hz. muhammed'e sormuşlar iman etmeyenler için "bunlar niye iman etmiyor " diye, hz. muhammed'de allah'ın gücünün yetmediğini bilerek "kalpleri mühürlendi allah tarafından onların " anlamındaki ayetiyle cevap vermiş. kur'an zaten çoğunlukla hz. muhammed'in başından geçenleri ayetin geçtiği o an tanrı konuşturma sanatıyla insanlara seslenen bir metin, misal hz. muhammed çoğu ayette duygularına hakim olamaz ve mekkeli müşriklere sert cevaplar verir tanrıyı konuşturarak.
ateistler bu tür çelişkilere düşmeyecek kadar mantık ve sorgulama seviyesi yüksek insanlardır.
varsın bizim gibilerin kalbi mühürlü olsun. kan pompalamaktan başka bir işlevi olmayan organın mühürlü olmasının; bize bir şey kaybettirdiği söylenemez.
Koyun sürüsü gibi bir tanrı tarafından yönetilmeye ihtiyaç duyan, onun yap dediğini yapan, yapma dediğini yapmayan, kendi hayatını çizemeyen iradesizlerin bok attıği insan.
Onlar gibi olmadığını biliyor ve sindiremiyorlar çünkü.
Kendileri baskı altında ızdırap çekerken buna baş kaldıran insanları görmek zorlarına gidiyor.
Gerçek ateist hiçbir dine laf atmaz, özellikle de belli bir dine.
Açıkcası arap çöllerinde kafa kesen sakallıların dini umrumda olmadığı için ne yererim ne de yanlış olduğunu kanıtlamak için uğraşırım.
Bana ne. Bize ne.
çoğu aptaldır, çünkü olmayan tanrıya düşmanlar, akıllı olan aitest neden "keşke tanrı olsaymış" demezki? çünkü ateistlik aynı zamanda işine geldiği için.
inançlılardan daha inançlı inanış biçimi en azından bu inandıkları şey bu dünya ve gerçek bir şey. birçok bilinçsiz müslümana göre daha kıymetli gelmektedir bu yüzden.
ilahsızlardır. ateistlere saygı duyarım sonuçta kişi gayet inanmak istemeyebilir. ama ateizmle teizm arasındaki bütün ne şiş yansın ne kebap düşünceleri saçma geliyor.
uzun bir sefere çıkan geminin güvertesinde sırtında ağır bir yükle ayakta bekleyen yolcudur.. oyse gemi onu ve yükünü zaten taşıyor olsa bile, o yükünü bırakmayı hiç istemez.. bu haliyle ilginç bir zeka abidesidir..
Bir iğnenin bile ustasız olmadığını kabullenip, koca kainatın varlığının kendiliğinden olduğunu düşünme düşüncesizliğidir. Fark etmeden kendi varlığını inkar eden güzel insandır. Beyninin içindeki nöronları hiç görmemiş olup varlığından emin olan, koca kainatı tanıyıp, öylesine rastgele olmasına inanan güzel insandır. üzüldüğüm güzel insanlardır...
ateist değilim ancak bu kadar çok konusu yazılan insanların derdi neden sizi gerdiğini de anlamış değilim.
Ayrıca birisini ikna etme cehaletinde olmayan insanlardır ateistler.
yani ateistleri cahil diye nitelendirilenlerin pek çoğunun daha Muhammed'in ismail soyundan ismail in de ibrahim'in oğlu olduğundan ve ibrahim'in de Mezopotamya da ( bazı kaynaklar urfa diyor ) doğduğundan ve doğduğu yıllarda Sümer Akad mitolojik tanrılarından etkilendiğinden ve yeni bir din oluşturup yaydığından... o zamandan beri din ve mezhep yüzünden ölenlerin tüm dünyada açlık sefalet kaderiyle ölenlerden daha çok olduğundan. ..
Ateistlerin değil Fundamentals düşüncelerin savaşları çıkardığını ve ateistlerin bir çıkarı olmadığını. ...
bir insana cahil diyen cahildir pek çok zaman.
en cahilleri ise merak edip başka bir dine bilime bakmayanlardır.
temel olarak bir yaratıcıyı kabul etmez, gerisi felsefedir.
temeli bu yaratıcı güce inanmamak.
materyalistler vardır, bunlar tam ateist sayılmaz eğer maddi olan bir tanrıya da inanabilir.
ancak şu günlerde geneli ateistir.
materyalizm de, özünde tüm metafizik varlıkları reddeder.
bir de hiççiler var, bunlar da maddeyi bile inkar eder. en koyu ateistler bunlardır.
ateist, yani (ate-ist)
ate, tanrı tanımaz demek. ist de istanbul'un kısaltılmış hali. yani ate istanbul. sadece istanbulda ate yoktur ki. dünyanın her yerinde ate vardır. evet güzel bir tespitte bulundum alkışlayın beni.
uludağ sözlükte 1-2 tanedir. geri kalan bi bok bilmeyen sığırdır. cahildir. lan olum siz ateist mateist değilsiniz tövbe edin geçin lök gibi oturun şuraya.
dinlerin insan aklına ve haysiyetine en büyük hakaret ve zehir olduğunu kavramış,
tüm toplumsal dayatmalara ve yaptırımlara rağmen doğruları ve gerçekleri gönülden savunabilme ve bu zorluklarla başedebilme karakterliliğini, metanetini ve cesaretini ispatlamış,
hayatta en hakiki mürşitin ilim ve fen olduğuna ve bunlar haricinde yol gösterici aramanın gaflet, delalet ve cehalet olduğuna inanmış,
tabuları yıkmış, gerçek ahlakı gökten indiği sanılan kitaplardan değil, kendi özünde ve toplumsal gerçek ve dinamiklerde bulmayı başarmış,
gerçekleri ebelerinden değil, bizzat kendi aklıyla, araştırarak ve sorgulayarak öğrenmiş,
insanın kendi özündeki iyiliğe ulaşabilmesinin ve de açığa çıkarabilmesinin tek yolunun ancak ve ancak din denen dogmalar bütünü zırvalıklardan arınmak olduğu hakikatini farketmiş,
masallara inanma yaşını olması gereken yaşlarda terketmiş ve olgunluğa sadece yaş olarak değil, aynı zamanda mental olarak da erişmiş,
her şeyin evrimleştiğini, ilerlediğini, sabit kalmadığını, gelişmenin ve insanlaşmanın en büyük engelinin dinler olduğu gerçeğini benimsemiş,
zincirlerini kırmayı başarmış özgür insandır.
