evden çıktığı andan itibaren, mutlaka peşinden koşan bir erkeğin olduğu kızdır.
kız gözü yaşlı bir halde çıkar ve erkek arkadan onu yakalamak için koşar. kız aslında o erkeğin zaten gelmesini beklemektedir, "ben buradan hemen gitmeliyim" düşüncesi kafasında yoktur.
- hey jessica.. jessi.. jesssss duymuyor musun? durur musun lütfen!
+ hayır john birşey duymak istemiyorum
- ama bir dakika dinle beni, sandığın gibi değil
+ neyi anlatacaksın ha? sizi gördüm, öpüşüyordunuz
- hayır ben sadece seni seviyorum, o kız bana zorla sahip olmaya çalıştı
+ gerçekten mi?
- evet.. benim hayatımda sadece sen olacaksın
+ joooooooohhhhhhhhn
- hadi gel partiye devam edelim
+ tamam..
muhtemelen kız bu olaylardan sonra sarhoş olacaktır ve sabah yeni güne bu erkekle beraber uyanacaklardır.
bu olaya üniversite partilerinin yapıldığı çoğu sahnelerde rastlanılır.
sevdiği kızı bir erkekle görmüş olabilir. sevdiği kızın beraber yaşananları, yaşanacakları bir erkeğe nasıl tercih ettiğini anlamamıştır.
çünkü o bir erkektir ve erkekler her zaman terk eder.
oysa ki onlar birlikte olsa idi ileride belki boy boy çocukları olabilirdi. bu çocuklardan en az birisi istese atom mühendisi bile olabilirdi. bir erkekle birlikte olmadıklarından dolayı, akşam bir şey yapmak istediklerinde kimse beşiktaş'ın maçını bahane edemezdi. sevilmek için sevebilirlerdi. her ay birbirlerine yardımcı olabilirlerdi, çünkü birbirlerini anlayacaklardı. alışverişe çıktıklarında sıkılan bir birey olmayacaktı aralarında. böylece doya doya alışveriş yapabileceklerdi. belki günlerce, aylarca alışveriş yapacaklardı. böylelikle alışveriş yapılan mağaza kazanacaktı, alışveriş yapılan kredi kartı kazanacaktı, banka kazanacaktı, banka çok kazandığı için şubelerine yeni bayanlar alabileceklerdi, bankada çalışan bayanlar kazanacaktı.. bak, istemeden de olsa bayanlara yardım etmiş olacaklardı.