bu şahış şampiyon olduğu günde üzülenleri de düşünmek lazım diyen ve sevdiği fenerbahçesin den kovulan ama küllerinden yeniden doğup takımını devrim içine sokan ve başarmak isteyen bir cengaverdir.
takım yavaş yavaş oturmaya başladıkça ne yapmaya çalıştığı açıkça belli olan hocadır. sezon başında beri yeni gelenlerin motivasyonuydu, sakatlıktı derken takım bir türlü dengeyi sağlayamamıştı. ama son birkaç maçtır gayet güzel futbol oynadığını görüyoruz. bu aykut hocanın eseridir. dünkü 18 eylül 2010 konyaspor fenerbahçe maçında stoch-emre-dia üçlüsünün yardırışına şahit oluyorsak bu da aykut hocanın eseridir. ama maalesef (zaman zaman benim de dahil olduğum) bir grup sabırsız taraftar ve medya daha avrupa'dan elenir elenmez kovulacağı yönünde tellallığa başlamıştı. pazar günü gs maçı da kazanılırsa fenerbahçe'nin bir evladına yaptıkları bu haksızlıktan dolayı yüzlerinin alacağı şekli merak ediyorum.
ah hocam ah...idam cezası kalktı bu ülkede ama biz hala en ufak başarısızlıkta insanları ipe götürmekten vazgeçmiyoruz.
"Alex yoksa Fenerbahçe yok" deyimini silen insandır. Niang, Dia, Stoch transferlerine imza atınca tepki toplamış fakat her geçen gün bu üç futbolcunun ne kadar yararlı olduğunu gören spor yazarları tükürdüklerini yalamaya başlamıştır.
gerçek fenerbahçe taraftarının gerçek hocasıdır. fenerbahçe duruşu vardır. yıllardır çubukluyu sırtında taşıyan adamdır ki bu sebeple çubuklunun anlamını ve değerini çok iyi bilir. young boyslar, paoklar umrumuzda değildir. o bir fenerbahçelidir ve gerçek bir fenerbahçe yaratmak için kolları sıvamıştır. gerek avrupa futboluna uygun transferleri, gerek buna uygun saha dizilişi ve gerek altyapıya olan o yüreklere su serpen, yaralara merhem olan eğilimiyle kalbime tekrar taht kurmuştur. yaşım itibariyle fenerbahçedeki son dönemlerini hatırlarım kendisinin ve istanbulspor kariyerini. ama bize öyle bir hoca gerektiğini de iyi bilirim. iyi bilirim ki bize puan kaybından sonra üzülecek, bunu dert edecek bir hoca lazım; evine gidip yatacak değil. o da (bkz: aykut kocaman)
okan alkan'ı oynattığı maçtan sonra 'günahları bizim, sevapları kendisinin' şeklindeki açıklamasından sonra derbi için yaptığı son konuşmasıyla da yine bizi gururlandırmış hocamızdır. ne taraftarı gaza getirir konuşma yapmış ne de medyaya tiraj sağlayacak şekilde konuşmuştur. karşısındaki rakibi bazıları gibi konumundan dolayı silip atmamış ve taraftarlarından konuklarını güzel ağırlamasını istemiştir. kendisi öncelikle adam gibi adamdır, büyük insandır. umarım çok başarılı olursun hocam. http://www.fenerbahce.org/fb2008/detay.asp?ContentID=21283
teknik direktör olarak zeki biri olduğunu düşünüyorum. taktik bilgisi konusunda henüz daha bir şey söylemek mümkün değildir. üst seviyede bir taktik bilgisi olduğunu söylemek zaten yanlış olur ama fenerbahçede ona zaman tanınmalı. ayrıca okan alkan gibi bir genci oynatması da ne kadar cesur ve modern bir teknik adam olduğunu gösteriyor. bu yönünü özellikle sevdim.
mesele yalnızca avrupadan elenmek, tüm ciddi maçlarda tökezlemek, aykut'un teknik direktörlük yetisinin kısıtlı olması değil. ömrü hayatım boyunca ilk defa fenerbahçeye olan bağlılığımın azaldığını hissediyorum sayesinde. sanki yıllardır iyi kötü her durumda tuttuğum takım fenerbahçe değil. birilerinin kuyusunu kazarak bir yerlere gelen birini fenerbahçenin başında görmek ağrıma gidiyor. gözümde beş kuruş değeri olmayan insanların bu takımın yöneticiliğini yapmaları da ayrı bir acı.
kendisine olan güvenim ve inancım sürüyor. yıllardır derbileri kazanıp diğer maçları önemsemeyen bir fenerbahçe vardı. aykut kocaman bu maç seçme işini değiştirmeye kararlı. varsın derbileri sürekli kazanmasın. bugüne kadar birçok derbi kazandık ama sıradan anadolu takımlarına kaybettiğimiz saçma sapan puanlar şampiyonluklar kaybetmemize neden oldu. bir de söylemek istediğim bir diğer konu, kendisi sezon başındaki bu nokta transferlere devre arasında bir defansif orta saha oyuncusu eklemelidir.
ayrıca takımı şu anda beşiktaş ve galatasaray'ın önünde. ayrıca bu süreçte trabzonspor, kayserispor,galatasaray ve beşiktaş maçlarını tamamladı. önümüzdeki bursaspor maçı ise bu zorlu sürecin son halkası. umarım aykut hoca ve ekibi bu maçtan galibiyetle ayrılır. çünkü aykut hocanın fenerbahçesine güveniyoruz...
