kısa dönem erlerin eğitimi bitmiş, tabur önünde bölüklere dağıtılmak için dizilmişlerdir.
binbaşı : lan ne mezunuydun sen?
asker : (önce tekmil, sonra)çevre mühendisliği komutanım!!
binbaşı: çevre mühendisliği mi?
asker: evet komutanım!
binbaşı : teğmenim, bunu taburun bahçe sorumlusu yapalım. çevrecidir, anlar o işlerden..
teğmen : emredersiniz komutanım.
binbaşı : greenpeace falan var mı lan sende? kendini bağlıyomusun çıplak çıplak zincirlere..
asker : hayır komutanım..
binbaşı : ne biçim çevrecisin sen? bağlasana olum, millet arada malları görsün..
asker : !!!!!!!emredersiniz komutanım!!!!!!( eleman 5- 10 dakika arası bomboş gözlerle insanlara bakmıştır.zaman geçtikçe öğrenilmiştir ki binbaşı fırlamanın tekidir ve ara ara askerle daşak geçmektedir)
Jandarma olarak yapanların ki hiç bitmez. hırsız kovalama, köy kavgaları, kız alı koyma, define avcıları, fuhuş, cinayetler gibi konu başlıklarına bölerek anlatırlar. *
Askerligini yapanlarin doldurmasini bekledigimiz basliktir efenim..an itibariyle son uc gunum oldugu icin kendimi de bu gruba dahil etmekteyim...e o zaman bi anı patlamak icap eder :
Yer : tatvan ordu evi
tarih : hatirlamiorum
saat : 03:30 civarlari
Tatvandaki altıncı zırhlı tugay komutanlıgına bingol ilinden tayin edilen akil sagligi yerinde olmayan bir tabip astegmengelmistir ve dogal olarak da ordu evinde ikamet etmektedir her astegmen gibi.Soyledigimiz gibi ruh ve akil sagligi yerinde olmayan bu garip kisilik kendi kendine konusup gulup eglenmektedir genelde ve geceleri de doga ustu gucler tarafindan oldurulecegi dusuncesiyle uyumamaktadir, e ozaman n'apmaktadir,resepsiyondaki askerlerle muhabbet etmek istemektedir.yine bir gece kapinin önünde askerle muhabbet edip sigara tüttürürken bir yandan da askerimize universitede asik oldugu kizdan bahsetmektedir,mazlum asker de sıkıntılı ruh haliyle dinlerken kahramanimiz,korku filmlerindeki sahnelerde oldugu gibi solundaki askere dogru basini sert bir sekilde cevirerek sabit bir bicimde aptal avanak bir bakis patlatir.Mazlum askerimizin korkudan dili tutuldugu icin kelime-i şahadet getirmek ister ama agzindan sadece "eşşşhh eşşşhee eşşşşşheeee" laflarini cikarabilmistir.Bunu goren kırık astegmenimiz askerin icine cin girdigini düşünerek ciglik atmaya baslamistir ve akabinde her ikisi de ters yonlere dogru koşmaya baslarlar.** Ertesi gün edindigimiz bilgiye gore kırık astegmenimiz cikis kapisina dooru hizla kosarak disari cikmistir,tabi nobetci askerleri de korkutarak,cocuklar tam siper halinde gecisini izlemislerdir efenim!* En son sabaha karsi bitlis'e varmak uzereyken inzibatlar bu pijamali kırık astegmeni yakalamislardir!!efenim hala da buyuk ihtimalle o cocukta cin oldugunu haykirip durmaktadir!! anlattim mutlu oldum!*
*
mekan: kadıköy mc donals
tarih: 2005 kış
şahıslar: iki kız, bir erkek, ve kulak misafiri
erkek: ya işte bizi tatbikata götürdüler..
kızlar: eeee?...
e: bir ovaya indik... acaip sesler duymaya başladık... kafayı bir kaldırdım ki gökyüzüne f16lar gelio ufuktan...
soora biz koşmaya başladık falan.. f16lar arkamızdan füze atıyorlar
k: ay canıııııııııııııımmm...
e: işte yakamızı zor kurtardık, hemen bi kayanın arkasına geçtik fln biz..... *
- abicim bir gün yine dağlayız. terörist ipneleri yakalamak için
+ eee
- işte ormanda ilerlerken pusuya düştüm.
+ hadi beah
- sorma. sonra beni öldürdüler.
+ ohaaa
yalanla harmanlanmış fantastik anılardır, bilim kurgu filmleri bile daha inandırıcı gelir..Bu anılar da bir erin, alay komutanına el ense çekmesi, nizamiyede hergün sarhoş gezmesi ve daha bir çoğu normal kabul edilir..Ayrıca dinlemesi bir yere kadar zevkli olsa da anlatan kişinin anlatmaktan bıkmaması dinleyene aşırı bıkkınlık verir. bir zaman sonra anlataan muhterem şahsın, sallama ziya din kardeşiyiz, lafını işitmesi kaçınılmaz olur..
futbol geyikleriyle birlikte bayanların dinlemekten hiç hazzetmedikleri anı kategorisine girer bunlar. şahsen ben bayanları sıkmamaya gayret gösteren bir centilmen olaraktan, ortamda bir bayan varsa bu tür mevzulara hiç girmemeyi tercih eder, ısrarla konuyu askerliğe getirmeye çalışan hemcinslerimi de şidettle kınamaktan kendimi alamam. anlatana zevkli, konuya vakıf değilse dinleyene sıkıcı gelen muhabbetlerdir bunlar. zaten bizim bölükte bir aliosman başçavuş vardı, boş konuşana gıcık kapardı. bir keresinde hiç unutmam...
iyisiyle kötüsüyle bir çok şey kazandırır insana askerlik.
insanın beynine kazınan ve her geçen gün kendini özleten anılardır. tekrar olsa tekrar yaparım dedirten anılardır, askerliği sevme nedenidir belki de.
bitmediği doğru olan anılardır. çünkü yıllar ilerledikçe olaylara bakış açısı da değişiyor insanın. askerden ilk gelindiğinde bir anı; "neyse abi hava olmuş eksi 15 derece, ölecem sanmıstım, iğrençti" diye anlatırken, 15 sene sonra "hava eksi 15 dereceydi, elimize aldık çayları, elimiz yanıyo vücudumuz donuyodu, çok güzeldi o günler" gibi anlatılabiliyor.