bazı embesillerin üniversite diplomasının değerini bilmediği güzide kurum. zira hali hazırda bir örgün öğretim öğrencisi olmama rağmen açıköğretim'de de işletme okumaktayım, ve benim gibi bir düzine arkadaşım var. ayrıca sadece açıköğretim okuyup da çok iyi yerlerde olan insanlar da tanıyorum. hepsini geçtim aöf'e laf atanların hangi bölümleri okuduklarını da merak ediyorum. zira kendilerini okuduğum örgün bölümle sikertmek de hoşuma giderdi. ehehe neyse demem o ki uzanamadığınız ciğere mundar demeyin amk.
öncelikle türkiye eğitim sistemi komple açıköğretim olsaydı meb bakanlığı yapabilecek düzeyde sisteme vakıf olduğumu söyleyip konuya gireyim.
google'da adını aratınca "diplomasında açıköğretim yazıyor mu" sorusunun konu olduğu sayfalar çıkan bir fakültedir. yıllarca emek verilir ki burda okuyanların bir çoğu hem çalışıp hem okuyan kesimdir fakat askerlik dışında hiçbir fonksiyonu olmadığı anlaşılır. çıkmış sorulara bakılıp mezun olunan okul diye daşşak geçilen okula lafına en güzel cevabı bir ekşi yazarı şöyle vermişti: amk sanki siz 10 yılda çıkmış öss sorularına çalışıp örgüne yerleşmiyorsunuz! okumaya gelince hiç de kolay değildir. her tarafta yerleşip bitirenler arasındaki oran farklı rakamlarla ifade edilmiş o yüzden bahsetmiycem ama en iyimseri yüzde 8 onu da belirteyim. iş konusuna gelince bu diplomayı almayı beklemişseniz iş için daha çok beklersiniz çünkü geçenlerde bir arkadaşımın başvurduğu gelir uzman yrd. sınavı için parantez içine örgün diye koymuştu pek sevgili maliye bakanlığı. yani devlet kendi verdiği diplomanın ardında durmuyor. ha düz memur olucam dersen zaten git lise düzeyinden hazırlan daha kolay yerleşirsin ne gerek var lisans mezunu olmaya.
bir de sevindirici bir şeyden bahsedeyim aöf'te anadolu üniversitesinin tekeli kırılıyor zira eğitimde bologna süreci kapsamında ab bastırıyor ve yök artık bigane kalamadı. atatürk üniversitesinde açıköğretim bölümleri açıldı. şimdilik kontenjan olayı var. itü ve odtü de yöke başvuruda bulundu onlar da sırada diye biliyorum.
iş garantili aöf bölümü olarak atatürk üniversitesi sosyal hizmetler lisans bölümünü de önererek aranızdan saygıyla çekilir, bu başlığa yazdığımı farkedecek beni terketmiş sevgilimin; köy yoğurdu, kilim deseni, kıro, aöf öğrencisi küçümsemelerini peşinen duyaraktan saygılar sunarım.
belirli oranda sallamayla ilerlenebilen ; lakin "finish him!" yapabilmek için oturup konuların şöyle bir incelenmesi ve çıkmış soruların ezberlenmesi gereken fakülte.
ezberci zihniyete dayanan, yeni birşey öğretmeyen, ısıtıp ısıtıp önümüze koyan, soru bulmak için saçmalayan askerlik için birebir, ancak öteki türlü(o ne lan?) hiç bir halta yaramayacak olan(torpil lazım torpiill) fakülte.
öyle kolay falan da değil, çalışılmadan yapılmıyor ne yazık ki.
an itibariyle aldığım derslere baktım da
MUHASEBE UYGULAMALARI
TÜRK VERGi SiSTEMi
iŞ VE SOSYAL GÜVENLiK HUKUKU
FiNANSAL YÖNETiM
PAZARLAMA YÖNETiMi
MALiYET MUHASEBESi
YÖNETiM BiLGi SiSTEMi
YABANCI DiL
diyor.
ben 4 tane ders seçtim finaller için;
iş hukuku, pazarlama yönetimi, yabancı dil, yönetim bilgi sistemi.
bunlar hiç çalışılmadan geçilir galiba ama vergi sistemi, muhasebe cart curt zor ya.
neyse yarın bir kitap falan alıyım bari.
yemin ediyorum harcıyla, sınavlarıyla geçmesiyle, kalmasıyla kabusum oldu ya.
bir de 2. üniversite okuyanlara benim bildiğim harçta falan bir güzellik yapmaları gerekirken çatır çatır +50tl diyorlar.
neyse, ben bi şey demiyorum.
yıllardır 3. sınıfta olduğumu düşününce kendimi mal gibi hissettiren ilim irfan yuvası. bu arada zaten 3' ten başladığımı söylemiş miydim?
dersi derste anlayanlar için sinir stres sebebi bu meret. askerlikle ilişkisi olmayanın koşar adımlarla uzaklaşması tavsiye edilir.
sınavlara 1 hafta kala cep telefonuna zamansız zamansız mesajlar atan, öğrencileri sınavları unutacak kadar aklı havada sanan açık öğretim eğitim veren fakültedir.
leyla ile mecnun dizisinde 'ben araştırdım diplomada açık falan yazmıyo' sözünü duyduktan sonra kazıklanmış hissettiğim ve az da olsa kin beslediğim fakülte tipi.
Maddi durumu iyi olmayanlar için, çalışanlar ve özellikle işte yükselmek isteyenler için iyi bir seçenektir. Bunun yanı sıra örgün öğrenimde okuyanlar için de çift dal yapabilecekleri bir yerdir. Bitirmek kolay değildir. Kendi kendinize öğrenirsiniz. Bilgisayar ve internet sayesinde (eskiye oranla artık daha çok kimsenin teknolojiye sahip olabilmesi de önemli) şimdi açıköğretimde okumak eskiye göre daha kolaydır. Şimdi nispeten daha kolay olsa da örgün öğrenimdeki gibi öğrenmeniz yine kolay değildir. Öğrenmek için örgün öğrenime göre daha çok çaba harcamanız gerekir. Özellikle matematik ve iktisat problemlerini kendi kendinize çözmeniz pek kolay değildir. Hele hele maddi durumunuz iyi değilse kurslarına da gidemezsiniz. Bunun yanı sıra bir puanla dersten kalabilirsiniz. Sınav notunuza bir puan ekleyip sizi geçirecek hocanız yoktur. Sınavda ne tür soruların çıkabileceğini, hangi konuların önemli olduğunu söyleyecek hocanız da yoktur. Dört yıllıkları tam olarak örgün öğrenimdeki dört yıllıklara eşittir. Diplomada açıköğretim diye yazmaz. iki yıllıklarda ise açıköğretim fakültesi diye yazar. Açıköğretimin dört yıllık iyi bir bölümünü iyi dereceyle bitirseniz de insanlar size önyargıyla yaklaşacaklardır. Toplumumuzda genel olarak açıköğretime yönelik bir önyargı mevcuttur.
hafta sonu yine bünyeleri zorlayacak, beyin patlatacak kurum.sadece 2 dersten bile sizin bir gününüzü daha esir alan fakültedir.hayır, yani ver öğleden sonraki oturuma, sıkıştır 2 dersi ölür müsünüz yani? ayrıca o okulları çok mu arıyorlar kardeşim ebesinin nikahında buluna kadar canın çıkıyor. burdan seslenmek istiyorum. ışhhh! yetkili ney/neyin istiyoruz*