4 avrupa maçında 1 galibiyet bile alamadı, taktik anlayışını her maç değiştirip durdu ve hala oturtamadı, 2 deplasman ve 1 derbi maçından sadece 1 puan alabildi. ama bekir varken onun yerine okan'ı tercih edip ilk 11 oynattı ya, performansı düşük olanı anında yedeğe çekti ya, takım oyunu oynayabilecek hızlı ve gelecek için transferler yaptı ya, şu sorumsuz brezilyalıları temizliyor ya, benim istediklerimi oda istiyor, benim düşündüklerimi oda düşünüyor ve inanıyorum zamanla başarılı olup yapacak ya. işte bu yüzden taraflı tarafsız herkesin ona sabır ve destek göstermesi gerek.
kendisi hakkında basında çıkan yazıları okuyorum atlamadan. ciddi anlamda destek alıyor bu adam onu söylemekte fayda var. fenerbahçe'ye gelip neredeyse 3 sene ardarda şampiyon yapan cristoph daum, sonrasında şakır şakır top oynatıp şampiyonlar liginde çeyrek final oynatan zico bile bu kadar destek almadı. zaten luis aragones'in ve ikinci daum döneminin çok destek verilecek tarafları yoktu onları geçelim o yüzden.
şimdi aykut kocaman'ın takımı şampiyonlar liginden elendi, uefa avrupa liginden de elendi. tamam bunlar üzücü eyvallah. ama şayet bu seneyi fenerbahçe takımı bir revizyon yılı olarak görüyorsa, yeni çekirdek kadrosunu oluşturmanın peşindeyse, bundan daha iyi ortam bulunamaz.
2003-2004 sezonunda daum'un takımı da böyleydi. ha avrupa'dan elenmemişti, avrupa'ya kalamamıştı bile! daum da bir şekilde ite kaka oturttu istediği oyun sistemini ilk sene ve sonucunu aldı.
peki o zaman cristoph daum'un elinde kaç yeni veya genç oyuncu vardı? çok. birçok kişi hatırlayacaktır. selçuk şahin ve onun jenerasyonunda türkiye'nin en kaliteli sayılabilecek oyuncularına sahipti fenerbahçe takımı. aralarına da tecrübe sahibi yabancılar eklenince başarılı sayılabilecek bir sezon geçirdi fenerbahçe.
aykut kocaman hep oyun merkezini ileri taşımaktan, topa daha çok sahip olmaktan, daha çok hücum yapmaktan bahsediyor. ne kadar güzel değil mi? peki elindeki malzeme bunu yapmak için yeterli sayılabilir mi? pekâla yeterli.
taş gibi bir santrafor, yığınla kanat oyuncusu, orta sahada savaşçı karakterli oynayabilecek yığınla adam var kadrosunda. ama fenerbahçe taraftarının büyük çoğunluğu hocanın oyuncu seçimini yanlış yaptığını düşünmekte. bunu eleştirmek bana düşmez tabii ki, ben profesyonel değilim. amaaa her türk insanı gibi* konu hakkında belirtebileceğim bir fikrim var.
şimdi sağ bek tartışmasız zaten. gökhan gönül mevkisinde en iyi türkiye'de. e savunmanın göbeğini de lugano-yobo şeklinde oluşturmaya nihayet karar verdi zaten. sol bekte de caner erkin'den yararlanacağı yazılıp çiziliyor. varsın yapsın. gökhan'ın alternatifi olan genç okan alkan var. hatta kendisinin sol açık olarak başladığı yazıldı çizildi. sol bek olamaz mı mesela kendisi? 3-4 seneye cafu-roberto carlos ayarında olacak bir sağ-sol bek kombinasyonumuz olsa mesela? geleceğin takımını yaratmak için kasmıyor muyuz zaten? fena fikir değil öyleyse.
sonra gelelim ortaya. taraftarın tamamı selçuk şahin'den de, cristian baroni'den de bıktı. gökay iravul diye pırıl pırıl bir çocuk var. genç, hızlı, topla oynamasını bilen, cesur oyanyan bir adam. kimse farketmiyor ki eğer bu takım ileride 4 tane canavar hücumcuyu taşımanın derdindeyse bir değil iki emre lazım bu takıma. işte gökay tam emre tipinde bir oyuncu karakteri dışında. hata yapılacaksa şimdi yapsın, pişsin, öğrensin. ama görmekten bıktığımız adamların yerine, umutla bakabileceğimiz bir adam arıyoruz. çok mu istiyoruz? bence değil. ha diyeceksiniz ki gökay'ın fiziği zayıf. tamam anlarım. o zaman bu takımın al ver kısmını en iyi yapan özer hurmacı neden burda düşünülemez? veya tır kontenjanından mehmet topuz?