BiR: Takımı Şampiyonlar Ligi'ne sokamayarak en az 30 milyon Euro'nun uçmasına neden oldu..
iKi: Avrupa Ligi'nde gruplara kalamayarak en az 15 milyon Euro'nun gitmesine sebep oldu..
ÜÇ: Lige kötü başlangıç yaparak şampiyonluk umutlarının daha ilk haftada tükenmesine neden oldu..
DÖRT: Kendi sahasındaki derbileri bile kazanamayarak taraftarının büyük üzüntüsüne sebep oldu..
BEŞ: Alex gibi Fenerbahçe'de heykeli dikilecek bir oyuncunun küsmesine neden oldu..
ALTI: 10 yıldır en kötü şartlarda bile Kadıköy'de puan alamayan Galatasaray'ın bu kez sevinerek gitmesine sebep oldu..
YEDi: ''Brezilyalılar'ı temizleyeceğim'' diyerek takımın bir anda kimyasının bozulmasına neden oldu..
SEKiZ: Büyük maçları nasıl kazanacağını bilmediği için hem Trabzon, hem Beşiktaş, hem de Galatasaray maçlarında toplam 7 puanın gitmesine sebep oldu..
DOKUZ: Lig'de ilk 9 hafta sonunda kendi ekibinden değer olarak kat kat daha düşük Kayseri, Antalya, gibi takımlarla aynı puanda kalarak gelecekle ilgili umutsuzluğa neden oldu..
ON: ''Küçük takımların küçük hocalarının'' asla ''Büyük takımların büyük hocası'' olamayacağı gerçeğinin kafalara bir kez daha dank etmesine sebep oldu...
bursaspor maçında stoch'u kenara alıp yerine santos'u alarak ne yapmaya çalıştığını anlayamadığım hocamız.
hele de sahada baroni denen (bkz: uwo) warken.
değişimin hocasıdır hem de hiç bir antrenörün cesaret edemediği değişimin..o yüzden önümüzdeki 3 sene şampiyon olamasak bile o 4.sene ve daha sonraki seneler için sonuna kadar arkasında durulması gerekir.
bu kadar korkaklıkla benim şahsi görüşümdür ki, camiaya pek bir başarı kazandıramayacak hocadır. kendi evimizde bile tek forvetle oynuyorsak bu işte bi saçmalık var arkadaş. eskiden anadolu takımları gelir kadıköy'de tek forvet çıkar, bizler de "bu anadolu takımları bu korkak zihniyetle bir yere varamaz" derdik. e ama aynısını şimdi biz yapıyoruz.
zaten deplasman maçlarında yaptığı değişiklikleri çileden çıkartır adamı. kötü giden takımda oyuna bir ofansif orta saha aldı mı mutlaka bir ofansif orta sahayı çıkartıyor. mesela bugün santos'u sol açığı alırken stoch'u çıkarttı. iki tane top süren adamı sahada tutmak daha iyi olmaz mıydı ? sağa kaydırırdın stoch'u göbeğe de mehmet'i at baroni'yi dışarı çek sola santos'u. süper olurdu.
şu an canlı yayında konuşmasını dinliyorum da, hoca olarak iyidir değildir, beğenilir beğenilmez o ayrı ama adam çok düzgün konuşan, türkçeyi iyi kullanan biriymiş. daha çok sevdim şimdi.
bir fenerli olarak ve üzülerek söylüyorum ki, fenerbahçe'yi, sadece fener'i değil, hiçbir büyük takımı çalıştıracak kapasitesi yoktur. olmuyor, beceremiyor. bende geldiğinde kendisine çok güveniyordum ama sezon öncesi hazırlık maçları ve avrupa maçları bir "acaba" sorusu yarattı bünyemde ve maalesef gün geçtikçe haklılığım daha da artıyor. kendi kendisine triplere girmiş, gördüğümüz kadarıyla maçlarda ağzını bıçak açmıyor. gol atarız, sevinmiyor. gol yeriz, sinirlenmiyor. oyuna etkisi sıfır. velhasıl, olmuyor aykut hoca, olmayacak gibi. ha sezon sonuna kadar kalıpta takımı şampiyon yaparsın, ben bu yazdıklarımı afiyetle yemeye hazırım.
keşke sportif direktör olarak kalsaydı dediğim insan. Futbol bilgisini sorgulamaya cesaret edemem ama kendisinin teknik direktör meziyetlerini taşıdığına inanmıyorum.
2010-2011 sezonunun başında fenerbahçenin başına geçen teknik direktördür.geniş bir kadroya sahip olmasına rağmen takımının durumu şuan için çok iyi değildir.başarılı olması için kimseye göstermediği sabrı ve kimseye vermediği desteği veren taraftar gücünü arkasında hisseden futbol adamıdır.
13 kasım 2010 gaziantepspor fenerbahçe maçında kazım'a tahammül etmiştir. açık alan bulduğumuz dakikalarda yararlı olabilecek dia'yı vaktinde oyuna almamıştır. 2.golü yedikten sonra niang'ı kurtarıcı olarak almıştır. kusura bakma da hoca, yapacağın teknik direktörlüğe sıçayım senin.
