bugün

"Konuşabilecek gücümüz varsa ağladıklarımız yalan." Demiş biri.
insanlar tarafından neden bir, "güçsüzlük" olarak nitelendiriliyor anlamış değilim, fakat ağlamak iyidir lan. sokayım milletin ne dediğine, ağlamak stres azaltır, acıları döker kalpten ince ince sızarak. gösteriş olarak ağlamaktan bahsetmiyorum yalnız, kimseye gösterilmeyen gözyaşları gerçek olan. millet güçsüz olduğunu söylüyor diye, saçma salak triplere girerek, "yok, ben ağlamıycam! çünkü ağlarsam güçsüzüm demektir!" gibi yarak kürek laflar edecekse birey, tam şuradan siktir olup gitmeli.

kimse bilmez belki, ama ağlamak da yürek ister. cesaret ister la. her önüne gelen, milleti umursamadan sabahlara kadar yastığına sarılıp, veya destek olsun diyerekten birkaç duble bi' şeyleri mide aracılığıyla kana geçirip mantığı tıkayarak rahat rahat ağlayıp zırlayamaz.

ağlamayı hor görenlere orta parmak. fag yu.
Kalbiniz kırılmışsa, terk edilmişseniz, bir yakınınız vefat etmişse ne bileyim sizi üzecek kıracak hayatınıza renk katarken birden kaybolmuş her şey için ağlayın yoksa bu hayat denen orospu çocuğu sizin sadece çaresizlikten ağlamanıza izin veriyor. Ağlayın yapabiliyorken ağlayın.
Uzak degil.. Gecen hafta boyunca yaptigim tek eylem.. Can yaniyor azizim cannnn..
Ağlayamamaktan iyidir.
https://youtu.be/usTsOSSE9IA bu videoya ağladım bu akşam. ah be abim cigerimi söktün.
Birikmiş duyguların atılmasını sağlar, insanı rahatlatır.
bir nevi ruhun yıkanması temizlenmesi rahatlamasıdır. ağladıktan sonra rahatlamayan insan görmedim . sadece biraz baş ağrısı yapar o kadar. erkekler kadınlara göre daha çok ağlarmış istatistiklere göre. katılıyorum aslında ama bu belirleme nasıl ölçülmüş merak ettim. çünkü kadın sebepli sebepsiz ortalık yerde ağlaması yadırganmaz kadınlar duygusal varlıklardır. ama erkekler ağladığını çoğu zaman gerekmedikçe göstermez ulu orta yerde. erkekler ağlamaz yargısı var bir kere ve bir yerde delikanlılığa bok sürdürmeme durumu. ama rahatlama açısından kadını erkeği yok ağlamanın. rahatlatıyor kesinlikle.
Hiç mutluluktan ağlamadım ya.

Öyle çok kere de ağlamadım zaten
Varsa yoksa can kırıkları yürek batması falan.
Klişe.
görsel
Aklımda dolaşan bir canavar mı..
Belki de Tüm sesini yükselterek hıçkıran bir çocuk ..
Umut mu yoksa kara bir bulut mu..

Aslında Sarhoş bir kalp sanırım..
Başına ne geldiğini bilmeyen, bilmeyi istemeyen bir sarhoş kalp..
Cioran a göre gözün görevidir. Görmek görev değil mecburiyet demek ki. Gördüklerimize ağlamak da biricik misyonumuz.
yoğun duygular neticesinde vücudun verdiği bir tepki, dışa vurum.
önceden korktuğum ama şimdi duygularımı belli etmenin bir zayıflık olmadığını anladığım durum. ağlamak güçlü olmaktır, ağlamak dürüst olmaktır, ağlamak kendini ifade etme biçimidir,ağlamak gülmek kadar doğaldır.
son olaylardan sonra öfkeyle karşıladığım eylemdir. ağlamak ne ulan? cesaretin, gücün yok mu? sebebi ne olursa olsun, giden kişinin gittiği an itibari ile bitmesi gerekir. hoş, bu söylediğimi ben de beceremiyorum. gidenin bi, 50-60 kere gelip gitmesi, iyice sikip atması gerekiyor, fakat olsun, sikmişim gideni. giden değil kalan lazım.
Uzun zamandır yapamadığım güruh, hayır yapsam rahatlayacağım. Olmuyor. Böyle hapşuruğun varmışta hapşuramamışın gibi bir his.
o anlardan.
Şu hayatta en çok annem için ağladım. Hiçbir erkek ya da aşk uğruna aynı miktarda gözyaşı dökmem. Buna değmez. Annenizin kıymetini bilin.
saçma bir eylem. zeki bir ırk olan insan ırkı için kabul edilemez. bence ağlamak sadece dizi ve filmlerde öğretilen gerçek hayatta olmaması gereken saçma bir davranış. asi olduğumu ve öyle olmak gerektiğini iddia etmiyorum. sözüm her şey için ağlayanlara. insan yılda en fazla bir kere ağlaması kabul edile bilir. buda çok duygusalsa. başka türlü dizi ve film özentiliği saçmalık olur.
Garip bir eylemdir.
Dünyada çoğu millette ne yazık ki acizlikle, acı çekmekle özdeşleştirilmiştir. Hayır, ağlamak duyguların çok çok yoğun yaşandığı anlarda olur, bu sevinç de olabilir hüzün de, son derece insani bir durumdur. Her insanı ağlatacak durumlar ve eşikler farklıdır.
(samimiyetle) Ağladığınız an; yaşadığınızı en çok hissettiğiniz andır.
Gülmek gibi bir şeydir.

Sevdiğim kız beni terk ederken öyle demişti.

Abartılacak bir şey yok demişti.
En son iki gün önce yaptığım eylem. Artık rahatlatmıyor da.
Bir anda tüm olasılıkların dostlarla geçirilmiş birkaç kahkahalı vakit sonrasında hücum edip sırtınızda karıncalanmasından kaynaklanan eylem.

Bir film repliğiyle devam edelim...

"insanlar neden ağlar? Neden duygular yoğun bir tempoya girip gözyaşını yaratır? Belki, belki duygular bedenin taşıyamayacağı kadar yoğunlaşıyor. Aklın ve duyguların çok güçleniyor ve bedenin ağlamaya başlıyor.”

(bkz: City of angels)
Kabullenemeyiştir, yaşadıklarınıza isyandır bazen ve hala bir umut var demektir gözyaşı dökebiliyorsanız eğer.