bugün
- fenerbahçe büyüklüğü9
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması11
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl12
- anın görüntüsü22
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı111
- panathinaikos'un atatürk düşmanlığı9
- fenerbahçe taraftarı26
- icardi190520
- jayden oosterwolde9
- dursun özbek9
- dokunmaya kıyamadan sevmek21
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz22
- bik bikinize ne dikersiniz13
- mühendis erkeklerin genel özellikleri16
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası34
- bik bik'in cinsiyeti16
- ruh varsa neden görünmüyor13
- aşık olmadan sevişmek17
- en çok yaşamak istenilen şehir13
- ibrahim reisi13
- bik bik için diktiğim keten pantolon10
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur13
- erkolar kapatılsın15
- galatasaray'ın yaşaması muhtemel facia15
- fred'in gs orta sahasını kucağa alması14
- nurcuların fetöcü olduğu gerçeği10
- fenerbahçe13
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz14
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur12
- mauro icardi11
- muharrem ince'nin diyanet kapatılsın mı anketi10
- manitayla yapılacaklar16
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması12
- tc'yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur14
- alex de souza13
- 19 mayıs atatürk ü anma gençlik ve spor bayramı11
- ninja turtles lar nasıl para kazanıyor14
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi18
- karıya kıza doymuş erkek26
- travestilerin genelde kürt olması16
- bir erkekten duyulabilecek en güzel söz13
- üstteki yazarın yaşını tahmin etmek20
- çok üzgünüm sözlük9
- kötü gününde sevdiğine mi gidersin seni sevene mi15
- risale i nur8
- taktik verin16
- icardi1905 adamdır12
- çocuğunuzu özel okulda okutur musunuz16
- okan buruk10
- mert hakan yandaş30
türkçeye kalbini dinle adıyla çevrilen film türkiyede 29 şubat 2008 de gösterime girmiştir. filmin yönetmeni Kirsten Sheridan olup, filmde Freddie Highmore, Keri Russell, Jonathan Rhys Meyers, Robin Williams rol oynamaktadır. IMDB puanı: 7.5/10, süresi 102 dakikadır.
filmin konusu: Yetenekli ve karizmatik irlandalı gitarist ile genç ve güzel çellist New York'taki Washington Square'de karşılaşırlar, ancak bu sıradan bir gece değildir. Büyülü anlar yaşayan ikili bir süre birbirlerinden ayrı düşeceklerdir. Ancak onları ufak bir çocuk bir araya getirecektir*
--spoiler--
Evan taylor * müziğe yürekten inanmaktadır ve bir gün müzik sayesinde ailesini bulacağına emindir.** Bir gün yetimhaneden kaçar ve bir kamyoncu onu şehire getirir. Şehirde müziği takip ederken aslında evli olamayan anne ve babası da birbirlerini bulmaya çalışırlar. Evan'ın annesi Lyla Novachek aslında Evanın varlığından bile haberdar değildir. Evan sokakta edindiği bir arkadaşıyla birlikte çocuklara sabahları kuytu köşelerde şarkı çaldırıp para kazandırtıp, sonra o parayı kendine saklayan kötü bir adam olan Wizard ın yanına gider. Wizard Evan ın müziğe olan süper yeteneğinin farkına varınca onu da çalıştırmaya başlar. kendisine çok para kazandırdığının bilincindedir ve o giderse büyük bir maddi sıkıntıya düşeceğini biliyordur.Bu yüzden Evan ın adını August Rush olarak değiştirir. Diyeceksiniz mi çocuk salak mı hemen kanıp ismini mi değiştiriyor?** Ancak birgün evsizlere yapılan bir polis baskınıyla kaybolan August kendini bir kilisenin önünde bulur. Kilisedeki küçük zenci bir kız ona notaları öğretir. Kilisedeki rahip onu bir müzik okuluna yazdırır. August o kadar parlak bir öğrencidir ki hemen yıldızı parlar. Kendi senfonisini yazar ve yönetir.** Ancak o sırada Wizard onu tehdit eder ve August eski işine geri dönmek zorunda kalır. Ertesi gün yine sokakta şarkı çalarken kendisinin varlığından bile haberi olmayan babasıyla karşılaşır. Babası Louis bir rock şarkıcısıdır. August a ne olursa olsun o konsere gitmesi gerektiğini söyler. Annesi ise bir çello ustasıdır ve o gün August un konserinin olduğu gece onunda kendi konseri vardır. August bunu düşünür ve arkadaşı Arthurun yardımıyla* Wizard ı atlatıp konserine tam zamanında ulaşır. Kendi konserini yönetirken annesi ve babası birbirlerini bulmuşlardır. ikiside oğullarıyla gurur duymaktadır...**
- what do you wanna be in the world? come on close your eyes and think about that...
