bugün

-ne asi olacaksın asılacaksın, ne de paspas olacaksın ezileceksin.

annanem cok akıllı ve hanımhanımcık bir kadındır.
hep der ki "ne buyukluk tasla kimseyi ez, ne seni kimsenin ezmesine izin ver."

her seyde "denge" cok guzel, gelsene;)
kanal d'de denk geldiğim dizi.
bazı türk kızlarının kendilerine yakıştırdıkları sıfat. 7 ülke gezdim, hiçbirinin kızlarında bu tarz bir olay yok. allah yardımcısı olsun türk erkeğinin.
Darbecilerin sıfatıdır.
" Hiç düşünmeden vur beni sakın bir saniye bile bekleme
Çünkü ben bir asiyim ayaklanırım hayalleri yedeklemem
Gözünü kırpma tetiğe asıl ne de olsa seni haklı çıkartacaktır parayla susan basın
Tırsma elin titremesin kazandığın madalyon zengin edince fitre verirsin
Günahların af olur korkma hurilerin yediden altıya düşmez
inandığın mollalar mutlaka bir kılıf bulur
Neden burada olduğunu bil ben hükümetin varlığını reddettim çünkü özgürlüğüme küfretti
Monarşiye göz kırptı her lafını dikte etti birilerinden öç alırken benim hayatıma kastetti
Sokağa koştum çünkü onlar hep yalan attılar ben de duydum onlar insan bense kötü oldum
Ben özgürüm diye bağırdım onlar anarşistliğe damga vurdu
Eyvallah hiç kimsenin boyunduruğu altında değilim özgürüm
istersem anarşist olurum istersem halk olurum
Ben kendimin kralıyım bu yüzden vur beni lan titreme sakın bir saniye bile bekleme.. "
gezi parkı için yapılmış en iyi şarkıdır. evet.
Ozbi adını kullanan rapçi Ozan Dursun'un Youtube'da bir aydır dönen şarkısı. Gezi sırasında ve sonrasında pek çok şarkı yapılmış ama iddia ediyorum en serti bu olmuş. Hatta yasaklanırsa hiç şaşırmam. Şarkının sözlerini bir yana bırakıp klibine bakacak olursak o da aynı sertlikte. Bir eylemci kendisine silah doğrultmuş bir polisle karşı karşıya geliyor ve bir anda saydırmaya başlıyor. Ozbi bu şarkıyı Abdullah Cömert'in vurulmasından sonra ve eylemler sonrasında bir göstericiye nişan alıp onu gaz bombasıyla vurduktan sonra sevinç gösterisinda bulunan polisin görüntülerini seyrettikten sonra yapmış.
Sözleri aşağıda... Kararı siz verin.

Hey, direnişe gidiyorum, bir çanta bir bez maske zulamda
hey, uyandım yürüyorum, Polis önümü kesiyor bir tomayla
hey,ben başkaldırıyorum, ifadelerim özgür suratımda
hey, hürriyetimi görüyorum, tek başımayım ama çok'um bu kavgada!..

Hiç düşünmeden vur beni,
Sakın bir saniye bile bekleme,
çünkü ben bir Asiyim
ayaklanırım hayalleri yedeklemem.
hıh!.. gözünü kırpma, tetiğe asıl,
nede olsa seni haklı çıkartacaktır parayla susan basın.
hıh!.. Tırsma, elin titremesin,
kazandığın madalyon zengin edince fitre verirsin,
günahların affolur
korkma, hurilerin 7 den 6 ya düşmez,
inandığın mollalar mutlaka bir kılıf bulur.
neden burada olduğunu bil
ben hükümetin varlığını reddettim;
çünkü özgürlüğüme küfretti.
monarşiye göz kırptı,
her lafını dikte etti,
birilerinden öc alırıken benim hayatıma kastetti.
Sokağa koştum çünkü,
onlar hep yalan attılar ben de duydum,
onlar iyi insan bense kötü oldum...
ben özgürlüğüm diye bağırdım onlar anarşist diye damga vurdu...
eyvallah
hiçkimsenin boyunduruğu altında değilim,
özgürüm istersem Anarşist olurum, istersem ''Halk'' olurum,
ben kendimin kralıyım, bu yüzden vur beni lan titreme.
sakın bir saniye bile bekleme..