şu ana kadar kaç yabancı saydık? sadece savunmanın göbeğinde iki tane. herkes soruyor fenerbahçe neden dia-stoch ve niang'ı bir arada oynatamıyor diye. eh kontenjan tabii amaa kontenjanı böyle değerlendirirseniz arkalarında alex'le bu üçlü de sahada olabilir böylece.
neticede daha cesur kararlar almasını beklediğim teknik direktördür. çünkü yapacaksa o yapacaktır.
destek gördüğü konusunda zaman zaman haksızlık yapılan teknik adamdır. ömrümü bu takıma vermiş ve futbolu elinden geldiğince iyi takip eden biri olarak şunu diyeyim öncelikle;
mutlaka destek veriliyor, verilecekte.
yoksa yıllarını teknik adam ve futbolcu öğüterek geçirmiş bir camia ve bu camianın başında son 10-12 yılda yine aynı sistemi devam ettiren bir başkan ve yönetim var. bunları da beğenen ve beğenmeyen var ki, kendi adıma ben beğenmediğim kısımları olduğunu hep söyledim ve futbol aklıyla hiç tasvip etmediğim olayları hayata soktu bu yönetim.
örnek vermeye gerek yok. onlarca örneği var. en basitinden o rıdvan dilmen'in hep bahsettiği appiah'lı kadro için konuşacak olursak o kadrodan bile bir sürü adama yanlış yaklaşımlar yapıldı ve kendi takımı içindeki oyunculara farklı davranıldı. iş böyle olunca hatalar da kaçınılmaz oluyor.
şimdi gelelim aykut kocaman denilen adama! çok iyidir ya da çok kötüdür tartışması yapmak şu an için yanlış. ama başarılı olacağını düşünen insan sayısı epey var. bunlardan biri de benim.
herkes adamın devrim işinden ne anladığını sorgulamak yerine skora bakıp kendince devrim yorumları yapıyorlar. eğer yönetim hakikaten bu yılı yatırım yılı gibi görüyorsa sorun değil, ama bunu alenen söylemek maalesef hiç bir büyük takımın yapamadığı hadise. çünkü bütün kıstas şampiyonluk olarak alınıyor, bu da aykut kocaman'ın tek handikapı gibi duruyor geçen seneki kötü vaziyetten sonra. hal böyle olunca da alex oynatılmaz mı, o mu girer, bilica tribüne mi yollanır gibi yazılar ve çiziler mutlaka olacak. bilica konusunda %100 desteklerim hocayı, çünkü adam ne çap olarak ne de oyuncu kalitesi/kimliği olarak çubukluyu giyecek adam değil. bunu defalarca da yazdım. diğer adamlar için herkes bir yorum yapabilir, ben de dahil. ama aykut hoca kafasında bu takımdaki "brasil" aşiretini bitirerek başarıya ulaşacağına inanmış ve inanıyor. bunu da farklı karakterde ve farklı milletlerden oyuncuları aldırarak yapmaya başladı. tahminimce seneye bu takımda sadece 1 ya da 2 brezilyalı olacak. belki de sıfır!
alex konusu tabi tartışılmaz, adamın verileri ortada. ama alex varken bu takım 3-5-2 oynayamaz. ligde zaman zaman evet ama avrupada bir yerlere gelmek için çok zor. ve artık yaşı da ilerledi alex'in. o sebeple bence onu takımda seneye tutmayacak. ya da bir şartla tutacak, o da yedek kalmaya hazır olduğu halde. ama alex de souza değil asıl problem. 3-5-2 oynamak için alex ile beraber zehir gibi çift forvet, oyunun her iki yanını oynayan çok iyi bir 4'lü orta saha + alex. daha da önemlisi, önceki yazılarımda bir yerlerde bahsettim.
bilica denilen adam zaten gidici. ama lugano gibi bir stoper de ağır kalıyor hücum oynamaya heves edip açık verdiğiniz zaman. stopere hem hızlı hem de mücadele gücü yüksek ikinci bir adam mutlaka alınmalı. bu yobo + başka biri ya da seneye 2 ayrı çok iyi adam. yoksa dia ve stoch ile alex dahil 5'li bir orta saha olmaz/olamaz, bu defans göbeği ile olamaz. her ne kadar ikisi de iyi oyuncular olsa bile. muhtemelen de seneye sürekli birbirlerine alternatif olacaklar zorlu maçlarda ya da performanslarını artıracaklar bu alex'li orta sahaya girip takır takır oynamak ve takımı oynatmak için.
o zaman mesafeleri kısaltır, arkaya atılan toplarda sorun yaşamaz ve geriden oyunu iyi kurarsınız. ve başarılı olursunuz. bunu aykut hoca da çok iyi biliyor ve farkında zaten.
beklemek ve görmek şart. ama ben kendi adıma tekrar tekrar söylüyorum sonuna kadar destek. bir yıl daha gitse inanın hiç bir taraftar ağzını açıp laf etmez. bu kadar açık ve nettir olay. bana göre tabi.
