annem sağolsun çekemediğim acıdır.
gerçekten nerede çekiyorsunuz bu acıları. ben ilk dayanamayıp bir avmde ağladığımda annem gözlerin niye kızarık diye sordu klima çarptı heralde dedim atlet giymiyorum diye kızdı. sonra evde ağlamak için tuvalete gittim çıktığımda yine niye gözlerin kızarık dedi. Hayır cevap da bulamıyorum kabız olmuşum afedersin dedim. yediğim yemeklere saydırdı. sonra üzülüp uykumda öptü kıyamam. *
ben annemden azar yemekten aşk acısına fırsat bulamıyorum..
Adı yanlış koyulan acı. Bir insanın aşk acısı denilen şeyi yaşaması için kendisine acı çektiren kişiyle bir şeyler yaşamış olması gerekir. Eğer o yaşanmışlıklar da varsa acının sebebi o yaşanmışlıklardır. Birlikte yürümek, koşmak, sarılmak ve belki öpmek bunlar acının sebebidir ve bu da özlemin getirdiği acıdır. Yani diğer bir deyişle aşk acısı.
midede yanma hissetmektir aşk acısı.
telefonu kırıp atma isteği, aynı zamanda yanından ayırmama hastalığıdır.
arkadaşların aradığında "iyiyim ben ya, bir şeyim yok" dedikten sonra, boğazına oturan yumruktan kurtulmak için öksürüp, "ay sigara içiyordum da, onun dumanı genzime kaçtı, ben seni birazdan arayayım" deyip, arkadaşın inanmaması ve bir daha arkadaşını aramamaktır.
makyajı etrafa unuttuğunu göstermek için değil, ağlamaktan kızaran yüzünü gizlemeye çalışmak için yaparsın.
içki masasına neşeleneceğim diye oturup, küfürler ve göz yaşlarıyla kalkarsın.
adamın biri esprilerine gözünden yaşlar gelene kadar gülersin.
artık unutmanın vaktinin geldiğini düşünüp başka birileri ile görüşmeye başladığında, herkeste onu ararsın.
adı ve yaşadıklarınız her aklınıza geldiğinde engel olamadığınız gözyaşları, kalbinizde ki o iğrenç çarpıntı ve midenizde ki yanma, siz ölene kadar sizinle olacak sanırsınız.
ama aradan iki yıl geçer,
hiç biri kalmaz bunların.
üç yıl geçer,
düşünüp gülersiniz.
beş yıl geçer,
iyice unutursunuz.
aşk acısı yaşayan bir arkadaşınıza bunları anlatırsınız,
"demek ki sevmemişsin o kadar. ben onu unutamam" diyen arkadaşınızı üç yıl sonra görürsünüz,
"haklıymışsın, çok sevmekle alakası yokmuş, geçiyormuş bu acı" der.
bugün rüyamda barıştığımızı gördüm, saatim çaldı. kapatıp devam ettim bari rüyamda mutlu olayım diye. sonuç olarak işe geç kaldım, yine giren çıkan bana yani.
aşkın acımasıdır. kendi adını kullanıp kalp kıranlara, kendi adını kullanıp birilerini kandıranlara, kendi adıyla seslendikleri kişiyi ortada bırakıp siktirip gidenlere duyduğu acısıdır aşkın.