aşk acısı

entry1498 galeri26 ses1
    547.
  1. insanı mazoşist yapar. biri gelip 'onu sana unutturalım, artık düşmanın bile olmasın.' dese de kabul etmezsin hani. ama acı çekersin. günler geçsede azalmayan hatta bazen inadına çoğalan acılar.
    2 ...
  2. 548.
  3. 549.
  4. en içten hislerinizle şu ana başlıkların yanlarını doldurun:

    SEVGiLi ...

    HiSSETTiKLERiM ...

    SANA SÖYLEMEK iSTEDiĞiM ...

    BENi GERÇEKTEN iNCiTEN ...

    BENi GERÇEKTEN ÖFKELENDiREN ...

    ANLAMAKTA GERÇEKTEN ZORLANDIĞIM ŞEY ...

    BANA BUNU NASIL YAPABiLDiN ...

    NEDEN BUNLARI YAPMADIN ...

    BANA HiSSETTiRDiĞiN ...

    SANA ŞUNU HiÇ SÖYLEMEMiŞTiM ...

    KEŞKE SEN ...

    KEŞKE BEN ...

    KEŞKE BiZ ...

    HATIRLIYORUM DA ...

    ŞUNU DÜŞÜNÜNCE ...

    EN ÇOK ÖZLEDiĞiM ...

    UMUYORDUM Ki ...

    HALEN ACI ÇEKME NEDENiM ...

    ASLA BiLEMEYECEĞiN ŞEY ŞUDUR Ki ...

    SENi SEVME NEDENiM ...

    BU iLiŞKi BiTTi ÇÜNKÜ ...

    bu yazdıklarınızı yalnız ve yalnız kendiniz okuyun sonra da yakın gitsin. o yanan kağıdın külleri ile birlikte herşeye bir nokta koyun. unutmayın, mutluluk yalnız bir kişide saklı olamaz, yeniden deneyin.
    1 ...
  5. 550.
  6. öyle birşeydirki, anlatamazsın, ispatlayamazsın, hani bi ilacı olsada, sürsem hemen geçse dersin. ama bir türlü geçmez, olur olmadık herkesle konuşursun, her konuştuğunda daha iyi hissedersin kendini, tam geçti derken radyodan yada önünden geçtiğin mağazadan bir şarkı sesi yükselir.. O'nu hatırlatır sana, eve gidersin oturur çatlayana kadar ağlarsın. selpak falan dayanmaz o derece yani..
    ardından kursa falan yazılırsın, bol bol kişisel gelişim kitabı alırsın, kuaföre gidersin, alışveriş yaparsın.. Tam unuttum, hayat ne kadar güzel derken; yanından geçen birinden onun kokusunu duyarsın. Hafızan inatla onu hatırlatır sana, hani utanmasan gidip sarılırsın o kokunun geldiği adama yada kadına. Sonra başlarsın saymaya başka parfüm mü yoktuda gidip onu sıktın be adam..! Bana sevdiğimi hatırlattın diye..
    Herkes geçecek der, ohoo seni kaybetti ya otursun ağlasın der. Gel geleleim sen bir türlü inanamazsın bu söylenenlere, mükemmel olsam neden beni istemesin diye sorar durursun kendine. Onu istersin, onu özlersin, sesini duymak için gerekirse telefonu özelden arayıp bikaç kez aloo dedirttikten sonra kapatırsın..! Facebook tan takip edersin ne paylaşmış ne etmiş diye. Gerekirse ortak arkadaştan girersin de öyle takip edersin..
    Ahh işte aşk acısı öyle bir şey ki yakar kavurur insanın içini, aylar geçsede yeni birisi gelsede o hep orda kalacaktır.. Ve sen bir daha eskisi kadar güvenmeyecek ve sevmeyeceksindir...!!
    2 ...
  7. 551.
  8. içinizde bir boşluk hissetme halidir.birisi taşınıyor kalbinizden...
    3 ...
  9. 552.
  10. Cekilebilecek en buyuk manevi acilardan biridir. Eger aci cekme sebebi, ms afelerse, belli bir sure katlanilabilir. Sayet Bu acinin sebeplerinden birisi iki seven insanin birinin digerinden cok cok daha az caba sarfetmesi ve umursamamasi ise ozaman cekilen aciya "deger verilmemek" de eklenir. Isin icinden cok zor cikilir. Ve cogu zaman cikilamaz. Is ve sosyal hayatin itinayla ve ozverili bi sekilde agzina yuzune sicar ve kenara koyar. Taavsiye sudurki, asik olan top olsun!
    1 ...
  11. 553.
  12. en acısı severken terketmek... hayatınız boyunca size doğru düzgün babalık yapmamış adamın kafasında kurguladığı kendisine hiç bir zaman uygulamadığı tabuları yüzünden hayatınızın mahvolması demektir. başıma gelmedi henüz inş da gelmez gelirse eğer...
    2 ...
  13. 554.
  14. Diyelim ki, aşk acısı. Herkes, en azından hayatında bir kez olsun, bu acıyı yaşar. Ama yine de, herkese uygulanacak rahatlatıcı bir reçete çıkartamıyoruz. Reçeteden ziyade kişinin kendisine uygun çıkış yollarını aramasını sağlayacak bilgiler verilebilir mi? Bazı durumlardan çıkmamız da gerekmiyor. Aşk acısını yeterince çekmemişseniz, benzer acıları tekrar çeker duruma düşmeniz çok mümkün. Üstelik, reçete dediğinizde, aslında aranan reçete çözüm reçetesi değil; insanlar, aşkın acısını dindirmekten ziyade, sıkıntı çekmemenin reçetesini arıyor.

