olmaz öyle şeydir,milletimizin göz bebeği kahraman ordumuzun şerefli subayları için yapılan çirkin yakıştırmadır.
o bi kerem piknik değildir. arazi keşfidir. fesatların gözüne batmıştır.
(peşin büdüt: "bi kerem" ifadesi kasten ve taammüden o şekilde yazılmıştır, imla kuralları bilinmektedir)
çok yazıktır ki varlığımızın teminatı olan ordumuzda kimi zaman nerden gelip kimin evladı olduğunu unutan bazı soysuzlar, yalnızca devlet imkanlarını şahsi menfaatleri için kullanmakla kalmadı aynı zamanda ordumuzu kötülemek için pusuda bekleyen sırtlanlara da leşlerini altın tepside sundular. bunlar olmadı deyip kulağın üzerine yatmak da bu olayları tüm silahlı kuvvetlere mal etmek de hata olur.
benim anlamadığım o motivasyona ihtiyacı olan dağda savaşan asker mi yoksa komutanın eşi kızı akrabası mı, komutanın karısının ne motivasyonu olur, motive edilmesi gereken general değil cephede savaşan askerdir, onları motive etmesi gereken kişi de generaldir, ama şu an kendisi motive olmakla meşgul. hazin bir olaydır vesselam.
Bu durumu savunabilen arkadaşların atraksiyonlarını görünce gözüm yaşarıyor, bakalım ne senaryolar yazacaklar, yetenekli çocuklar bunlar.
Zamanında isteseydim yapacağım olaydı ama bu memleketin ordusunu boşu boşuna meşgul etmek kimseye yakışmaz bence. işleri güçleri var olm ne diye yoruyorsunuz.
O uh-1 'ler su yakmıyor heralde bırakın abicim bu işleri.
ordu için utanç tablosudur. insanın kanını dondurmaktadır, büyük paralara satın alınan, her uçuruluşunda yine büyük paralar harcanan bir helikopter, bir paşanın eşinin dostunun keyif aracı haline gelmiştir, tutuklanan generallere kayıtsız şartsız destek veren postal yalayıcılarının hala açıklayamadığı bir olaydır.
yirmi küsür senedir bitirilemeyen dağda ki kenelerin sebebi olunmasına açık örnektir. adamlar düzenli orduya geçmeyi falan bile başardı. hatta sosyalizm ilminin dipiçiğine bile vurmaktalar dağda, yalçın küçük eğitiminde.
tabi ki pkk'nın sonunun gelmemesinde işin askeri yönünden çok bürokratik yönleri ön planda, ancak üstüne toz kondurmayan askeriyemiz, bu tarz magazinel bazlı iğrenç haberlerle artık gündemden düşmez oldu. türkiye'nin en güvenilir ve karizmatik kurumunun bu durumlara düşmesi büyüklüğüyle orantılı hayal kırıklıkları yaratmakta...
cumhuriyet düşmanı,Atatürk düşmanı, Tarikatçılar yerden yere vurmak istiyorsalar.
Paşam yapar çünkü size karşı,kankalarınız pkklılara karşı koruduğu Cumhuriyetin ve onun Cumhuriyet çocuklarının parasıyla
ne gezisi olduğu sizin gazeteleriniz tarafından çarptırılan bir geziye çıkmıştır.çıktığı gezi sonuna kadar hakkıdır.
Sizin gibi insanlarla uğraşmak adamda sinir stres yapıyor demek ki.
bu gibi durumlar bürokrasi de yıllardır vardı ve halkın bürokrasiye güveni kalmamıştı. yıllardır en güvenilir kurum olan ordumuzda da ve de en tepelerinde olan bir komutanın böyle bir sebep ile gündemde olması o güveni sarsmaktadır.
bu millete hazreti ömer adaleti lazım. ve de hazreti ömer adalati ile yönetecek insanlar lazım. lakin bunu yetiştirecek,gerek bürokrat gerek siyasi gerekse de askeri erkanın durumu bu olunca sonuç çok vahim.
demekki neymiş; 'nasılsanız, neye layıksanız öyle idare olunursunuzmuş.'
akabinde f16 yakıtı kullanarak tutuşturulan mangalda roketatarla vurulan kuşların eti kızartılır ve yenir. bir hafta sonraki etkinlik ise çocuğu okula tankla götürmektir...
bu ülkede zannedersin ki bal tutan parmağını yalamaz.. ona en güzel örnek. olaylar zaman olarak yanlış aksedilse de (3 ekimden sonra olması kılık kıyafetlerinden dolayı mümkün değil, o dağda o tarihte adamın götü donar) özünde yanlıştır.
ancak olaya bir de şu açıdan bakalım. askeri, her açığında itin götüne sokmaya çalışanlar, çok sevdikleri başbakan, eşi ve çocukları ile t.c.'nin uçağı ile seyahat ederken, gezilere çıkarken, ettikleri/çıktıkları yetmiyor gibi bir de devletten harcırah aldıkları zaman neden suskun kalırlar.
TSK'nın kimlerin elinde olduğunu ve nasıl bir zihniyet tarafından idare edildiğini gösteren en net delildir. Bazılarının bu paşanın ailesiyle helikopterle pikniğe gitmesini nasıl normal olarak görüyorlar benim aklım almıyor. Sen diyeceksin ki, ödenek yoktu o yüzden karakolları taşıyamadık,diğer taraftan helikopterle pikniğe gideceksin a.q. Bu ne s.kim iştir diye sormazlar mı adama?