çok değil, daum'a harcanan sabrın yarısını bile bu adama harcasınlar yeter... aykut kocaman daum'dan daha mı az biliyor futbolu, daha mı az tanıyor ve seviyor fenerbahçe'yi? kesinlikle hayır.
burada konuyu çözecek olan kesinlikle ama kesinlikle taraftardır. taraftar her koşulda aykut kocaman'ın arkasında durmalıdır. inanmalıdır. neticesinde o'da onlar gibi fenerbahçelidir. fenerbahçenin iyi olmasını en az onlar kadar istiyordur. işte fenerbahçeli taraftarların bu yönde bakması gerekir. böyle olduğu takdirde o'nun altını kazımaya çalışan yöneticilere, bi taraflarından manşetler uydurmaya çalışan spor kamuoyuna silleyi yapıştıracak olan kendileridir.
büyük takımların, başkanlarının egoları ve bi taraflarından manşetler uydurmaya çalışan spor kamuoyuna harcadıkları teknik direktörlerin hesabını kimse yapamaz.
not: ne kadar iyi galatasaray'lı olduğum bilinir. ancak aykut kocaman'ın altını kazımaya yönelik operasyonlara tahammül etmek herşeyden önce bir futbolsever olarak zoruma gider. hele ki, aykut kocaman gibi örnek insanlardan bahsediliyorsa.
alex olmadan bir fenerbahçe yapacak olan adamdır. aklın yolu birdir, alex artık yaş olarak ilerlemiştir. muhtemelen seneye takımda ya 1-2 ya da hiç (sıfır) brezilyalı olmayacaktır. öncelikli hedefi brasil aşiretini dağıtmaktır. bunu da baroni herifi ile bilica'ya çizik atmasından bariz belli etmiştir. muhtemelen bu iki adam daha devre arasında yolcu olurlar. alex'e de teşekkürlerimizi verir ve alkışlarla uğurlarız. kendisine güvenimiz sonsuz ve tamdır.
okan alkan için şöyle bir söz söylemiştin: sevapları kendisinin, günahları bizim.
şimdi ben de bir taraftar olarak bunu senin için söylüyorum. sevapların senin, günahların bizim. Sen bildiğinden şaşma hocam.
futbolculuk yıllarına ait imzalı bir vesikalık resmini 15 yıldır sakladığım, genç ila orta yaş sayılabilecek tüm fenerbahçelilerin gönlünde farklı bir yere sahip efsane insan.
başlarda inanmadığım, eleştirdiğim, ama son maçlardaki dinamik, atağı düşünen, disiplinli, zevk veren fenerbahçe'yi izledikçe inanmaya başladığım, geleceğe yönelik umutlarımı arttıran teknik direktör.
zaten hep derdim türk futbolu kültürümüzü tanımayan, aldığı paraya bakan, bizi 2. sınıf ülke olarak gören, heyecanı yaşamayan yabancı teknik direktörlerle yükselemez diye. ne başarımız varsa hep yerli teknik direktörlerle almışız.
bence arkasında durulmalı aykut'un. artık ben de buna inanmaya, savunmaya başladım. çünkü iyi sinyaller gelmeye başladı. olur ya haftaya galatasaray'a yenilebiliriz de; ama ne olursa olsun sabır edilmeli. bu takım umut veriyor zira, transferler başarılı ve futbolcuların aykut direnci de kırılmaya başlamış. inanıyorum sabırlı olunut tam destek verilirse güzel günler yakındır.
devre arasında bilica, andre santos ve baroni 3'lüsünden en az 2'sini yollayacak akıllı adam. senin insan tarafın yeter. dün akşam niang'a oyundan çıktığında sarılışını da gösterir umarım o yok sevinmiyor, buz gibi vs.vs.vs. diyen karaktersizler.
bir lafım da lig tv'ye; dünkü konya maçında 3 adet pozisyon var maç içerisinde bir tanesini çok sonra diğer ikisini de göstermediler bile.
o sebeple verdim decoder'i geri a.q. size para mı kazandırıcam!
kendisi hakkında yorum yapabilecek son kişi bile olamaz ziya doğan. hani şu yıllardır takımlarına sertlikten ve kasaplıktan başka birşey veremeyen, katamayan ziya doğan...
ziya doğan'ın hakkında yaptığı açıklama abukluktur. gitsin maçın ilk yarım saatini tekrar seyretsin. bir de gidip maç öncesi "adam gibi hakem istiyoruz" diye serzenen yöneticilerine konuşsun. ziya hocayı severim ama yanlış olmuş.
Karatece Ziya Doğan ın beğenmediği futbol adamı. Yapılan hareketlerin pek çoğu, karatede, boksta bile faul lan.
Bunun futbolla alakası ne?
Biz kendisini kötü futbol varken de destekledik. Bundan sonra da destekleyeceğiz. Alex siz takım olmaz diyenlere kapak olsun bu maç. (Ha Alex iyiyse oynar zaten. Asansörle sahaya çıkacak raddeye gelmeden de bırakır)