daha rakibine 3 metre kala, kendini atması, ve hakemlerin her ne hikmetse kanıp galatasaray'a penaltılar vermesi ile, galatasaray'a çokca şampiyonluklar kazandıran futbolcu.
önce ağız açılır, yüz buruşur, daha sonra vücut kıvrılırdı, sıradan bir düşüş değildi onunkisi. 1998'de kevin campbell'ın a.s.y'de içine cin kaçan 3-5'lik trabzonspor maçında ceza yayı üzerinden abanıp korner direğini vurmuşluğu da vardır. futbol literatüründe nasıl bir "cruyff dönüşü" var, platini'nin frikik atarken ortaya çıkan meşhur "ölü yaprak vuruşu" var, arif erdem'in de düşüşünün patentini milletçek almalıyız, evet alabiliriz; "arif erdem fall".
abdullah avcı'nın mülkiyede katıldığı bir panelden önce samimi bir şekilde muhabbet ederken arif erdem'in bu şike olaylarıyla ilgili yargısı şudur;
-hocam harbiden var mı öyle bir şey?
+yok ya olur mu? ben tanımaz mıyım yanımdaki adamı? adam 5 vakit namaz kılıyor. biz başka yerlere giderken **o namaz kılmaya gidiyor.
velhasım kelam abdullah avcı'ya göre asla böyle bir şey olamaz.
türkiyenin gelmiş geçmiş en tiyatral futbolcusudur. almadığı darbeden yerde kıvranan,olmayan faulü hakeme yutturan kendisi kadar yetenekli bir oyuncu tanımadım açıkçası.
göz altı gerekçesi şike falan değildir, yıllarca kendini yere atıp kazandığı penaltılar sebebiyle küme düşen takımlar tarafından kendisine dava açılmasıdır.
Arif Erdem'in serbest programını hep beraber izledik. Kuğu gibiydi yere düşüşü..
vee artistik puanları veriyoruz..
5,9-5,8-5,9 ve 6,00 tam puan..
seni artis dedirten eski galatasaraylı futbolcudur..
halen ligtv'de devam etmekte olan ''kaçan bilmem ne penaltılar'' programında biraz önce bu adamın yaptırdığı bir penaltı vardı... 1993 senesinde, galatasaray'ın ankaragücü'nü 8-0 yenmesinden bir hafta beşiktaş maçında götz'ün kaçırdığı penaltı pozisyonunda bu arkadaş var... ceza sahasına adımını atmadan, yere doğru süzülmeye başlıyor... bu hareketlerini yutan hatta prim tanıyan hakemlere söylenecek tek bir söz var da, bu adamın da elde ettiği haksız kazançlar birer birer burnundan gelir inşallah... her zaman söylediğim altı üstü futbol sözünü de söylemiyorum şu an, insan hırsızı nerde görse tepki gösteriyor... çaldığı sadece puanlar, kupa, şampiyonluk değil sonuçta, rakibin emeğini çalıyor, karşı takım taraftarının gözyaşlarını çalıyor... umarım birgün ödersin hesabını, çekersin bunların hepsinin cezasını, ölmeden bu dünyada çekersin...
Türkiye'de kaleye dikey oynayan, kendini rakip savunmaya çabuk unutturabilen ve her pozisyonda kaleyi düşünebilen ender futbolcular arasındadır. Hakemi rahatlıkla aldatabilmesindeki en büyük pay, 1991 yılında yurt dışından gelen ve boşta kalan Selçuk Yula'nın Galatasaray'a transfer olması ile kendisinden çok şey öğrenmiş olmasından dolayıdır.
Bu aslında çok yadırganabilecek birşey değildir, çünkü futbolda iki çeşit oyun anlayışı vardır; top ayağındayken oynadığın oyun ve topsuz alanda oynadığın oyun. Arif ikisinide iyi yapan futbolculardandır.