    Yorulmamak mümkünse, yorulmayalım diye. Bu biraz da emekten ve zahmetten kaçınma kültürünün, aşk acısını çekiş tarzımıza bile egemen olduğunu gösteriyor.

    (bkz: yankı yazgan)
    1 ...
  15. 555.
  16. onun dinlediğini bildiğin şarkıları dinleyememektir.
    4 ...
  17. 556.
  18. her insanoğlunun yaşaması gereken bir hadise.

    bi insan bundan sıyrılabilirse, herşeyden sıyrılabilir zannımca.
    4 ...
  19. 557.
  20. en acısı severken terketmek... hayatınız boyunca size doğru düzgün babalık yapmamış adamın kafasında kurguladığı kendisine hiç bir zaman uygulamadığı tabuları yüzünden hayatınızın mahvolması demektir. başıma gelmedi henüz inş da gelmez gelirse eğer...
    2 ...
  21. 558.
  22. geçecektir bilirsiniz. ama bilinmezliktir aşk acısı. çok seversiniz, yaşadığınız güzel anlar gelir aklınıza. size sarılışı, gel buraya diyip kollarını açışı, öpüşü, gözlerinizin içine bakışı... çok özlersiniz, çok seversiniz ama acı çekersiniz.
    1 ...
  23. 559.
  24. bilimum ergenlerin, bireysel niteliklerden yoksun kimselerin ve zihinsel bakımdan olgunluğa erişememiş kişilerin çektiği acı türüdür. aklıselim ve mantıklı bir insanın içine düşeceği bir durum olmamakla birlikte geçici ve suni bir acıdır. bu yazdıklarım samimi eleştirimdir bok atmak için yazmıyorum bir kez daha söylüyorum "bu tip olmayan bir acı içinde kendini bulan kişi gerçekten bireysel olarak olgunluğa erişmemiş kimsedir"
    1 ...
  25. 560.
  26. bu da geçicek denildiğinde kızdığım durumdur. çünkü geçiceğini bildiğim halde, hiç geçmiyeceğini düşündüm bir acıdır.
    2 ...
  27. 561.
  28. 562.
  29. allah kimseye yaşatmasındır.
    2 ...
  30. 563.
  31. 564.
  32. 565.
  33. daha 3 yaşındayken yanlışlıkla yediğin acı bibere benzer...güzel gelir göze,sonra tadarsın ve ağır ağır yanmaya başlarsın...
    2 ...
  34. 566.
  35. acıların en büyüğüdür bu acı.
    ilk gün şokun etkisindesindir, ne yapacağını bilemezsin zaman zaman gizli gizli göz yaşları dökülebilir sonra "ne yapıyorum lan ben, kendine gel" diye tepki verilerek kendini toparlarsın.
    ilk hafta arkadaşlarının yanında tepkisiz kalırsın, espiri yaparlar herkes güler senin gözlerin dalar. ilk haftanın sonunda artık sıçarım böle acıya banane lan dersin.
    ikinci hafta başlar ikinci hafta çok daha iyi olur genelde ama tam unuttum herşey yolunda derken üçüncü hafta başladığında özlemeye başlarsın daha da zor olur. bu haftada atlatıldıktan sonra kişiden kişiye değişir kimi üçüncü haftadan sonra atlatır, kimi on yılda.
    2 ...
  36. 567.
  37. uzatmaya gerek yok, nesne kaybıdır.

