vatandaşlarının teröristin elektrik faturasını ödediği bir ülkede aynı teröristle savaşmaya gidiyorum. düşman kim, kim değil tam olarak bilmiyorum. ben düşmanla savaşabilecek kadar ben miyim ve benim gibi olanlar gerçekten bana dost mu bunu da bilmiyorum. seçimlik bir durum değil. param olsa bile bedelli yapamam. içim el vermez. ancak umarım azıcık insaniyetli komutanlarla karşılaşırım. hem komutan ne? komuta eden kişidir. yani komut veren kişidir. komuta kelimesi de kom kökünden gelir. kom, geçici bir yerleşme şeklidir. göçebelik yani. tdk'ya göre ise "evcil küçükbaş hayvanların barındığı çit veya duvarla çevrili yer, arkaç." iyi, komutan kelimesi türkçeymiş. ancak general, jandarma, polis, demokrasi gibi kelimelerin de bir incelenmesi, türkçeleştirilmesi gerekir. asker ise arapça bir kelimedir. yani türkçesi bulunsa iyi olur. er kelimesi iyi bir seçenektir. er görevi, er kişi görevi, erlik görevi şeklinde kullanılsa yadırganmaz. 6 ay git gel işte, siktir et bütün bunları. kim bilir kimlerle karşılaşacaksın orada. bunları düşünmeye zamanın da gücün de olmayacak belki.
Eşim şöyle bir tepki vermişti:
Sımsıkı sarıldı ve " beni gönderme !" Dedi. Içi acıyarak söyledi ama o sırada bile şaka yapmaya çalışıyordu.
Çok zor bir şey . Bekliyorsun bekliyorsun. Biz en geç kasım celbi olur diyorduk , kendimizi hazırlamıştık iyi kötü. Olmadı. Aralık ayına kaldı. Daha kötü olmuştuk.