günümüzün tarafsız sağcı basın kuruluşlarına laf edenlerin bilmediği atatürk dönemi yazılı basınıdır. o bilmeyen kardeşlerimizin öğrenmesi açısından dönemin hoş olmayan örneklerinden bir tanesini sizlerle paylaşalım inşeallah.
evet kıymetli kardeşlerim tarih 4 şubat 1949 türkiye büyük millet meclisinde iki kişinin ezan okuması üzerine, bir yazar, o dönemin bir gazetesinde yayınlanan yazısında dine zehir demiştir.
atatürk dönemi ve sonrasındaki inkılapların ne maksatla, hangi zihniyetle yapıldığını göstermesi bakımından o yazarın yazdıklarına bir bakalım kıymetli kardeşlerim:
halk arasında ve intihap dairelerinde hoşa gitmeği her şeye üstün tuttukları anlaşılan bazı kimseler, din avukatlığının insanı kalabalıklara çabuk sevdireceğine inanmışlar ve demokrasiye yeni giren memleketin içinde sanki atatürkün yıktığını yapmak ister intibaını bırakan bir tavır takınmışlardır. bu zevat bu arada, komünizme karşı en iyi mücadele çaresi olarak din propagandasını tavsiye bile etmişler ve zehri zehirle tedavi etmek yolunu işaret suretiyle akıllarının bütün ölçüsünü de ayrıca göstermişlerdir.
kitapçı dükkanlarını arapça levhalar kaplamış ve din mecmualarının sayısı da tabii hesaplanamaz bir hal almıştır. vaziyet böyle olunca malum müezzinler de kalkmışlar ve tam millet meclisinin içine girerek, ezanı okumağa başlamışlardır.
günümüzün güçlü,tarafsız, özgür basınına çamur atmak isteyenler geçmişlerini ne de çabuk unutuyor değerli kardeşlerim. uyumayın, uyutmayın inşeallah. selam ve dua ile.
edit: 1950 adnan menderes iktidarlığına kadar olan dönemin atatürk'ün tek partili dönemine* ait olduğunu bilmeyenlerde varmış. bilgi seviyeleri ortada ne diyelim.