    "ayyy böbööm dore payetleri olan apoletli kazağımı bulamıyorum yeaaa" gibi değil tabii.

    o kazakla konuştuğunu düşün. ona yardım ettiğini, onun da sana. ona dert anlattığını, onun da sana. onu sevdiğini, onun da seni hatta. onunla seviştiğini, kavga ettiğini, paylaştığını, yaşadığını.

    hah öyle işte.

    o kazak yine senin hayatında olsa, ama apoletindeki pulları dökülse, o kazak için yine üzülürsün. ama o kazağı kaybedersen o zaman yarrağı yersin arkadaş.

    al sana aşk acısı. al sana yokluk. çok zor, ama bazı şeyler kadar basit aslında.
    1 ...
  38. 568.
  39. hani banyolarda ufak plastik tabureler olur, böyle üzeri delikli delikli.

    oturursun üstüne ve o şekilde yıkanırsın. kalktığın zaman poponda izler olur, girintili çıkıntılı olur popon sızlar ince ince. tamda onun gibi birşey bu aşk acısı.

    zamanla izi de geçer acısı da, sadece biraz zaman lazımdır, birde aynı tabureye oturacak sağlam bi göt.
    3 ...
  40. 569.
  41. aşk acısı bittikden sonra, aslında acı çekmenin ne kadar eğlenceli oluğunu anladığım duygudur.
    2 ...
  42. 570.
  43. sevgili sözlük, sevgili sözlükteki dostlar; kötü gün dostlarım...

    beni tekrar sözlüğe iten bir durumdur aşk acısı. lütfen hemen vay bilmem ne çocuğuna bak ancak o zaman hatırlıyor müstehak demeyin. zavallı olarak da görmeyin beni. yaşadıklarımı kimselere anlatamıyorum buralara içimi dökmek bir nebzede olsa rahatlamak istedim. halden anlayan abiler ablalar kardeşler çıkacaktır.

    aşk acısı, ama birlikteyken aşk acısı... yanyanayken eller ayrılmamışken dudaklar suskun, gözler uzakta sessizce yürümeler... hani teoman abimiz demiş ya birlikte ama yalnız iki yabancıyız diye, ha işte tam o duruma doğru yol alıyoruz yazar kardeş. 14 aydır birlikteyiz aynı sınıftayız aynı sıradayız biraz uzak duralım hep göt göteyiz diyoruz ama yapamıyoruz... herkes bize gıptayla bakıyor, hocalar bile notları verirken bizi ayırmamak için aynı puanları veriyorlar düşünün lan o kadarız. (çok yakın çevremizdekiler hariç, onlar durumu fark etmeye başladı.) bu 14 ay çok güzel geçti çok sevdik mutlu olduk ama 2 aydır anlayamadığım bir şey var. dengesizlik bir an iyiyken bir an kötüleşme, bazı şeylere dikkat etmemek, özen göstermemek... 10 gün kadar önce açık açık konuştuk 2 ay önceki kavgamızdan sonra ilk kez ayrılmayı düşündüğünü ama sonra telafi ettiğimi söyledi.

