir sisteminin bu hali karşısında allah'ını şaşırır deyim yerindeyse.
birlikte uyumak : yine normal şartlar altında bir insan zor bir durumda herkesle birlikte uyuyabilir. yatak yoksa vs. vs. ama zor bir durumda herkesle sevişmez.
Sevişmekten bıkmış insan söylemidir. Zira sarılıp yattığında zaten sevişme hissi uyanır. Uyanmıyorsa yataktaki bireyle muhabbeti kesmekte fayda vardır.
(bkz: sevgilinin kokusu) sarılıp uyumak zaten sevişmiş kadar eder insanı. kokusunu içine çekerek uykuya dalmak cennet bahçesinden bir elma koparmak kadar mest eder insanı.
doğruluk payı yüksek olmasına rağmen günümüzde geçerli olmayan tespit. şapşalak türk ve yabancı dizilerdeki popüler yaşam stillerinden etkilenen ergen gelişmemiş beyinler ota boka aşkım diyerek kelimenin azizliğini kalıcı olarak mundar etmişlerdir.
