yapımcılığını sinan çetinin, yönetmenliğini jale atabey özerkin, senaryo ve başrolünü ise gülse birselin üstlendiği, yayın hayatına şubat 2004te başlamış komedi dizisi.
oyuncuların her biri süper yeteneklidir. adlarını yazarken öncelik sırasını kime vereceğimi şaşırdığım inanılmaz kadro. tahsin ve iffet sütcüoğlu tamam yaş ve deneyimlerine hürmetimiz sonsuz ve fakat diğer oyuncuların hakkını yememek lazım, ayrı ayrı her biri için binlerce kişi izliyor bu diziyi unutmayalım. alfabetik yazıyorum ondan kimse darılmasın !!??
dizi 34. altın kelebek en iyi komedi dizisi ödülünü almıştır.
aynı sezon hasibe eren ve peker açıkalınkomedi dalında en iyi oyuncu ödüllerini almışlardır.
bir de her bölümü izlerken magazinlerde vs yanyana hiç görmediğim için, evde acaba nasıllar diye düşünmeden edemediğim bir hadise de var ki ucu murat birsele değecek, ki çok severim kendisini, kalitelidir. çok şekerdir, süper zekice ve biz gençlerin anlayacağı dilde sorular sorar sıkıcı konuklarına. neyse bundandır ki bu bölümü geçiyorum.
diziden ayrılan oyuncular ata demirer evrim akın* bülent polat dır. *
ki bu oyuncuların diziye çook büyük katkıları da olmuştur unutulmamalıdır.
bir röportajında gülse birsel çok fena ayar vermiştir bunlara. *
- diziden ayrılan oyunculara dargın küskün hede misiniz??
- eeööeeeh yoo, çok tatlı oyuncular geldi aramıza, böle de güsel oldu, hatta daha mı güzel oldu ne, hatta kendilerine teşekkür ederiz ** fena *
araştırmalarıma rağmen yıllardır bulamadığım bişe var ki,
jenerikte gülse birselin eşlik ettiği yerde
gençliğime kariyerime heryerime tapsin tapsın *
benim izimde yürüsün dua etsin
tapşin tapşin demesi
işşşte bu ne ya
tapşin tapşin
biri de bunu bulsun lütfen, tapşin ne yahu
son olarak yazarın notu, gülse iyi bir yazar mıdır * tartışırım ama, o nasıl bir oyunculuktur, işte orda dururum. bu kadın olmasa bu diziyi izlemem arkadaş! o kadar.
gün geçtikçe saçmalayan dizidir. zira diziyi ilk bölümünden beri izleyenler beni daha iyi anlarlar. burhan altıntop karakterinin diziye ilk girdiği zamanla şimdiki arasında dağlar kadar fark var. tamamen başka bir karakter oldu. bence gülse birsel kabak tadı vermeden bir an evvel diziyi sonlandırmalıdır.
Her yeni giren karakterle yeniden alevlenen, daha da güldüren, buhran abiiğ karakteriyle zirve yapmış olduğu inkar edilemeyecek ve yıllarca devam etse izlenecek potansiyelini gördüğüm sitcom dizisidir.
zaman kavramı ambole olmuş dizi. Bi tarafta gecenin bi vakti sabotajcı aranırken bi yerde hala burhanın akşamki partisi hakkında planlar yapılmakta. yada ben ambole oldum bilemem..
berbat ötesi dekorlara sahip dizi. birgün üstlerine yıkılıcak diye ödüm kopuyor. sacit'e bir ofis yapmışlar, içerde maç yapılır. hiçbir şey yok. monitör var, bilgisayarın kasası yok falan. hayır, bu kadar özensiz bir ekip var da... yönetmeni, yapımcısı, gülse birsel'i de mi görmüyor? bu ne lan? izleyene saygınız olsun az.
bikaç hafta önce de bir mahkeme dekoru vardı ki hamdi alkan, levent kırca gibi adamların hakkını mı yedik biz diye düşündüm.
ekleme: masanın üstündeki mac olabilirmiş. dikkat etmedim. mouse yoktu ama. aSDFÖSLSD. NERDEYDi LAN MOUSE? :@
gürgen öz'ün dizinin ilk bölümlerinde şirketin genel müdürü cem ile görüşmeye gelen firma görevlisiyken birdenbire kapıcının eşinin kardeşi olduğunu öğrenmemiz de pek bir garip oldu.
aynı bölümde gülenay abiyi ağlayarak seyreden memnun kalabalığa hitaben yaprak dökümüne de gönderme yapılıvermiştir.
-millet ağlamaya meraklı
ve
-ağlatmak kolaydır ama güldürmek zordur