    şimdi söyleyin abiler ablalar bir insan bir kere ayrılığı kafasından geçirdiyse ne yapabiliriz, dönüşü var mıdır? ve bana söylediği sen yanımda karşımda olduğumda her şey değişiyor diyor yani yanında değilken farklı önemli olan gözler ama sokarım o gözlere de. benim düşüncem yavaş yavaş soğutmak arayı açmak ayrılmak, benim ayrılmamı onu bırakmamı sağlamak... ama o gözlere bakınca... seviyorum amk seviyorum o da seviyor biliyorum. sevgi var heyecan yok o heyecan nasıl geri gelir tek sorun bu?? ikimizin de ilk uzun ilişkisi ondan böyle bir boşlukta olabiliriz ama bu boşluk ayrılığa ve ordan da benim bu başlık altıma sıkça yazmama neden olabilir.
    ki artık ne kadar sevsem de onun mutsuzluğunu görmekten ayrılırım diyorum, finallerden sonra... her şeyi finallerin sonrasına bağladım. düşünüyorum naparım? sefil bir hal, durmadan ağlayan, çevreye iyiyim ben imajı veren, okulu asan(ki aynı sınıftayız ve sınıfta hala onu seven bir çocuk var çok dayak yedi ama anlamıyor, o çok korkutuyor beni. en masumca konuşmalarında bile öldürürüm ben onu) , barlardan çıkmayan, alkolik, kimseyle konuşmayan ve dostlarını kaybetmiş, hayatının amına koyulmuş bir insan olarak görüyorum kendimi.

    yardım et sözlük yardım et. çok severken ayrılmak nasıl olur sözlük??? o da seviyo lan seviyo işte bir tek eksik heyecan amknun heyecanı. artık sevmiyo seçeneğini düşünmek bile istemiyorum. sevmiyosa bile saygısı var benim soğumamı bekliyor, bu da alçakça olabilir mi??

    yazdıkça sorular çoğalıyor sözlük artık bir yerde kesmeliyim. cümlelerim kötü olabilir ama içimi döktüm rahatım okuyan okumayan herkese teşekkürler. daha önce böyle bir acı deneyim yaşamış ama artık unutmuş olan( tekrar hatırlayıp yaraları deşilmeyecek olan) sevgili sözlük yazarları ben burdayım. *
    1 ...
  44. 571.
  45. 17 yaşındaki ergen kızın da, 30 yaşındaki olgun adamın da çektiği acıdır.

    elin hep telefona gider, onu arayıp ne kadar acı çektiğini bilmesini istersin. her şarkıda, eşeğin zikinin bile konu edinildiği şarkılarda mutlaka onu hatırlarsın.

    o gün de günlerden aşktı. radyoyu açtım, yine reklamlar vardı. emperyalizmin köpeği amerikan uşşaklarının reklamları. aslşdkşasldk şaka şaka tabi duyunca bunları demedim. her neyse, yutub'u açtım. ahmet kaya sörç ettim hunharca.

    "şimdi saat sensizliğin ertesi"

    damardan girmişti. başımı 45 derece eğdim, uzaklara baktım. bakabildiğim en uzak nokta oda arkadaşımın kırıklarıydı. saç uzatmayı bile beceremiyordu gerizekalı, on beş yüz milyon kırık vardı saçında.

    "şimdi dişlerimi sıkıp
    dudaklarıma kanamayı öğrettim
    ki bu kızıl damlalar
    körpe yanağında bir veda busesi olsun"

    olsun ha olsun, k.... dedim, o anda gözlerimi yaşartmaya çalıştım, tekrar k.... ! bir ben kalmıştım çünkü tenhasında gecenin. dertli, elemli, ızdıraplıydım. çok yazıktı bana çünkü bu şehirdeki en acılı yürek bendim.

    sonunda kendime acıyıp ağladım tabi, aşk acısından falan değil. en çok da ayna karşısında üzgün halime bakıp ağlamayı severim, ya ne olacağıdı ?!
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük