Bütün ateistler ensest neden ahlaksızdır sorusuna cevap olarak sağlıksız çocuklar ve kalıtsal hastalıklardan bahseder. Öyleyse bu ahlaksızlığı önlemek için kondom kullanmak kafidir. Gebeliği önlediğimize gören sorun yok.
Yoktur.
insanlarla kurulan her ilişkiye cinsellik katma ihtiyacı duymuyoruz.
Çünkü yaşam amacımız hurilerle dolu bir cennet hayaliyle yaşayan dinciler gibi salt zevk alma odaklı bir çıkara hizmet etmiyor.
insanları yaradandan ya da bize verdikleri hizmetten ötürü değil oldukları kişiden dolayı seviyoruz.
Anneye duyulan duygusal yakınlık bir ahlaki temel olmaktan uzaktır.
Çünkü;
Evrimsel psikoloji ve psikanaliz e göre her erkeğin ilk aşkı anne, her kızın ilk aşkı babadır. Bu bahsedilen süreç çocuğun oral dönem denilen dönemidir. Ve normal bir aşk ilişkisi ile erkeğin anneye, kızın babaya duyduğu sevgi aynı nörokimyasal olaylara dayanır.
Dolayısıyla bu duygusal yakınlık ensestin kötü olmasının dayanağı değildir.
tam olarak ensestin kötü olmasının ve modern aile yapısının temellerini atan olaydır. geçiniz.
bugün için bunu konuşmak zaten abes. sosyal canlılarız ve binlerce yıldır süregelen bir asgari "küresel" ahlak kurallarına tabiyiz.
küresellikten, toplumlara hatta oradan da bölgelere ve şehirlere indikçe bu ahlaki kurallara yeni maddeler eklenir ve insanlar doğumundan itibaren bunlarla yetiştirilir.
bugün için ortama uyuyoruz diyebiliriz yani. senin için ahlaklı ya da ahlaksız olan benim için de 3 aşağı 5 yukarı öyledir.
kuzenle evlenmek dinen caiz olsa da bugünün şartlarında birçoğumuzun midesini kaldırır mesela bu ihtimal.
sosyalleştikçe ahlaki açıdan dışa açılıyoruz diyebiliriz. aile kavramını çekirdek aileden daha geniş tutuyor, buna göre yeniden şekillendiriyoruz ahlak ve ensest sınırlarını.
Ortama uymaya yönelim ahlakın açıklaması olamaz. içinde bulunduğumuz toplum çoğunlukla kötü alışkanlıklara sahip bir topluluk ise onlara uymak da ahlaksızlıktır.
sana göre ahlaksızlıktır, o toplumu oluşturan bireyler için ahlaki kıstaslar onlar olacaktır ve uydukları sürece "o toplum için" ahlaklı bireyler sayılacaklardır.
ama böyle bir durum söz konusu olamaz. hepimiz evrim ağacının aynı kolundan geliyoruz ve hepimiz için bu konuda asgari ölçütler var.
insanda bir şeylere anlam kazandırma ve anlamlandırma güdüsü vardır. onbinlerce yıldır aile bağlarını, yıldırımları, yağmurları ve etrafımızda var olan bilumum şeyi kendimizce açıklamaya, anlamlandırmaya çalıştık.
mitolojiler de dahil olmak üzere bütün dinlerin var olma sebebi de budur zaten. tıkandığımız yerde insanüstü şeylere atfettik bunları.
yani bunca yıldır iyiyle kötüyü, zararlıyla zararsızı ve bunlara ek olarak anlam yüklediğimiz her şeyi "ahlak" kuralları çerçevesinde yazısız bir yasalar bütünüyle güvence altına aldık. buna uymayı da insanlığın bir getirisi olarak gördük.
ahlak insanüstü ya da ilahi bir olgu değildir. bunu biz yarattık, üzerine yeni şeyler ekledik ve eklemeye de devam ediyoruz.
dün ergenliğe girmiş(10-11 yaşlarında) bir kız ya da erkek çocukla evlenmek ahlaka aykırı değildi ama bugün öyle. dün kuzenle evlenmek ahlaka aykırı bir şey değildi ama bugün öyle.
bununla ilgili yapılan bir sürü deney var.
mesela;
"Westermarck Etkisi; insanların erken yaşlarını birlikte geçirdikleri kişilere karşı cinsel yönden ilgisizleştiklerine işaret eder. Bu etkinin mantığı (kabaca) şöyle işler: bebekliğinizde anneniz öncelikle sizi emzirmek gerekliliğinden ötürü (en azından buna alternatif teknolojilerin gelişmesinden önce) size oldukça yüklü bir zaman ve enerji yatırımı yapar. Bu esnada sizin ve annenizin çevresinde bulunan kişilerin de yakınlarınız olması uzaktakilere göre daha olasıdır. Bu fiziksel yakınlığın derecesi de yakınınızdakilerle cinsel deneyimlere karşı ilgisiz olmanıza yolaçacak bir akrabalık göstergesi üretmelidir. Bu şekilde tanımlanmış bir etki, kontrollü deneylerde ölçülmeye pek uygun olmasa da, doğal şartlarda oluşmuş buna benzer kabul edilebilecek kimi ortamlar incelenebilir. Bunlardan biri israil'de çocukların benzer yaşlarda kızlı-erkekli karışık gruplarda beraber büyütüldüğü bir kibutz [israil'de bulunan kollektif çiftliklere verilen isim]. Bu kibutzda incelemeye alınan 3000 çocuk arasından aynı grupta büyütülenler arasında sadece 14 evlilik görülmüş ve bunların da tamama yakını 6 yaşından daha sonra bir araya getirilmiş kişiler arasında (Shepher, 1971)."
insanlar evrim ağacının aynı kolundan geliyor ve hepimiz için ahlak konusunda asgari ölçütler var. Bu herkes içim geçerli olan ahlaki kuralların kaynağının ateistler tarafından açıklanması gerekmektedir.
