kaldırılan arap alfabesi değil osmanlı alfabesidir. osmanlıca alfabe ya da osmanlı alfabesi yapı bakımından arap alfabesinde benzese de arap alfabesinin harflerin üzerine konan işaretlerini barındırmaz. dolayısıyla kelimelerin anlamları okuyanın anlama yeteniğine dayanabilir. bu yazı dili osmanlıcayı edebiyat için ideal bilim ve devlet işleri, günlük hayat gibi konular için işlevsiz kılar.
osmanlı arap alfabesi kuran'da kullanılan alfabe değildir.
Zor öğrenilen ve yazılan arap harfleri yerine kolay yazılan latin alfabesini getirerek okuma-yazma oranını arttırmayı hedeflemiştir. Ve hedefinde başarılı olmuştur.
bunu ilk ortaya atan ataturk degildir. daha once osmanli padisahlari da istemis ama yapilamamistir. arastirilirsa gorulebilir. ataturk bunu batiyla uyum icin yapmistir muhtemelen ama arap alfabesi turk dili icin uygun degildir bilimsel gercekler bunu gostermektedir. dilimiz icin iyi olmistur bu degisim. isteyene ozelden anlatilabilir.
efendi, bunu öğrenmek zordu. şimdi bana camideki kuran kursundan kuran okumayı öğrenip gelen gençler "hiç de zor değil bir kere" demesin. senin yazdığın ve okuduğun arapça, harekeli arapça'dır. her ses yazılır. fakat normal arapça'da ve osmanlıca'da harfler harekesiz yazılır ve sen onu cümlenin içeriğine göre anlardın. bu sebepten osmanlı devleti'nin okuryazar oranı %7 idi.
ileride emoların kullanabileceği bir alfabe olması için. zira arap harfleriyle emo yazısı yazmak mümkün değil fakat latin harfleriyle mümkündür. sen olmasaydın atam emolar da olmazdı. choq osledk sheni atham!
türk kimliğine tamamen bürünmek için.
bazı saflar toplumun dinden bağını koparak için demiş, benim güzel atam kuran ı kerim ide türkçeye çevirtmiştir; lakin bunu bilmeyen papağanlar ortalarda duran klasik sözlerden başka bir bok bilmiyorlar.
en basit açıklamasıyla tam olarak batılılaşmayı ve çağdaşlaşmayı sağlamaktır.
Atatürk ülkeyi bilimde ve sanatta geri bırakan unsurlardan birinin arap alfabesi ve kültürü olduğunu düşünüyordu.
yaklaşım olarak mantıksız bir uygulama değildi ancak uygulamada tam bir fiyasko olduğu da çok açık. çok önemli yazma eserler yeni alfabeye çevirilmedi hatta buna gereksinim bile duyulmadı. yeni alfabenin getirildiği dönemde Türkiye cumhuriyetinin çağdaşı olan batılı devletler büyük atılım içerisindeyken Atatürk ve sonrası dönemde gerçek anlamda bilimsel çalışmalar yapılmamıştır. çağdaşlaşıyoruz derken ilerici teknolojik ve bilimsel adımlar atılmamıştır. insanların dili, giyimi ve yaşam tarzı dış müdahalelerle değiştirilirken gerçek terakkiye yol açacak, yol gösterecek hamleler yapılmamıştır.
gelelim arap alfabesine.. değişimden önce evet insanlar okuma yazma bilmiyorlardı çoğunlukla. ama bunun nedeni eğitimli insanların balkan,1.dünya ve kurtuluş harplrinde hayatlarını yitirmesi ve ülkenin özellikle son 100 yılda çok ağır şartlar altında bulunuyor olmasıdır. arap alfabesi kullanılan dönemlerde de türklerin dönem dönem bilimde ve sanatta çok ileri oldukları açıktır. son dönem içinde bulunulan durum alfabeden bağımsızdır.
atatürk değişimi ve terakkiyi amaçlıyordu. ancak o dönemde gerekenler yapıldı mı, sonrasında ülke bilimde sanatta üst düzeylere taşınabildi mi, tabi ki hayır.
çok net olarak, insanları dinlerinden koparmak, geçmişle olan bağlantılarını kesmek. ingilizlerin kulu, köpeği yapmak. bir daha ayağa kaldırmamak üzere ampute yapmak. oldu da ama sonuçta, başardılar. gençler yabancı müzik dinleyerek kendinden geçiyor, kuran yabancı lisanda diye ateist oluyor çoğu. suçlu sonbahar, boşver.
o dönem memleketimizde bir arap düşmanlığı vardır. ama bu düşmanlık boşu boşuna değildir. özellikle 1.dünya savaşı esnasında arapların ingilizlerin yanına geçip, ordumuza yaptıkları ortadadır. bir örnek vermek gerekirse, hastane basıp yaralı mehmetçiklerimizi katletmeleri bir göstergedir. dolayısıyla babaannemin rahmetli büyük dayısı başta olmak üzere o dönemin nesli araplardan oldukça nefret etmekte. hadi bunların nefret etme sebepleri belli de, sen niye bu yavşakları bu kadar tutuyor ve seviyorsun lan a ibine diye sorarlar adama.
boşa kafa yorulan mevzudur. bunu diyen biri "hacca gittim adam kuran okurken hüngür hüngür ağlıyordu. ben okurken anlamadığım için kendimi çok kötü hissettim ve o an atatürk e içimden sövdüm." demiştir. sorun şu ki merak ettiği şeyi araştırıp öğrenmekten acizdir. kuran mealinden bir haberdir. bir de allah ın evinde allahın kuluna küfür ettiğini gerile gerile söylemektedir. tabi bu günah olmuyor.
neyse sana gelince güzel kardeşim. türkler islamiyeti kabul etmeden önce göktürk ve uygur alfabelerini kullanıyordu. geçmişini çok öğrenmek istiyorsun madem bunlara dönelim ne dersin? ha pardon bizim geçmişimiz osmanlı dan başlıyor değil mi? sen de haklısın kendince. aklıma bir cem yılmaz repliği geliyor; "beyni var fikri yok."
hali hazırda çince, japonca örnekleri veren gerizekalıları barındıran mevzudur.
milli bir alfabemiz olsaydı bizde onu kullanırdık ve değiştirene ana bacı saydırırdık lakin arapça nedir lan? ne kadar meraklısınız arapçayı ağzınıza almaya. saksocu ibneler sizi.
atatürk devrimlerinin tek bir amacı vardır. türk toplumuna batılı, hıristiyan yaşam tarzını kabul ettirmek. sokağa çıktığınızda gördüğünüz manzarayı, avrupa ülkelerindekinden ayırt etmeniz mümkün mü? muhafazakar kesimin ağırlıklı olduğu semtler hariç değil.
kabul etmemiz gereken bir husus var; bu ülkeyi kurtuluş savaşı değil, avrupa'nın atatürk'e dayattığı anlaşmalar kurtardı. harf devrimi, kılık kıyafet kanunu gibi gündelik hayata direkt etkisi olan devrimler. türk toplumunu, hıristiyan bir toplumdan ayıran ne kadar farklılık varsa atatürk'ün yaptığı devrimlerle yerle yeksan oldu.
ee, elin avrupalı gavuru da baktı ki; türklerin genetiğiyle oynayıp kendilerine benzettiler, ortada savaşmak için hiçbir neden kalmadı, gemilerine atlayıp memleketlerine sktir olup gittiler. benim eyyorlamam bu kadar.
bu tarihten sonra geriye dönüş elbette olmayacaktır. kuranı yüzünden okurken anlamak isteyen gider arapça öğrenir. fakat daha kötüsü eğitim dilinin hangi akla hizmetse ingilizce yapılmasıdır. ilkokullarda bile ingilizce öğretilmekte. yüzde yüz yabancı dille eğitim veren üniversiteler var. bu konunun tartışılması daha mantıklıdır kanımca.
okuma yazma bilme oranıyla tamamen ilişkili olmayan durum.
osmanlı döneminde halkın okuma yazma bilmemesi, cumhuriyet döneminde ise tamamına yakınının okuma yazma öğrenmesinin en büyük nedeni okuma yazma seferberliğidir.
osmanlı devleti okuma yazmayı hedef olarak belirlemiş olsaydı mutlaka köy köy kasaba kasaba bırak arapçayı çince bile öğretirdi insanlara fakat devletin böyle bir motivasyonu yoktu. ilmiye sınıfı okuma yazma bilse yeter deniyordu, ilim irfan sarayın içinde kaldı.
halk belki kur'anı arapça metninden gayet iyi okuyabiliyordu, dini bilgileri de etraftan iyice öğrenebiliyorlardı, fakat diğer ilimleri öğrenmeleri zordu, çünkü o ilimlerin yazıldığı kitaplar yaygın olmadığı gibi okumayı bilecek kişi yoktu. osmanlı devletini istanbul bursa edirne dışında düşündüğümüzde, misal ısparta, antalya, yozgat gibi şehirlerde okuma yazma oranı binde 1 bile değildi belki.
tarihi abilerinen öğrenen andavalların bok attığı iştir. ayrıca bu konudaki sıkıntılarını da latin harfleri ile anlatmaları gülünçtür. http://inciswf.com/sakirt.swf
(bkz: şakirt alert)
muhtemelen bazılarının şu an bile göremediği şey, yani ural-altay kökenli bir dilin semitik bir alfabeyle yazılmasının saçmalığının o zamanlar bariz ortada olmasıdır bunun nedeni.
amacı açıklamaya gerek kalıyor mu?
avrupa açlıktan ölürken arap alfabesine geçtimiki biz geri kaldığımızda latin alfabesine geçmemiz gerekiyor. Çin ne kadar geri kaldı teknolojiden ? Rusya ne kadar geri kaldı peki ? Olay harfte değil gençler olay beyinde ve sizin gibi beyinsizler oldukça apple samsung yapar bizlerde aç dolaşır alırız o teknolojileri.
100 yıl önce yazılmış bir kitabı okuyabiliyormusunuz orjinal haliyle ? OKuyamazsınız kodumun salakları.
Elin ingilizi 500 yıl önceki kitapları belgeleri okuyor çeviriye ihtiyaç duymadan.Adam geçmişinle olan bağını kopardı sen hala latin alfabesi çağdaşlık modernlik. Bugün bir rus dan dahamı çağdaşsın dangalak ? Dahamı modernsin ? dahamı üretkensin ? Bir japondan bir rusdan dahamı iyi ingilizce biliyorsun ? Bunların hepsinin cevabı hayır. o zaman ben senin körü körüne inandığın sorgulamadığın değerlerini sikeyim.