Batı Avrupa ülkelerinin büyük bölümünü bir araya getiren ve bu ülkelerin ekonomik ve siyasal bütünleşmesini amaçlayan uluslararası birlik. 1957'de kurulan Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET), 1967'de Avrupa Topluluğuna (AT; 1980'lere değin Avrupa Toplulukları) dönüşmüş ve 1 Kasım 1993'te yürürlüğe giren Avrupa Birliği Antlaşmasıyla (Maastricht Antlaşması) AB doğmuştur. ABnin üç ana ayağı, Maastricht Antlaşmasıyla birliğin ekonomik örgütlenmesi olarak yeniden tanımlanan AT, ortak dış politika ve güvenlik politikası, iç güvenlik ve hukuk alanlarında işbirliğidir
kapitalizm sevdalarının sonucunu çeken birliktir. uzun süre yürüttükleri komünizm karşıtı hareketler sonrasında kapitalizm'in kaçınılmazı olan krizlerle başbaşa kaldılar.
hiç bir zaman giremeyeceğimiz birlik, vize muafiyeti bile sağlamayan adam seni birliğe mi alır, bir hırvatistan vize istemiyordu, o da isteyecek artık avrupa birliğine gireceği için.
misyonunu ileri ki yıllarda tamamlayıp rafa kalkacak olan hristiyan topluluktur. ingiltere ve almanya güdümündeki yüksek standartlı demokrasi birliği öyle mi? yüksek hayat standartları vs.
avrupa'da yaşayan akrabalarınızdan kaçı buna katılıyor? özellikle belçika'da yaşayanlara bunu sorun.
bir türlü dahil olamadiğimiz ve asla dahil olamayacağimiz gerçeğine rağmen tarihçesinden tutun da kurumlarin işleyişi ve hukuksal süreclere değin her bir gereksiz ayrintisini öğrenmek zorunda birakildiğimiz birlik, ayni isimli dersi.
Ne kaddar güzel bi birlik, ve ne kaddar da güzel giremeyeceğiz , öyle mi?
Avrupa Birliği ya da kısaca AB, yirmi yedi üye ülkeden oluşan ve toprakları büyük ölçüde Avrupa kıtasında bulunan siyasi ve ekonomik bir örgütlenmedir. 1992 yılında, Avrupa Birliği Antlaşması olarak da bilinen Maastricht Antlaşması'nın yürürlüğe girmesi sonucu, var olan Avrupa Ekonomik Topluluğu'na yeni görev ve sorumluluk alanları yüklenmesiyle kurulmuştur.
günümüzdeki roma imparatorluğu'dur. türkler, bu imparatorluğu yıkarak yeni bir çağ açıp kapatmıştır.
şimdi bu birliğe girmek için kıçını yırtmaktadır, hayret.
isviçreli birinin yanında türkiye'nin bu birliğe aday olduğunu ve katılım için hükümetlerin on yıllardır çabaladığını falan söylerseniz alacağınız yanıt üç aşağı beş yukarı şu şekilde olur:
"ahahahah mal mısınız lan siz, ne işiniz var o salaklarla?"
türkiye'nin abye üye olmadan gümrük birliğine üye olması sonucu yaşadığı vergi kaybından hiç söz edilmiyor esasen. abye aday ülke statüsünden hiç bir zaman kurtulamayacağımız gerçeğini görmezden gelerek, aday olacağız masallarına inananlara selam olsun.
ekonominin zaten 0 a inmis oldugu ve dahada dibe girmeye devam etmesi en buyuk ozelligi olan devlet toplulugu. kanimca turkiye bu birlige girmeye calismamali aksine bir asya birligi kurmaya odaklanmali
türkiyenin de katılmak için bi zamanlar çaba sarfettiği topluluk. şimdi o çabalar bitti sanırsam. hiç haber yapılmıyor. oysa gündem değişeceği zamanlarda 'bugün yarın avrupa birliğindeyiz' diye oyalanabilirdi halk. halen ülkemizde avrupa birliği bakanlığı ve müdürleri falan var ama. orası da bi istihdam alanı. bi sürü yandaş ekmek, gemicik,villacık paralarını ordan çıkartıyo.
