bir takım sebeplerden dolayı ayrılan bireylerin vazgeçilmez, lakin oldukça klasik kalan hal hareketlerdir.
eğer taraflarda biri kız ise; - ki öyle olması makbuldür - giden erkek arkadaşı için söyledikleri çoğu zaman tahmin edilebilir cinstendir. nedir efendim onlar?
-onun aslında bir kalas olduğu, romantizm denilen hadiseden zerre kadar anlamadığı,
-kötü bir karakteri olduğu, ya aslına bakılırsa çok hoş biri de olmadığı. hatta bildiğin çirkin bir şey olduğu.
evet çoğu zaman bunlardır teselliler.
bunun dışında her iki taraf için geçerli olan klişelerde yok değil. özellikle ayrılığa ramak kala edilen o son sözler bildiğin samimiyetsizliktir. cümleler de bellidir;
-ben sana layık değilim
-sen çok iyi bir insansın ama...
bunlarda bağlayıcı hatta toparlayıcı cümlelerdir. ve bildiğin içi geçmiş klişelerdir.
lakin bu ayrılığı sadece gönül mevzularına yorumlamak gerekir. bir de bunun iş hayatına sıçramışı vardır ki tam bir komedidir. taraflardan biri ayrılmadan önce şu lafı illa ki zikreder;
-kovulmadım! ben kendim ayrılıyorum.
buradan da anlaşılacağı üzere çoğu zaman samimiyetsizlikten öteye geçemeyenlerdir.