Atatürk'ün yaşadığı dönemde kendisine ve fikirlerine karşı olanların çokluğunu görebilen zihniyettir. Dolayısıyla Atatürk ve çevresindeki azınlığın fikirlerini bir şekilde dikta ettikleri gerçeğini de çok rahat görebilir. Aksi taktirde hilafetin hayatını devam ettirebileceğini ve de kolaycacık* amerikan mandası olunması gerektiğini görebilen zihniyettir. Neden olmamıştır? Çünkü tepeden bazı fikirler inmiştir. Bütün inkilapların "dikta" olarak yukarıdan inmediğini kim söyleyebilir?
Atatürk'e diktatör demek Atatürk'ü aşağılar mı, yoksa yüceltir mi? Hayır efendim Atatürk her şeyi tek başına yaptı, çevre'sindekiler zıt fikirdeydiler. Bakın nasıl da yüceltiyorum. Ama siz diyorsunuz ki, hayır efendim kararlar demokratik olarak alındı, Atatürk de herkes gibi düşünüyordu, herkes aynı şeyi düşünüyordu çünkü çok basitti her şey.
Hayır basit falan değildi. En azından Atatürk kurtuluşu demokrasi gibi bir saçmalığa bağlamadı. Demokrasi kolay zamanların oyuncağıdır. Zor zamanlarda işe yaramaz, köstek olur. Hatta yok bile edebilir.
Diktatörlük rejiminin de "iyi" veya "kötü" olarak sınıflandırılabilmesi tamamen diktatörün niteliğine bağlı bir durumdur, ve burada gayet nitelikli birinden bahsediyoruz. Tek sorunu, eserini emanet edebileceği biri yoktu. Ve de, Atatürk gibi biri kendisinden sonrasını da düşünecek kadar bencillikten uzaktı.
Bir devrimin sadece halkın iradesine bağlı olduğunu sanan zihniyettir. Bütün kararlılığıyla, görüşlerini insanlarla paylaşarak yola devam etmiştir. Yasaklamıştır. Bazı düşünceleri halkın belleğinden silmek için kurumları düzenlemiştir. Bir Tanzimat dışı çağdaşlık projesini hayata geçirmiştir. Kültürel görüşleri öylesine sağlam temellere dayalıdır. Hala kime neyi ispatlıyoruz ki. Bir büyük adamdır işte. Diktatör değil.
devlet kurucuları genelde çok baskıcı olurlar. ortaasya'da kurulan türk cumhuriyetlerine bakın hepsinin başında birer "demir yumruk".. demek ki bu işler böyle oluyor. yeni bir devlet kuruyorsun elbette karşı çıkanlar olacak, beğenmeyenler olacak. onlarla demokrasi sınırları dahilinde mücadele edemezsin. ya ne yaparsın? asarsın, kesersin. atatürk de böyle yapmıştır ve atatürk dikatatöre yakın bir isimdir, konjonktür bunu gerektiriyordu çünkü...
bu görüşünü atatürk tepeden inme devrimler yaptı diyerek kanıtlamaya çalışan zeka özürlü insandır. atatürk dönemi devrimleri en kansız devrimlerden biri olmuştur.
ayrıca tepeden inme olmayıp halktan gelme olması için önce ülkede işçi sınıfının gelişmiş olması gerekmekteydi ki bu da mümkün olmadığına göre atatürk ileride kan dökülmemesi için en güzel ve en doğru zamanı seçmiştir.
düzeltme: bu giriyi eksi oylayacak zihniyette olan insanlar da varmış aramızda!
hadi topluca atatürk e diktatör diyelim ey güzel yurdum insanı'
kendilerine toktamış ateş'in "biz devrimi çok seviyoruz" veya "türk devrim tarihi" kitaplarını okumayı tavsiye edeceğim zihniyettir. kendilerine ayrıca atatürk'ün yunus nadi'ye söylediği şu sözü hatırlatayım: "Ben bilakis, her kerameti Meclisten bekleyenlerdenim. Nadi Bey, bir devre yetiştik ki, onda her iş meşru olmalıdır. Millet işlerinde meşruiyet, ancak millî kararlara istinat etmekle, milletin temayülatı, eğilimi umumiyesine tercüman olmakla hasıldır."
diktatör kelimesinin anlamından ve hatta yaşadığı ülkenin yakın tarihinden bihaber insanlardır. dahası ortadoğu ve avrupa'nın yakın dönem politik tarihini bilmeyen, okumayan, okusa da anlayacak kapasitesi olmayan güruhtur.
kendilerine "cahil" diyerek harcanacak vakit bile israftır.
ne seriatcilar ne kürtcüler nede milliyetci olduklarini sananlar sevdi onu , o sevmez bu sevmez ama bu sevmeyenlerin hicbiri su an özgürce dolasamayacakti ulu önder olmasaydi. atam sen rahat uyu, biz variz.
diktatör lafının küfür olarak algılanması sebebiyle yadırganan insanlardır. diktatör yasama yürütme veya yargıyı elinde bulundurup son sözü söyleme yetkisine sahip devlet adamıdır. eğer bir önder tamamen yeni bir devlet kurmuşsa, o kişi, bilin ki diktatördür. başka bir yolu da yoktur diktatör olması haricinde. zira kuruluş safhasında diktatörya yetkisini bırakması devletin çökmesi ihtimalini yüzde yüze yaklaştırır. castro da bir diktatördür, lenin de, washington da, atatürk de. bu kadar mevzu yapılacak ne vardır, anlayamam.
edit: ya birader valla anlayamıyorum. diktatörya bir yönetim şeklidir. bir küfür değildir. devletlerin kuruluş safhasında, her devlet, bakın istisnasız her devlet (üç beş anlaşmayla bölünmüş, tehlikeden, ottan boktan uzak küçük avrupa devletlerini saymazsak) diktatörlükle yönetilmiştir ve yönetilecektir. bu budur, devlet adamının iyi ya da kötü olduğunu belirten bir olgu değildir, zira yeni kurulan devletlerde diktatörya'ya devlet yöneticilerinin eli mahkumdur. başka kaçar yolu yoktur! aksini iddia etmek devlet kuramından habersiz olmak demektir.