Hey, direnişe gidiyorum, bir çanta bir bez maske zulamda
hey, uyandım yürüyorum, Polis önümü kesiyor bir tomayla
hey,ben başkaldırıyorum, ifadelerim özgür suratımda
hey, hürriyetimi görüyorum, tek başımayım ama çok'um bu kavgada

umursamak, ümit etmektir.
memur olsam bekleyeceğim ay sonu bir yavan ekmektir
senin patronlarının yaptığı insanları keklemektir,
kadere inandırıp sonra sepetlemektir
ben inanmıyorum, beni kurşun zoruyla inandır,
ölümle tehdit, et topluma yamandır
sıkıya geldin ya! tetiği kafama dayayıp işi dolandır
ulan senin taptığın, üstünde piramit olan bir dolardır
-hıh!. kolaydır, paran olunca bağırmak,
ben inandığım gerçekleri hiç bir hayale savunmam
senin için meşrudur paraya domalmak, sonra gayler günahkar olur sense kahraman..
ben sıvazlamam, depresyona girip sızlanmayı,
bas artık lan tetiğe mızmızlanmayıp,
sokaklarda öğrendim arabaya binip hızlanmayı,
bas artık lan tetiğe mızmızlanmayıp....

(işin kötüsü klipte de tetiğe basılır)
null
http://www.youtube.com/watch?v=DkxJg0AOKx0
kadına yargısız infaz yap sonra "asi öyle biri değil" de. böyle saçma salak aşk hikayesi mi olur? çok sinirlendim.
türk dizilerinde saçmalama eşiğini aşmış gitmiş. böyle dizi olmaz olsun.
murat yıldırım çok yakışıklı ama ne diyeyim onun için bitiriyorum diziyi.
dizisinde 14.bölüm sonunda çok şükür asi ve demir öpüşmüştür. bir asmalı konak olmasa da aşk hikayesidir izlenir.
Manisa'nin soma ilçesinde görmeden dönmemeniz gereken kişi. Süper evi olan süper ev sahibi.
fikir membağı, mantık ocağı, adamın hası, adonis kası, kaliteli yazardır.
yazdıkları okunası, üstünde düşünülesi yazar.
sözlükte az bulunanlarından.
vücudu sakin, beyni hiperaktif insan.
çok güzeldi, çok doğaldı yine olsa yine izlenir... hatay'a hayran bırakmıştır kendisi...
soma rıfat dagdelen anadolu lisesinde egitim ogretim hayatını bitirmis yazar.
rüzgarın taşımasını beklerken üzerindeki toprağı
bir karınca yuvasından akarken hayat içeriye
sırtında güneşle gelmiş, gölge.

ve sen
çıplak ayaklarınla
serinletirken bir mezarı
dolanmak istedi ayaklarına bir tanrı.
(#11643378) inandığı değerlere selamet olsun denilesi uludağ sözlük yazarı.
yazar olanı kutsal olan bi mesleğin en kutsal alanında görev alan bi öğretmen ve duyarlı kişilik.
başarıları daim olsun..
doğum gününü kutladığım yazar kişisi. (bkz: nice senelere)
(bkz: #11084526)
edit: imla.
(bkz: atarlı)
Ayrılıkların şairi olarak bildiğimiz Ahmet Selçuk ilkanın Kısa adı Belkide Kod Adıdır.
Benimde Asi olduğumu söylerler bilmem öyle miyim...!
gün geliyor bir sikke buluyorum tırnaklarımla kazıdığım toprağın içinde. amacım zengin olmak olmasa da kazıyorum toprağı. tam hayat tekdüze oluyor, boka sarıyor derken bir elmas parıldıyor; birazı dışarıda, çoğu toprakta, pırıl pırıl ışıldayan...

aradan yıllar geçiyor. bir beklentim de yok zaten ama ansızın bir yakut çıkıyor daha da derinlerden; üstelik onu görmeyeli o kadar uzun zamanlar oldu ki...

kazdığım belki mezarım, toprak ise hayat...ne kadar derin kazarım bilmiyorum. sadece şunu biliyorum ki bu adam türlü türlü çıkıyor karşıma.

