islamofobik söylemlerin olduğu iddiadır. tamam, islam toplumlarında yaşayan bireyler olarak öncelikle islam eleştirisi getirmemiz doğaldır. ancak ateizmi 'islam olmamak' olarak değerlendirmek tam anlamıyla sığlıktır.
madem o kadar zekiyiz, biraz tarih kitabı karıştırıp skolastik dönemi de inceleyebiliriz. olayları okuyup analiZini yapacak zekaya sahibizdir. isevilerin uygulamalarının, bugünkü islam coğrafyasından çok farklı olmadığını anlamamız güç olmamalı. veya uzakdoğuya gidip budizmi değerlendirebiliriz. veyahut museviliğin, güçlü olduğu dönemde, özelikle de isanın gençlik yıllarında neler yaptığına bakabiliriz. gerçi isa adında birinin yaşayıp yaşamadığı da meçhul ya, o ayrı bir tartışma konusu.
sonuç olarak ateizm, insandan üstün bir güç tanımadığı için tüm değerleri insana sunar. haliyle bireyleri belirli sınıflara bölüp değerlendirmez. birçok arkadaşın ateizmi algılama biçimi islamofobi içeriyor. ve islamofobi, faşiZmin ta kendisidir. ateizm gibi tüm canlılığı önemseyen ve her türe eşit değer veren bir felsefenin etkisinde olduğunu iddia eden bireyin, bir kitleyi(ki neredeyse bir buçuk iki milyar insan) toptan reddetmesi saçmalıktır. elbette tüm ateist akımlar aynı 'sevecen' tavırda değildir. belirli ateist gruplar faşiZmin batağındadır, ancak sayıları, tüm ateizm yanlılarını düşünürsek, göz ardı edilebilecek kadar azdır. o sebeple, bu sayıyı arttırmamak, ateizmi benimseyen bireyin önemsemesi be dikkat etmesi gereken bir durumdur.
ve son olarak, arada kişisel anılarımızın yarattığı öfke ile saldırıyor olsak da, bir fikri alt etmenin yolu ona saldırmak değil, objektif ve evrensel argümanlara iddialarını çürütmektir. ki bu argümanlar ateizm için bir hayli fazla olduğundan, gerilmeye gerek yoktur.
amerikada yapılan bir istatistiğe göre doğru bir önermedir, test nihayetinde varılan kanı.
amerika'daki harvard üniversitesindeki tüm ateistler sürülseydi üniversitenin %98'i sürülmüş olacaktı, ancak hapishanelerdeki ateistler sürülseydi sadece %2 si sürülmüş olacaktı.
derdim herhangi bir dini aşağılamak değil ama böyle bir anda hep aklıma cesar mendozanın acı çekene saygı şiiri gelir
acı çekene saygı
tanrı'yla aynı fikirde değilim
intihar edenlerin
cehenneme gideceği konusunda.
kainatın yaratılışına
katılmaktan bıktığında ruhum,
intihar edeceğim ben de
denenmemiş bir yolla.
nerdeyse bütün akıllı kalpler
intihar edip siktir çekmiş yeryüzüne.
ben ateist değilim, babasıymış gibi
tanrı'ya küsen bir çocuğum.
eğer tanrı intihar edenleri ve nietzsche'yi
cehenneme gönderirse
cehennemde yanmayı tercih ederim ben de,
tanrı dürüstlüğü sever.
tanrı'nın hayal gücünü beğenmiyorum.
ben tanrı olsam
peygamberler göndermez
direkt konuşurdum insanlarla.
ben tanrı olsam
hitler'i iyi kalpli bir yahudi olmakla cezalandırırdım,
yahut yetenekli bir yazar yapardım onu.
içindeki kötülüğü insanlara değil
tuvallere boşaltırdı
ben tanrı olsam
devletler yok olur
gül kokulu bireyler var olurdu sadece,
atlar çılgın zamanlar koşardı.
ben tanrı olsam
düşünce gücüyle herkesin
istediği karakter olmasını sağlardım,
dünya bir şiirin
yaratılım sürecine dönüşürdü böylece.
ben tanrı olsam intihar ederdim
insanlarla birlikte
acı çekmeyi öğrenemediğim için.
aynı mantıktan yola çıkarsak, einstein'in Allah'a inandığını ve öğretmenini nasıl piç ettiğini biliyoruz. einstein'in zeka seviyesi de az çok belli o zaman tüm ateistler einstein'dan zekidir.