- to be found
--spoiler--
Çok büyük beklentileriniz yoksa ve müzikten hoşlanıyorsanız, beğeneceğinizi düşündüğüm bir filmdir.
Ayrıca Filmin soundtrackleri harikadır. hala ara sıra dinlemekteyim.
filmin konusu: Yetenekli ve karizmatik irlandalı gitarist ile genç ve güzel çellist New York'taki Washington Square'de karşılaşırlar, ancak bu sıradan bir gece değildir. Büyülü anlar yaşayan ikili bir süre birbirlerinden ayrı düşeceklerdir. Ancak onları ufak bir çocuk bir araya getirecektir*
--spoiler--
Evan taylor * müziğe yürekten inanmaktadır ve bir gün müzik sayesinde ailesini bulacağına emindir.** Bir gün yetimhaneden kaçar ve bir kamyoncu onu şehire getirir. Şehirde müziği takip ederken aslında evli olamayan anne ve babası da birbirlerini bulmaya çalışırlar. Evan'ın annesi Lyla Novachek aslında Evanın varlığından bile haberdar değildir. Evan sokakta edindiği bir arkadaşıyla birlikte çocuklara sabahları kuytu köşelerde şarkı çaldırıp para kazandırtıp, sonra o parayı kendine saklayan kötü bir adam olan Wizard ın yanına gider. Wizard Evan ın müziğe olan süper yeteneğinin farkına varınca onu da çalıştırmaya başlar. kendisine çok para kazandırdığının bilincindedir ve o giderse büyük bir maddi sıkıntıya düşeceğini biliyordur.Bu yüzden Evan ın adını August Rush olarak değiştirir. Diyeceksiniz mi çocuk salak mı hemen kanıp ismini mi değiştiriyor?** Ancak birgün evsizlere yapılan bir polis baskınıyla kaybolan August kendini bir kilisenin önünde bulur. Kilisedeki küçük zenci bir kız ona notaları öğretir. Kilisedeki rahip onu bir müzik okuluna yazdırır. August o kadar parlak bir öğrencidir ki hemen yıldızı parlar. Kendi senfonisini yazar ve yönetir.** Ancak o sırada Wizard onu tehdit eder ve August eski işine geri dönmek zorunda kalır. Ertesi gün yine sokakta şarkı çalarken kendisinin varlığından bile haberi olmayan babasıyla karşılaşır. Babası Louis bir rock şarkıcısıdır. August a ne olursa olsun o konsere gitmesi gerektiğini söyler. Annesi ise bir çello ustasıdır ve o gün August un konserinin olduğu gece onunda kendi konseri vardır. August bunu düşünür ve arkadaşı Arthurun yardımıyla* Wizard ı atlatıp konserine tam zamanında ulaşır. Kendi konserini yönetirken annesi ve babası birbirlerini bulmuşlardır. ikiside oğullarıyla gurur duymaktadır...**
- what do you wanna be in the world? come on close your eyes and think about that...
- to be found
--spoiler--
Çok büyük beklentileriniz yoksa ve müzikten hoşlanıyorsanız, beğeneceğinizi düşündüğüm bir filmdir.
Ayrıca Filmin soundtrackleri harikadır. hala ara sıra dinlemekteyim.
içinde her türlü özlemi barındıran güzel bir film. izlemeyenlere tavsiye edilir.
begendim ben bunu.
sikmadan, bir cirpida izlenebiliyor.
her ne kadar icinde kliseleri barindirsa da ** muzikal tadinda hos bir film.
(bkz: jonathan rhys meyers).
sikmadan, bir cirpida izlenebiliyor.
her ne kadar icinde kliseleri barindirsa da ** muzikal tadinda hos bir film.
(bkz: jonathan rhys meyers).
soundtrack albümü mükemmel olan, müzik ve aşk konulu güzel bir film, ilk başta başlamak istemeyebilirsinniz müzikaldir diye, ama değil, albümünü de indirin derim, şahsen ben önce soundtrack albümünü indirdim ondan sonra filmi izledim.
özellikle something inside şarkısı mükemmel.