çok değerli yazar, okur, çizer, öğretir, işler, çözer kişisidir.
Ateşten bir nehir akıyordu ruhumla o ruhun arasında... Asi, büyük bir aşkın hikayesi. Aşk hikayelerini büyük kılan imkansızlığın. Sevmenin, sevilmenin buna rağmen bir arada olamamanın. iki aşığı aralarında ateşten bir nehir gibi akan geçmiş ayırır. Birbirlerini çok sevmelerine rağmen başkalarının günahları, diğerlerinin utançlarıyla düşman düşerler. Kaçtım o bakıştan, o aşktan...bunu bilir ayrı düşen aşıklar. Asi, ruhları kor ateşe döndüren intikamın hikayesi. Dokunduğu yeri yakan bir sırrın. “Hangi ayrılık unutulmaz ?” diye fısıldar bu sırrı dillendiren ses. “Bir annenin süt kokulu bebeğinden zorla koparılışı mı ?” cevabını verir aynı ses. Geçmiş neleri neleri fısıldar... Yasak meyveyi dişleyen Adem’le Havva’nın cennetten kovuluşu gibi bir günah uğruna varolduğu topraktan sürülenleri. Yoksulları. Yoksulluğuna çare bulamayıp çocuklarıyla ölümün kollarına atlayan bir anneyi. Bir mucize eseri kurtulan iki güzel çocuğu. Annesizliği kalbine gömüp gittikçe katılaşan bir oğul ve hep yaralı kalacak bir kız çocuğunu. Geçmiş neden unutulmaz ? Yıllar geçse de üstünden dönülen topraklar neden geçmişi fısıldar ? Kederli bir geçmişle doğduğu ve sürüldüğü topraklara dönen genç bir adam niye unutmaz? Kendisini bu geçmişe kurban eden bir ailenin kızını sevmesi kader değil de nedir ? Annesini ölüme gönderenler, anne yarısı teyzesini etinden et koparır gibi bebeğinden ayıranlar, düşmanın kızı, düşmanıyla aynı kanı taşıyan, nasıl, nasıl bu kadar çok sevilir ? “Bu topraklarda geçmişten başka bir şey yok” der bir bilge. Vaktiyle Asi Nehri’ni ters akıtıp sevdiğine kavuşacağını düşünen gencin hikayesi aynada görülen bir suret midir yoksa ? O günden beri yeryüzünün tersine akan Asi, imkansız aşkların dünya üstündeki nişanı olarak mı kalacaktır ? “Bu topraklarda bir hazine gömülü, büyük aşk destanları,” der yine aynı bilge. Binlerce yıldır üzerinde hayatı, kültürleri, imparatorlukları barındıran toprakların en büyük aşk hikayesi geçmişten kopup bugüne gelebilir mi ? Asi, büyük bir aşk destanının tıpkı yeryüzünün tersine akan Asi gibi geçmişten bugüne doğuşu. Asi bir gurur hikayesi. Çok sevilen bir babanın, babaevindeki huzurun, mutluluğun hikayesi. Asi dize getirilemeyen doğanın, toprağın hikayesi. Emeğin, emeğiyle varolanların. Bir yağmur damlasına şükredenlerin, toprağı canı, namusu bilenlerin. Hepimizde iz bırakan bütün hikayeler gibi, “benim hikayem” diyeceğimiz kadar gerçek, sıcak ve bütün kalbimizle inanacağımız bir hikaye Asi. not:alıntıdır
(bkz: Ahmet Haşim- Parıltı)
hırvat nova tv'nin bu haftasonu ilk bölümünü yayınlamaya başlayacağı dizi. 21.00'de başlatacaklar. en büyük rakipleri RTL Televizija o saatte ezel'i yayınlıyor. ezel'den önce 20.00'de de binbir gece var zaten. türk dizileri yavaş yavaş daha gelişmiş avrupa devletlerine de yayılmaya başlıyor.
hakkında duyulan güzel güzel haberlerle sevince boğan bilge kişi.