global demokrasi kurallarının ve günümüz türkiye devlet rejiminin de temeli olan, yasama-yargı-yürütme ayrılığına atatürk'ün karşı çıkmasıdır...
Atatürk, 1921 yılının ocak ayında 1921 Anayasası müzakere edilirken, kuvvetler birliğiyle ilgili müthiş bir konuşma yapıyor. Mecliste, Kuvvetler ayrılığını savunanlar delidir, çılgındır. meclis değil, hükümet güçlü olacak, yargı da hükümete bağımlı olacak" diyor. (Taha akyol)
bu durumda;
-atatürk demokrasiye karşı mıdır?
-ulusalcıların; "akp hükümeti yargıya baskı yapıyor, türkiye'de yargı bağımsız değil, masum generallerimizi yargılıyor" savı, atatürk'ün isteği olan (yargının hükümete bağlılığı şartı) gerçek atatürkçülük değil midir?
-kuvvetler ayrılığını (yani demokrasiyi) savunan "çılgın ve deli" midir?