Westermarck etkisine göre yıllarca ananesiz büyüyen bir birey yıllar sonra annesi olduğunu bile bile annesi ile cinsel ilişkiye girerse bu ahlaksızlık değildir. Hatta sonucunda kalıtsal hastalığa sahip bir çocuk doğsa bile ahlaksızlık değildir.
Ahlakın temeli westermarck etkisi ile açıklanamaz.
kendi yapmak istediği birşeyi ateistlerin üzerine atarak soruya cevap vermeye çalışmakta olan yazar beyanatı.
umursamayınız.
bir troll olmak ile karaktersizlik arasındaki ince çizgi de nereye gittiği her halinden belli olan kişinin safsatasıdır.
Ensestin ahlaksızlık olmasının gerekçesi ateistler tarafından kalıtsal hastalıklar sonucu hastalıklı veya sakat çocukların doğması deniyor ve kondom bu iğrençliği engellemek için yeterlidir.
Yine ateistlerin içi rahat etmiyorsa hap ve spiral de kullanabilirsiniz.
Westermarck etkisi, çocuk ailesi ile birlikte büyümüş ise geçerlidir. Dolayısıyla ailesiyle büyümemiş bir bireyin aileden birine karşı cinsel istek duyması doğaldır.
Kaldı ki westermarck etkisi yüzde yüz geçerli bir durum değildir. Ailesi ile birlikte büyüse de ailesinden birine seksüel ilgi duyma hem insanlarda hem hayvanlarda sıkça görülür. Buna ahlaksızlık diyorsanız bunun da gerekçesini açıklamalısınız.
Westwrmarck tezi de çökünce küfür ve hakarete başvuranlar tarafından hala yeterli bir açıklama yapılamamıştır.
Ateistlere göre karşılıklı rıza varsa, herhangi bir sağlıksızlık ve hijyensizlik yoksa ve gebeliğe önlem alınmışsa ensest ilişki ahlaksızlık olamaz. Eğer ahlaksızlık diyorlarsa bunun gerekçesi açıklanmalıdır. O kadar!
Ensest ne kadar ahlaksızlık ise çocukla veya rızası olmayan biriyle evlilik de o kadar ahlaksızlıktır.
Ateistlere göre de bu böyledir. Ben küçük çocukla ilgili iddiamı hem dini hem akli açıdan ispatlarım.
Ateistlerden dini açıklama zaten beklenmez. Bari akli açıdan yeterli bir açıklama yapın şuna amk!
ateistlere göre karşılıklı rıza varsa, herhangi bir sağlıksızlık ve hijyensizlik yoksa ve gebeliğe önlem alınmışsa ensest ilişki ahlaksızlık olamaz. eğer ahlaksızlık diyorlarsa bunun gerekçesi açıklanmalıdır. o kadar!
Ama öncelikle şunu belirtelim. Kuran müslümanlığını savunan ve sadece kuran diyen şahsıma saçma sapan uydurma hadislerle gelmeyin.
Nisa 6 ya göre evliliğe izin çıkması için maddi mal varlığını yönetebilme olgunluğuna erişmiş olma şartı vardır.
Esasen oruçla ilgili olan bakara 187 nin ilk kısmında ise evlilikte birbirlerinin gizlerini ve kusurlarını örtüp birbirlerini her durumda destekleyebilme olgunluğuna erişmiş olma şartı vardır.
Buna göre, gerekli olgunluğa erişmemiş birinin dine göre evlendirilmesi helal değildir.
Günümüz medeni kanununa göre bu olgunluk için belirlenen yasal sınır olan 18 yaş bile bu olgunluğa eşime konusunda yeterli değildir.
1500 yıllık islam tarihinin son çeyrek asrında farkına varılan gerçekler!!! *
Mobilden pek beceremiyorum bu işleri ama yanılmıyorsam talat suresi 4. Ayet de açıkça buluğ çağı olarak evlilik yaşını belirtmekte.
Bahsedilen ayet ise "yetimlere mallarını vermek için evlilik çağına kadar bekleyin, bu malları ellerinde tutabilecek olgunluğa eriştiklerini düşünürseniz onlara bu malları verin. ileride veririm diye onların miraslarını yemeyin" şeklinde bir ibare var.
Evlilikle alakali hiçbir şey geçmeyen bir ayetle evlilik yaşı çıkarımı yapmak komik bir durum. Yine de islami reform adına hoş bir şey.
Neyse;
Ayetlerin tam olarak karşılığını pc başına geçince editleyerek yazarım.
Dedelerimiz, onların dedeleri ve 1500 yıldır süregelen bütün insanlar ve alimler bu gerçeği idrak edememiş olacak ki hepsi 12-13 yaşlarında evlenmişler.
islami reform diye bilinen görüşlerin hiçbiri yeni görüşler değildir. islam felsefesindeki düşünce akımları 1400 yıldır var ve birçoğu da şimdiki reform denilen görüşlerin kaynağıdır. Fakat emevi ve abbasi devletlerinde devletlerin çıkarına uygun olduğu için ehli sünnet denen düşüncedeki devlet destekli din adamları daha popüler oldu.