Aylarca, yıllarca düşünüp kendi içinde yaşadığın durumu büyütmen sorununa çare olamaz. O yüzden çok da üzerinde düşünmeden işin duygusal kısmını bastırıp mantıklı düşünmeye çalışmak gerekiyor. Makul bir süre üzülüp atlatmaya çalışırsın tamam ama bu süre uzayıp ömründen çalmaya başladığında müdahale etmek gerekir. Kaldı ki ilişki bittiyse o kişiyle mutlu olamadığın içindir o yüzden çok da şey yapmamak lazım, değmez. Değseydi zaten böyle bir aşk acısı yaşanmazdı. Bir de ne dertler var be yaşanılan acı yine bu olsun daha beterleriyle karşılaşılmasın da.
Aşk acisi da neymiş. Bu dunya da insanlar açlıktan oluyor. Anneler çocuğunu beslenemediği için intihar ediyor. Nice emeklerle ve sevgiyle buyuttugunuz yavrunuz şehit oldu diyorlar. Ne hastalıklar var ki çaresi yok. Ömür boyu yatalak vaziyette olmaya mahkûm insanlar var. Ve daha neler neler. Aşk güzeldir acısı da olacak elbet. Her istediğimiz olacak diye bir kural yok. Lakin saçma sapan simarikliklarla hayatımızı zindan etmeye gerek yok.
zeka geriliği habercisi olan bir itiraf. nice genç böyle hayatını karartıyor aptal saptal birileri için.
öncelikle bu durumun kişisel bir durum olmadığını kabulleneceksin. yeni birine odaklanacaksın. kendini değerli biri haline getirmek için uğraşacaksın. kişisel ve kariyer gelişimine odaklanacaksın. demek ki kart hata vermiş, yeterli bakiyen yok. ama burda bakiyeden kastım "değer" kavramı üzerine. daha değerli biri olmaya odaklanacaksın. daha kültürlü, daha elit, daha sportif, daha kariyerli olmaya odaklanacaksın. filmin sonunda bu acıyı çektiren kişinin peşinde koştuğu kalitesiz insanlara bakıp haline şükredeceksin.
Sebebi sen değilsen niye üzülüyorsun? Eğer sebebi sen isen yine üzülme. Kendinle yüzleş. Hatanı kabullen ve mümkünatı varsa telâfi et. Evet telâfi et. Düzeltilmesi gereken yanlış bir durumdaysan düzelt. Yanlışı gider. Düze çık. Ceremesi neyse çek aslanlar gibi. Hayat kendini yiyip bitirmekle geçer mi? Hesaplaş. Gereğini yap ve hesabı kapat. Bittiyse bitmiştir. Arkana dönüp bakma önüne bak. işine bak. Gücün kuvvetin sağlığın yerindeyse kaybına üzülme. Teşbihte hata olmaz. Ticaret bu. Kâr da var zarar da. Senden daha değerli hiçbir şey yok bu hayatta. Sen bu hayattaki tek sermayensin. Ticaretten zarar ettiysen, hiç olmazsa bari sermayeni tüketme. Daha çok ticaret yapacaksın o sermayeyle. Salaklık etme. Aklını başına topla. Dağılma. Dik dur ve yürü. Ancak ahmak ve geri zekâlılar aşk acısından yıkılırlar. Akıllı insan 250 gram için kendini heder etmez. Sana acımayana asla acıma. Yoksa perişan olursun. Gözünün yaşına bakma. Ticaret acımasızdır. Ticarette kurallar konuşur. Sen acısan da kimse sana acımaz. Oyunun kuralını çiğneme.
Geçmediğini söylebilirim sanırım. Normal hayata adapte olup gündelik mevzulara geri dönüş yapabiliyorsun fakat yine rüyalarına giriyor ve özlüyorsun. Bu özlem hissinden kaçış yok en azından ben bulamadım.
okumadim. ask acisindan daha muhim dertler var bu dünyada senin hormonlarinin surukledigi senaryonun atlatilicak bir varligi yokki atlatasin. kendine gercek bir sorumluluk edin!
Bul şöyle karslı, azman gibi, döşü möşü kıllı bir hırbo... Evirip çevirsin seni. Ertesi sabah uyandığında "lan ben ne bok yedim aq, salak salak şeylere üzülüp daha büyük hatalar yapıyorum" deyip aşk acını unutursun. Çünkü artık daha büyük bir acın var.
Ha ama edindiğin yeni pişmanlığı nasıl atlatacağına gelirsek: dine dön!
öncelikle gerçekten onu sevdiğini mi yoksa sevmeyi sevdiğini mi analiz et. hayatında hangi boşluğu doldurdu? bunlara cevapla zaten çözümlerini bulursun.
O acıyla yaşamaya alışacaksın. Ki o kadar sene geçmiş alışmış olman gerekiyor. hayatinda koca bir bosluk olmus , yeri dolmuyor olabilir. Tekrar birini sevene kadar bu boyle devam eder. Kendini hayata bırakıp başka şeylere odaklamaya çalışsan iyi olur.