kadını bir düşman, rakip ya da bir av olarak gören sütü bozuk zihniyetin el çabukluğu marifet uydurduğu mottolardan biridir. oysa tüm çağların ötesinde hiçbir zaman tahrif olmayan erkeklik kitabında şöyle yazar: sarhoşa dokunma, para karşılığında yapana tenezzül etme, gönlü olmayana dokunma, mağdur olana dokunma, sen eşek değilsin erkeksin, eşeklik etme.
doğru bir tespittir. kadın milletinin genel doğasından mütevellit zaten korunma içgüdüsüyle hareket etmektelerken, bir de aşık olmuş ve b.bayı almış bir hatun kişi, yaralarını saracak, kendisine destek olacak, özetlersek 'koruyup kollayacak' bir kişiye daha çok ihtiyaç duyar. dolayısıyla er kişiavına bir timsah gibi odaklanır, hatunun aşk acısı çektiği anı yakalarsa sonuca ulaşmaması, bir geyiğin su içmeye geldiği gölün içindeki timsahı fark edip kaçabilmesi kadar küçük bir ihtimaldir ki zordur..
dolayısıyla nedir? kolay hedefler isteyen er kişi, tutturukçu olmayan, aşk acısı çeken hatunu buldu mu destek olacak, mevyesini de yiyecek! bu mudur? budur! iğrenç miyim? bittabi..
Böyle bir konu açıldığını görünce yazarı tebrik etmemi sağlayan enfes bir tespittir.Duygusal boşluktaki dişinin kendini önüne gelenin yakışıklı olduğuna inandırmaya çalışmasıyla başlayan ve zeki bir erkeğin böyle bir kızı kolayca tavlamasıyla sonuçlanan aşk sarhoşluğudur.