zeka denilen şeyin tanımına, nelere bağlı olduğuna bakıldığı takdirde şahsıma bu yorum daha da saçma gelmiştir.
mesela resim yeteneğim olmadığı için bir ressam benden o bağlamda daha zekidir.
ama ne demek istendiğini anladığım için kelimelere takılıp kıllık yapmıyor ve yorumumu sürdürüyorum: zeka denilirken burda bahsedilen şey analiz yeteneği, sorgulama ihtiyacı, olaylara daha objektif bakabilme gibi özelliklerdir. merak, ailenin dindarlık oranı ve bu dediğim önemli: olaylara mantık yoluyla veya duygu ile yaklaşabilme ateist olmada önemli. kimi insanlar birçok soruya cevap veremese de yine de bağlanacağı, zorda kaldığında yardım isteyebileceği, kendilerinden üstün bir şeye ihtiyaç duyar. dünyadaki haksızlıkların, adeletsizliğin karşılıksız kalacağı kimilerine çok ağır gelir ve işte bu durumda devreye tanrı girer. tanrı ve mükemmel cezalandırma sistemi sayesinde rahat uyurlar.
belki oturup saysak gerçekten ateistler kıyasladığımız ölçütlerde daha zeki çıkacaktır. ama yine de "ateistlerin daha zeki olması" başlığını yanlış ve aşağılayıcı bulduğumu söylemeden edemeyeceğim.
zeka dediğimiz yeti insanın kendisini koruması yetisidir aslında yani gerçekliğe karşı sanal bir gerçeklik yaratabilme, çözüm üretebilme yetisidir . kanımca ateistler ölümden sonra yaşam kavramı olsun ahlaksal yargılar olsun öznel yanıtlar verdikleri için daha zeki olabilme ihtimalleri var ama ilginçtir ki gerçekten inanmış bir insan teslim olmuştur ve egolarını aşmıştır fakat ateist kişi belki de kendisi tanrı olmak istediği için inanmayı kabul etmemiştir. aslında çok ilginç bir sorunsaldır.
Zeki insan sorgular emin olmadığı hiçbir şeye delicesine inanmaz bir insanı birtakim olgulari sorgulamasi da genellikle o insani ateizme yonlendirir dolayisiyla zeki insanlar cogunlukla ateisttir.
saçma sapan bir önermedir.zira manevi inanç zeka göstergesi,inançsızlık ise zeka geriliğidir.öyleyse atesitlerin daha zeki olması düşünülemez.
edit:dünyadaki ünlü ateistler listesi yayınlayıp "gördünüz mü bak bu insanların hepsi ateistti ve zekiydi" demek de gerizekalılığın başka bir göstergesidir çünkü ateist olmayanların listesi yapılacak olsa,diğer listenin eline verecektir.
yakın zamana kadar doğru olup artık doğruluğunu yitiren önerme. eskiden doğduğunuz kültürün size empoze ettiğinin aksini düşünebilmek "zeka" ve "cesaret" gerektirirdi. aklınızda en ufak bir şüphe uyandı diyelim, sadece kitaplardan faydalanabilirdiniz. bu tip kitaplara ulaşmanın ve eve sokmanın zorluğunun yanı sıra aradığınız bilgiye elinizdeki kitaptan ulaşmakta oldukça zahmetliydi. aklınız erdiğinden beri sizi kuşatan kültür, bilginiz ve cesaretinizin olgunlaşmasına fırsat vermeden, sizi cehennemle korkutarak henüz filizlenen şüpheyi kökünden keserdi. işte bu yüzden gerçeğe sadece ve sadece "düşünmek" yoluyla ulaşabilirdiniz iyi bir düşünce ise iyi bir zekayla ortaya çıkar. ama günümüzde bilgiye ulaşmak kolaylaştı, farklı olan insanlara ve fikirlere internet yoluyla rahatlıkla ulaşabilirsiniz, ortalama bir bilgiyle ve vasat bir zekayla ortadoğu dinlerinin insan yapısı olduğu gibi aslında çok çok basit olan bir gerçeği herkes kavrayabilir. artık tek gereken "serbest düşünebilmektir" kültürünüzün baskısından ve cehennem korkusundan uzak düşünebilmek yeterlidir.
edit: şunu da unutmayınki biz bilgi çağının ilk nesliyiz, babalarımız zamanında kitap okumak bile ender görülen bir faaliyetti. bu kadar yoğun ve büyük bir kültür bir kaç nesil boyunca şüphesiz direnecektir. gerçeği görmek ne kadar basitleşirse basitleşsin her değişim sancılı olur.