özellikle something inside şarkısı mükemmel.
senaryosu biraz uçuk derecede rastlantılara sahip olan ve klişelere bol bol yer vermiş fakat sadece müzikleri için bile izlenilesi film.
tavsiye edildi, izlendi ve şiddetle tavsiye edilir. kesinlikle izlemelisiniz.
hani yıllar geçtikten sonra adını duyduğunuzda yüzünüzde bir gülümseme oluşturan filmler vardır ya. işte öyle bir film...
sıkıntılı anlarda izlenilesi masal tadında güzel bi film. müziklerin filmle muhteşem bi şekilde iç içe geçtiği nadir filmlerden. insanda müzik arzusu uyandırmakta.
eskı yeşilcam filmlerınden bır farkı yok ama insanı çeken bır sey var..belkı muzık belkı de aşktır kım bilir...jonathan rhys meyers a bır kez daha aşık olunur.özetle izlenesı,Soundtrackı dinlenesi güzel film..
http://www.youtube.com/watch?v=i9ffDL85oDs
http://www.youtube.com/watch?v=i9ffDL85oDs
bildiğin eski sezercik filmlerinin müzik, kurgu ve başarılı görüntü yönetmenliği ile hollywood'a uyarlanmış hali. film ağlattı deniliyor, e ağlatır, formül taa 60'lardan 70'lerden beridir uygulanan aynı formül. sadece sosu değişik.
yani ben kendi adıma bu filmde enteresan bir şey bulamadım.
yani ben kendi adıma bu filmde enteresan bir şey bulamadım.
türk filmi tadında olan filmdir. ancak müzik içerikli olması çeker insanı. yalnız anne babası amma cenabetmiş. bir türlü buluşamadılar.
müzik ile yaşayan insanların mucizevi buluşmalarını konu alan, the tudors dizisinde 8. henry'i canlandıran jonathan rhys meyers'i izleyebileceğimiz, robin willimas dan nefret edeceğimiz, boş vakit geçirmek isteyenler için birebir filmdir. şu sahneleri akıllarda kalıcıdır.
--ağır spoiler içerir--
http://www.youtube.com/watch?v=sN0c_egqXAM
http://www.youtube.com/watch?v=MGTWiO3Aetk&NR=1
--ağır spoiler içerir--
--ağır spoiler içerir--
http://www.youtube.com/watch?v=sN0c_egqXAM
http://www.youtube.com/watch?v=MGTWiO3Aetk&NR=1
--ağır spoiler içerir--
gözlerin hafiften dolmasına sebebiyet veren filmdir.
mutlaka izlenmesi gerekir.
mutlaka izlenmesi gerekir.
birçok film vardır izlersin bana ne kazandırdı diye üstüne kafa yorarsın ama yine elle tutulur bir şey yoktur. bazı filmler vardır; onları izledikten sonra insan mutlu olur, pozitif yaklaşır olaylara, içine huzur dolar. bu da öyle bir film işte.
robin williams var filmde nasıl güzel olmasın ki. izlerken yüzünde hep hoş bir gülümse oluşturan film. başarılı.
başarılı bir film izlenmeli, müzikleride baya hoştu.
gitarı tellerine vurarark çalan çocuk, müzik dahisi gibi bir organizmanın anlatıldığı film. 1.sınıf filmler statüsünde.
this time ve elgar isimli şarkıları şahane olan film. izlenesi bir film. eğer biraz müzikten hoşlanıyorsanız kaçırmayın.
evde boş boş oturulacağına açılıp izlendiğinde anı güzelleştirebilecek film. can sıkıntısını falan da alır götürür.
izlediğim en iyi müzik içerikli filmlerden birisi. Müziğin tanımı ancak bu kadar güzel yapılabilinirdi diyorum. Müziğe biraz olsun ilgi duyan çoğu kişinin beğeneceği bir film olduğuna inanıyorum.
kirsten sheridan'ın yönetmen olup, robin williams'ın oynadığı 2007 abd yapımı müzikal film olur kendileri. *
nick castle ve james v. Hart'a gelince,
sorarım size;
bu güzelim müzikler daha sağlam bi senaryoyu haketmiyor muydu? Müzik aşkına doğru söyleyin.
Ama yine de, Ona rağmen fena değildi lan.
nick castle ve james v. Hart'a gelince,
sorarım size;
bu güzelim müzikler daha sağlam bi senaryoyu haketmiyor muydu? Müzik aşkına doğru söyleyin.
Ama yine de, Ona rağmen fena değildi lan.
müziğe doyacağınız bir filmdir. insanda müzisyen olma hissi uyandırır.
çok çok iyiydi izlenmeli kesinlikle.
Something Inside şarkısıyla Jonathan Rhys Meyers'in beni benden aldığı harika müzikal filmdir.
güncel Önemli Başlıklar