Ne zaman birileri bunların bir açığını yakalasa, askeryeyi yıpratmayın diye olay örtbas edilmekte veyahut o açığı yakalayanlar vatan haini ilan edilmekte. Ha s.ktirin lann ordann
Artık bu millet yutmuyor yaptığınınz oyunları,milletin gözü açıldı artık.
Millet artık yıllardır bu ülkeyi kimlerin yiyip bitirdiğini, bu ülkenin anasını şimdiye kadar kimin s.ktiğini görüyor. Biri dağda asker ölürken golf oynar,biri helikopterle pikniğe gider,biri askeri denizaltıyla arkadaşına tur attırır. Vayyy a.q bu kadarda olmaz artık diyorum.
kuzey ırak sınırında pkk ile mücadelede karakollara ödenek yetersiz diyen paşanın, eğer doğruysa keyfe keder bu hareketin kamu vicdanını yaralaması da gayet normal.
vakit'in sorduğu sorular gayet manidar görünüyor. peki biz de şunu soralım: orduyu, generalleri vs.yi koruma kollama gibi bir misyonumuz olmadığını belirterek:
1- genelkurmay ikinci başkanı'nın bu mahrem görüntülerini kim nasıl çekmiştir?
2- bu fotografı çekenler neden islamcı faşist vakit gazetesine servis etmişlerdir?
3- ordu içerisinde ya da devletin diğer istihbarat birimleri içerisinde ordunun komuta konseyi ile kavgalı gruplar mı vardır, misal bu gruplara utah'daki bir çiftlikten emir geliyor mudur?
3- vakit, bir generalin kellesini aldığında ne olacaktır, vakit türkiye'yi demokratikleştirmek mi istemektedir, vakit anti-militarist midir, vakit demokrat mıdır, ığsız'ın vatanın milletin parası ile alınan askeri malzemeyi şahsi menfaati için kullanıyor olması, vakit'in insanlık düşmanı bir güruh tarafından çıkarıldığı gerçeğini değiştirir mi?
Asıl asker kökenli toplumumuza yakışan başka bi ülkede görmeye tahammül edemeyip kıskanmamız gereken bidurum.
Herkeste bi sıkorski olsada herkes yapabilse.
karsi tarafi dinlemek amaciyla haberin kaynagi 5 gun once resmi kanallarla 4 adet soru sormus halen yanit beklenmektedir,
1- Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız, Aktütün saldırısından kaç gün sonra tatile çıkmıştır? Geziye kimler katılmıştır?
2- Türk Silahlı Kuvvetlerine ait helikopter ile geziye çıktığına dair elde ettiğimiz fotoğraflar doğru mudur? Doğru ise TSK nın söz konusu fotoğraflar hakkında görüşü nedir?
3- Devletin resmi helikopterini alarak eşi ve çocukları ile tatile çıkan Orgeneral Hasan Iğsız, gerekli izni almış mıdır?
4- Orgeneral Iğsız, Aktütün baskını sonrası "Paramız yetersiz, karakolları taşıyamadık" demişti. Bu sözleri söyleyen bir orgeneralin saldırının hemen ardından tatil yapması çelişkili değil midir? Orgeneral Iğsız, suç işlemiş midir?
yüce ordumuzun terörle mücadelede motivasyonu sağlamak için çıktığı geziyi çekememektir. ne olmuş yani askerler çatışmalarda bazen helikopterle hastaneye yetiştirlemiyor diye ? unutmayın ki analar asker doğurabilir ama helikopter doğuramaz. bölücülerin bu oyununa gelmeyelim . devlete verdiğimiz iki kuruş var onun da hesabını mı soracağız ? vatan hainliğidir ordumuzu sorgulamak. ne de olsa ordumuz her şeyin en iyisini bilir ve her şeyin en iyisini yaşamak da onların hakkıdır. ya ya işte böyle.
genelkurmay'ın paşalar için alınan yeni audi marka araçların o arazi şartlarında kullanılmasının mümkün olmadığından dolayı askeri helikopter kullanılmak zorunda kalınılmıştır şeklinde bir açıklama yapmasını beklediğim olaydır.
bazı arkadaşların haberin kaynağını göstererek olaydan ziyade parmağa odaklanma hâllerinin ne kadar kronikleştiğini göstermiş haberde yaşanandır.
oysa ne kadar doğal hâki renk bir helikopterle şöyle bir aile gezintisine çıkmak, kırlarda ovalarda. arada sorun çıkaran bi' kaç "kara derili" de temizlenirse fena olmaz diye düşünüldü belki.
"sahip olduğu" heli joystickini oğluna veren bir baba. "şimdi bin kat daha nefret ettim bu gazete görünümlü tuvalet kağıdından."*
- ya babaaa, geçen oturduğumuz yeri kapmışlar. ühühühüh
+ tamam oğlum, hallederiz.
% bey dur, sakın öyle bi şey yapayım deme.
çuuivvvvvvvvvv ( bomba efekti )
- aslan baba!
+ koçum oğlum, gel şimdi de iniş için bi yer açalım.