adı üstünde bomboşsundur, hayli zor görünsü de tek çaresi zamandır.hiç bişi yapmayarak ve hiç kimseyi vakit geçsin diyerekten onun yerine denek olarak kullanmayarak geçirildiği takdirde, daha bi hafif ve sorunsuz, kısaca daha az zararla atlatılacak dönemdir.
karşıdakini sallama oranına bağlı olarak değişir. eğer sevgili kendi boşluk yaratıyosa (kendisi başlıbaşına sorunsa), gidince gittiğini hissetmezsiniz bile hatta rahatlama bile gelebilir üstünüze.
Kendine verilen sözler unutulup, ikinci kez tekrar başlanmışsa aynı aşka, ve yine aynı kısır döngü içerisine gelinip yine o hazin sonu bulduysan, daha önce yaşadığın, tadını çok ama çok iyi bildiğin, yine saçma kişilerle unutmaya, doldurmaya çalışacağın ve asla dolduramayacağını daha önce gördüğün bir boşluktur.
Onlarcasına sevgini ifade ederek ve çok iyi bilerek sevginin yalan olduğunu, o boşluktan senin birinin çıkarmasını umarsın. Sen seviyorum dedikçe başkalarına hep onu ararsın.
Yıllarda geçse, hayatına en güzelleri dahi girse...Onu unutamazsın.
"mutluluk, bir kibrit alevine benzer; ya esen bir rüzgar söndürür, ya siz üflersiniz, ya da sonuna kadar yanıp, kendiliğinden söner. kibritin alevi eninde sonunda söner ama, başka bir kibrit yakma şansınız daima vardır." diyerek umutsuzluktan ve boşluktan mutlaka kurtulacağımızı bilmeliyiz.
ağır melenkoli atakları olur bu ataklara en iyi ilaç olarak bilinen melenkolik şarkılar bilakis durumu daha vahim yapar,tek ilaç zaman dır derim ben...
uzun süren bi ilişkiden sonra içine düşülen boşlukta büyür haliyle, zamanla bu boşluk yaşananları düşünmeye bırakır anılar canlanır tek tek bi süre engellenemez tabi sonra düşünmemeye çalışır insan işte onu biraz başarmaya başladıgında asıl boşlugada düşüldügü anlaşılır, bunu aşmak içinde iyi kötü yeni alışkanlıklar bulmaya çabalanır. her çaba büyütür giden sevgilinin boşlugunu. sevilen yakın arkadaşlar, dostlarla biraz fazlaca vakit geçirmek en doğru geçiştirme yötemi olabilir.
bütün gününün aslında ona,ama gerçekte içe dönük bir monologla geçmesi..
çoğunlukla kısman, köpürmen, sevmen, nefret etmen........ her duygudan çeşitleme...
bir de inadına inadına bi yerlerden ortaya saçılan, gözüne giren resimler...ve seni kemiren "hiç"...
...
yaran tazedir bilirsin, olamayacak olanın olmamasıdır bunu da bilirsin, bu senin isteğindir bunu da bilirsin...ve daha bir çok şeyi de...
ama...
"kırık bir kalp var elinde, atıryor ama hala...ve attıkça batıyor da kırıkları!"
yer yer hoşluk olan boşluk. birçok şarkı daha bir anlam kazanır. dinlerken duygu israfı yapılmaz şarkılarda. her kırıntı ihtiyaca göre toplanıp hakkını vere vere şarkılara nüfuz edersin falan. melankolinin de bir cazibesi var. ama yok lan sonuçta yok diyerek bir şey gelip saplanır ani ani. o ani anları atlatınca yer yer hoşluk olan boşluk.